Öğrenci Kariyeri Banner

Şubat Bizden Kimleri Aldı, Bize Kimleri Verdi?

Şubat Bizden Kimleri Aldı, Bize Kimleri Verdi?

Diğerlerinin yanında daha savunmasız ve eksik gördüğümüz, her yılın başında “Acaba bu sene kaç çekecek?” diyerek takvimi kontrol ettiğimiz şubat ayına edebi bir anlam yüklememiz ne kadar doğru olur bilmiyoruz fakat şubat deyip geçmememiz konusunda hemfikir olmamız gerektiğini biliyoruz.

“Ne olmuş olabilir ki?” demeyin, gelin tüm olup bitenlere birlikte göz atalım.

Abdi İpekçi’nin Ölümü

subat

1979 Şubat’ının ilk günü suikasta kurban giden Milliyet Gazetesi Başyazarı Abdi İpekçi’nin anısı halen Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü, Abdi İpekçi Spor Salonu, Abdi İpekçi Caddesi, Abdi İpekçi Anıtı gibi birçok isimle yaşamaktadır. Abdi İpekçi’yi suikast ile hatırlamak istemeyenler, şu satırlarına göz atabilirler: “Mehtaplı bir gece idi. Tepemde koskoca bir ay, bütün ışığını gözümün içine dolduruyordu. Elektrik olsa düğmeyi çevirir uyurdum. Fakat mehtabı nasıl söndürmeli?”

 

Beşir Fuad’ın Ölümü

subat

Tanzimat Dönemi’nin unutulmaz isimlerinden biri olan Beşir Fuad, bilim, felsefe, biyografi ve eleştiri alanlarında eserler vermiş ve 5 Şubat 1887 tarihinde tüm halkı üzen intiharını planlarken ölümün yanı sıra ölüm sırasında hissedilenleri de bilimsel bir gözlem olarak kaydetmeyi amaçlayarak ölümünün gerisinde birkaç satırlık tasvirler bırakmıştır. Ahmet Mithat Efendi’nin kaleme aldığı “Beşir Fuat” adlı kitapta bu tasvirlere yer verilmiştir. Bu üzücü intiharın hemen ardından İstanbul’da bir intihar salgını başlamış ve gazetelerin intihar haberi vermesi yasaklanmıştır. Beşir Fuat, 35 yıllık kısa ömrü boyunca çektiği sıkıntıların ağır yükünü ölümü sırasında yazdığı mektuptaki şu cümlelerle açıkça belirtiyor: “Yaşamak için ölmeli imiş!”

 

Jules Verne’in Doğumu

subat

“Bilimkurgunun Babası” olarak adlandırılan Jules Verne, 8 Şubat 1828 yılında dünyaya gelerek Avrupa sanayisine ilham olmuş ve genellikle uzay, hava taşıtları, denizaltılar hakkında eserler vermiştir. Söylentilere göre “İnatçı Keraban” adlı romanında mekân olarak Osmanlı topraklarını seçmesi ve güçlü İstanbul tasvirleri göz önüne alınarak Türkiye’yi de ziyaret ettiği söylenmektedir. Hayatı boyunca kibirden nefret eden Verne, bu nefretini “Zacharius Usta” adlı kitabındaki şu sözleriyle belirtir: “Bütün kötülüklerin anası olan kibre hiçbir mantıkla karşı konulamaz; çünkü kibirli insan, tabiatı gereği, o mantıklı sözlere kulak tıkar...”

 

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski’nin Ölümü

subat

1881 yılının Ocak ayında geçirdiği ciğer kanamasından sonra toparlanamayarak yatağa düşen Dostoyevski, 9 Şubat 1881 yılında hayata gözlerini yumduktan sonra cenaze töreninde tabutunun arkasından yaklaşık otuz bin kişi yürümüştür. Romanları ve öyküleriyle Rus edebiyatının öncüsü sayılacak niteliklere sahip olan yazarın asıl mesleği askeri mühendisliktir. Efsanevi karakter Raskolnikov’un yaratıldığı roman olan “Suç ve Ceza”da paylaştığı şu sözü bugün halen paylaşılmaktadır: “Kuyuya tükürme, gün gelir içersin derler...”

 

Stefan Zweig’in Ölümü

subat

22 Şubat 1942 gecesi aşırı doz Veronal alarak intihar eden Zweig’in ölümüne dayanamayan karısının da intiharının üzerine, cesetlerini ertesi gün 16:00 sularında yataklarında buldular. Cenaze merasiminden önce bulunan ve Zweig’e ait mektubun en dikkat çekici satırları şöyleydi: “Bütün dostlarımı selamlarım! Hepsine uzun geceden sonra gelen tanın kızıllığını görmek nasip olsun! Ben, her zamanki sabırsızlığımla önden gidiyorum.” Zweig’in acıklı intihar hikayesinden daha çok bilinen ve en çok okunan kitabı olan “Satranç”ta şu sözleri okuyucunun beynine hiç silinmemek üzere kazınmıştır: “Sonunda yalnızdım ve artık asla yalnız olmayacaktım!”

