Küçük Albert Deneyi Nedir? Neden Önemlidir?

Küçük Albert deneyi, klasik koşullanmanın insanlar üzerindeki etkisini ölçmek amacıyla yapılmış bir deneydir. Amerikalı psikolog John B. Watson ve öğrencisi Rosalie Rayner’ın beraber gerçekleştirdiği bir deneydir. Amerikalı psikolog John B. Watson ve öğrencisi Rosalie Rayner Küçük Albert Deneyi’ni Johns Hopkins Üniversitesi'nde yapmışlardır. Bazı kaynaklarda bilim dünyasının en korkunç deneyi olarak geçen bu deney büyük önem taşımaktadır. Çok ses getirerek birçok kişi tarafından tartışma konusu olan bu deney günümüzde hala konuşulmaktadır. Peki, Küçük Albert Deneyi nedir, Watson ve öğrencisinin yaptığı deney neden bu kadar önemlidir? Küçük Albert Deneyi Neyi Amaçlar? Tüm bu soruların cevapları için yazımızı okumaya devam etmenizi tavsiye ederiz…

Küçük Albert Deneyi Nedir?

Küçük Albert Deneyi, tarihin en önemli psikolojik deneylerinden biri olarak kabul edilmektedir. Küçük Albert Deneyi, korkunun doğal bir tepki mi yoksa öğrenilebilir bir deneyim mi olduğunu tespit etmek için tasarlanmış bir deney olarak karşımıza çıkmaktadır. Küçük Albert Deneyi, ismini deneyin kahramanı olan 8 aylık bebek Albert’ten almıştır. Deney esnasında Küçük Albert’e birçok test uygulanır, bu testleri kapsayan materyalleri sırasıyla şöyle açıklayabiliriz; beyaz bir fare, tavşan, yanan kağıt parçaları, peruk, maske. Bu materyaller aslında Küçük Albert’in ilk kez karşılaşabileceği nesneler ve durumlardır. Tüm bu nesneler Albert’e gösterilir ve bunlara herhangi bir korku tepkisi gösterip göstermeyeceği incelenir. Deneyin sonucunda ise küçük Albert korku belirtisi göstermemiştir, aksine kendisine gösterilen fare ve tavşanla oyunlar oynamıştır.

İlginizi çekebilir: 5 İlginç Psikolojik Deney

Küçük Albert Deneyi Neden Önemlidir?

Küçük Albert Deneyi 1920’lerde yapılmış olmasına rağmen hala üzerine konuşulan, tartışılan bir deneydir. Küçük Albert deneyi sayesinde klasik koşullanmanın varlığı kanıtlanmıştır. Bu deneyin ortaya çıkardığı sonuçlar literatürde son derece geniş bir kitle tarafından kabul edilmektedir. Dolayısıyla Küçük Albert Deneyi en unutulmaz deneylerinden biri olarak kabul edilmektedir. Küçük Albert Deneyi, psikolojinin alt dallarından davranış psikolojisi için oldukça önemli bir yere sahiptir. Yapılan bu deney, pek çok kişi tarafından “etik dışı” olarak görülse de Küçük Albert deneyi günümüzde pek çok alanda kullanılmaktadır.

Dikkatinizi çekebilir: İnsanlık Tarihini Değiştiren 6 Deney

Küçük Albert Deneyi Neyi Amaçlar?

Küçük Albert Deneyinin amacı, klasik koşullanmanın insanlar üzerindeki etkisini ölçmektir. Yani özellikli olarak korkularımızın doğuştan var olup olmadığını incelemektir. Watson ve öğrencisi Rayner Albert’in bu deney için 8 aylık Küçük Albert’ten yararlanmışlardır. Albert’e farklı nesneler sunmuşlar ve tepkilerini ölçtükten sonra onu farklı bir odaya almışlardır. Bu oda da yalnızca bir yatak bulunmaktadır. Sonrasında odadan çıkmışlar ve Albert’in yanına bir tane fare salmışlardır. Bebek ilk başta fareye gülmüş ve onunla oyunlar oynamıştır. O sırada araştırmacılar Albert fareye her dokunduğunda iki adet demir çubuğu birbirine vurarak rahatsız edici bir sesler çıkarmışlardır. Bu seslerden rahatsızlık duyan Albert bu ses sonucunda korkmuş ve ağlamaya başlamıştır. Bir süre Watson ve öğrencisi, Albert fareye her dokunduğunda aynı sesi çıkarmış ve bebeğin korkması sağlanmıştır. Sonucunda araştırmacılar istediklerini almışlar ve Albert artık fareye dokunmamaya, ondan korkmaya başlamıştır. Ardından deneyi daha da ilerletmek isteyen araştırmacılar Albert’e tüylü farklı farklı nesneler göstermişlerdir. Bu defa demir çubukları birbirine vurarak çıkardıkları sesleri çıkarmamışlardır. Albert ise demir çubukların birbirine vurulmasından ortaya çıkan sesin olmamasına rağmen kendisine gösterilen tüm tüylü nesnelerden hatta özellikle beyaz olanlardan korkmaya başlamıştır. Tarihin en önemli psikolojik testlerinden biri olan Küçük Albert Deneyi’ nden bahsettiğimiz yazımızın sonuna geldik.Daha fazla bilgi edinmek için Bir Patoloji Klasiği:Rosenhan Deneyi içeriğimizi de okuyabilirsiniz.