 

Victor Hugo’nun Doğumu

subat

26 Şubat 1802 günü Fransa’da doğan Hugo, 83 yıllık ömrü boyunca şiirleri başta olmak üzere roman ve oyun kategorisinde de birçok eser ele aldı. Çocukluk aşkı Adele Foucher ile evlenmeye karar verdiğinde annesi bu ilişkiyi onaylamadığından dolayı evlenebilmek için annesinin ölümünü bekledi. Yıllar sonra 5 çocuğunun arasından en büyük kızı olan Leopoldine, bir gemi kazasında öldükten sonra babası bu kazayı metresiyle çıktığı tatilde okuduğu gazeteden öğrenir. Bu ölüm Hugo’yu hiç olmadığı kadar yıpratır ve bu acısını en ünlü şiiri olan Demain, dès l'aube’de okuyucuyla paylaşır. Victor Hugo denince akla gelen ilk roman olan “Sefiller”de adaleti vurgulamak için şu sözleri paylaşmıştır: ”14 yaşımdayken karnımı doyurmak için bir parça ekmek çaldığımda beni zindana attılar ve orada tam 6 ay bedava ekmek verdiler. Hayatın adaleti budur.”

 

Hasan Âli Yücel’in Ölümü

subat

Köy Enstitüleri’nin kurucusu ve eski Milli Eğitim Bakanı olan Yücel, 26 Şubat 1961’de hayata gözlerini yummuştur. 1999 yılında aramızdan ayrılan şair Can Yücel’in babasıdır. Ölümünden sonra Giresun’un Görele ilçesinde “Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi” ve İstanbul Üniversitesi’nin “Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi” kurulmuştur. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından çıkarılan ve “Hasan Ali Yücel Klasikler Dizisi” olarak adlandırılan seriye ise halen çeviriler eklenmeye devam edilmektedir. “İyi Vatandaş İyi İnsan” adlı kitabındaki şu sözlerle okuyucuyu eserlerine bir kez daha hayran bırakmıştır: “Bütünüyle iyi ve fena olan şey yoktur. İki şey müstesna: Hikmet iyidir, cehalet fena...”

 

John Steinbeck’in Doğumu

subat

27 Şubat 1902 tarihinde yaşama veda eden Amerikalı gerçekçi yazar Steinbeck, yaşadığı dönem boyunca eserleri sayesinde Nobel, Pulitzer, Ulusal Kitap ve daha birçok ödüle layık görülmüştür. Ölümünden sonra ise birçok öyküsüne ev sahipliği yapan Salinas, Monterey, San Joaquin Vadisi, günümüzde “Steinbeck Ülkesi” olarak anılmaktadır. En çok okunan kitaplarından biri olan “Fareler ve İnsanlar”da mutsuz ruhun insanda etkisini şöyle açıklamıştır: “Mutsuz bir ruh, mikroptan daha çabuk öldürür.”

 

Michel de Montaigne’in Doğumu

subat

28 Şubat 1533 yılında doğan Montaigne’i hepimiz, içinde kendimizi bulduğumuz “Denemeler” kitabı ile tanıyoruz. Klasik kuşkuculuğu yeniden gündeme getirerek başta insan sevgisi olmak üzere iyimserlik, dayanışma ve özgürlük üzerine özgün yazılar kaleme almıştır. Monteigne’in “Denemeler”inin en parlayan cümlelerinden biri şöyledir: “Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü, her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.”

 

Ömer Seyfettin’in Doğumu

subat

28 Şubat 1884’te dünyaya gelen Ömer Seyfettin, 35 yıllık ömrüne başta şiirler olmak üzere 200’e yakın eser sığdırmıştır. Ölümünden sonra en yakın arkadaşı olan Ali Canip Yöntem, onun hayatını, mizacını ve en iyi hikayelerini içeren “Ömer Seyfettin ve Hayatı” adlı bir eser yayımladı. Daha sonra bütün hikayeleri bir kitap serisi halinde basıldı ve günümüzden halen okunmaktadır. Ömer Seyfettin’in hikâyelerinin toplandığı kitapta bulunan şu cümleler günümüzde halen kulaktan kulağa dolaşmaktadır: “Gülmenin sonu ağlamaktır… Vuslatın sonu hicran… Yazın sonu hazan… İkbalin sonu zeval… Hayatın sonu ölüm!”

 


Yaren İrem Binici

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Yaren İrem Binici

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.