Neden Aşık Oluruz?

Neden kendimizi aptal gibi hissettiren ama aynı zamanda bizi sımsıkı saran o sıcak hissi hissettiğimizi hiç düşündünüz mü ?

Bazı insanlar karşısındaki kişi ile arasında bir bağlantı hissettiği için, kimileri ise o kişinin yanında kendini rahat hissettiği için aşık olduğunu söylüyor.

Aşık olmak bize kendimizi bir yandan sıcak bir yandan da bulutların üstündeymiş gibi hissettirse de bazı kötü yanları da yok değil.

Aşk son derece karmaşık bir duygu. Psikolojik araştırmalara göre aşık olmayı etkileyen birçok faktör bulunuyor. Bunlar arasında en çok zikredilenler fiziksel kimya, cinsel çekim, paylaşılan ilgi alanları ve uyumluluk.

Birçok ilişki koçuna göre uyumluluk bir ilişkinin başlamasındaki ve devam etmesindeki en önemli faktör. 

Burada uyumluluktan kasıt iki insanın birbiriyle kolay bir şekilde iletişim kurabilmesi, birbirini anlama durumu. İki insanın enerjisinin birbiriyle uyumlu olması durumu da diyebiliriz.

Beyninizde uyumluluğa karar vermede en büyük rol oynayan dört kimyasal madde vardır; dopamin, östrojen, serotonin ve testosteron. Bu kimyasalların, aşık olabileceğiniz kişi türü üzerinde etkileri büyük.

Yapılan bir araştırmaya göre insanların aşık oldukları insan tipi 4 türe ayrılıyor. Bu türler, dört kimyasalın her birinin üretim seviyelerine göre sınıflandırılıyor:

1. Mimarlar: Gelenekleri takip etmeye ve sürekliliğe değer veren bireyler.

2. Yönetenler: Karar vermeyi seven ve saldırganlığa eğilimli analitik bireyler.

3. Kaşifler: Dürtüleriyle hareket eden, risk alan ve yaratıcı bireyler.

4. Arabulucular: Diğer 3 tipten daha fazla özverili olan, sezgisel, idealist ve merhametli bireyler.

Bu türler vücuttaki kimyasal seviyelere ve vücudun bu kimyasalları üretme kabiliyetine dayandığından, her insanın bu dört türden hepsine olmasa da kısmen birden fazlasına aşık olduğu belirtiliyor.

Peki aşık olma durumu ilk görüşte mi gerçekleşiyor, yoksa birine aşık olmadan onunla uzun süre vakit geçirmemiz gerekiyor mu? 

Kimi ilişki koçlarına göre biriyle yeterince vakit geçirmiş olmak ve hayatındaki her detayı bilmesek de belli bir ölçüde karşımızdakini tanımak aşık olmak için önemli faktörlerden biri. Ayrıca bize iltifat eden insanlara aşık olmamız da daha muhtemel. Biri sizin içinizdeki ‘iyi’yi ortaya çıkarıyorsa, onun yanında kendinizi daha iyi biri olarak hissediyorsanız, doğal olarak ona aşık olma ihtimaliniz de daha fazla.

Bazı ilişki uzmanlarına göre iki türlü aşık olma durumu var:

1.Aniden aşık olma. 

Bu durum genelde kendimizde sevdiğimiz veya sahip olmayı çok içten istediğimiz bir özelliği karşımızdaki insanda görüyor olmamızdır. Bu özelliği ona biz yansıtırız, o kişi gerçekten o özelliği taşımak zorunda değildir.

O kişiyi kafamızda idealleştiririz. Bu durum her iki tarafa da güven verir ve oldukça yoğun duygular hissetmelerine sebep olur. Ta ki karşımızdaki kişinin gerçek yüzü ortaya çıkıncaya kadar…

Bu tür ilişkiler tutkuludur, duygulara dayanır, sık sık ayrılıklar içerir ve kısa sürelidir.

2.Yavaş yavaş aşık olma.

Bu ilişkide taraflar arasında bir bağ kurulur ve gerçek hayranlık hissi oluşur. Çünkü gerçekten de karşınızdaki kişinin hayran olunası özelliklerini keşfedersiniz.

Bu aşk, hissettikleriniz karşınızdaki kişiye özgüdür. Başka bir kişiye karşı aynı hisleri hissedemezsiniz. İlişki düşüncelere dayalıdır ve genelde uzun sürelidir.

Kimilerine göre bize hem tanıdık gelen hem de bize yabancı olan kişilere aşık oluruz. 

Asla gerçekleşemeyeceğini düşündüğümüz dileklerimize hitap eden insanlardır bunlar. Bize bildiğimizi unuttuğumuz şeyleri hatırlatırlar. Bize farkında olmadığımız yönlerimizi gösterirler. Bazı sorunlarımızı çözmemize yardım ederken bizim için yeni bulmacalar oluştururlar. 

Evimizdeymişiz gibi hissederiz, bir şeylerin doğru olduğunu hissederiz. Yani aslında kendimizi çözmemizi sağlayan insanlara aşık oluruz.

İnsanlar fiziksel çekimden ötürü de aşık olurlar. Ancak başka şeylerle desteklenmediği zaman bu his bir süre sonra boşluğa düşmemize neden olabilir. Aşk artık anlamsız gelmeye başlar.

Aşık olmak birliktelikle ilgilidir. Hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde kötü günde…

Birinin size hayat yolunda eşlik ettiğini hissetmek demektir. Birlikte gülüp ağlayabileceğiniz birinin olmasıdır.

Özetlemek gerekirse psikolojik araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre bir insana aşık olmamızın sebeplerini 4 başlık altında toplayabiliriz:

1. Benzerlik: İnançlarımızın, karakterimizin ve düşünme şeklimizin benzerliği birine aşık olmamızda önemli yer taşır.

2. Yakınlık: Birlikte vakit geçirmiş olmak, birbirine yakın yerlerde yaşamak, o kişi hakkında düşünmüş olmak gibi faktörler de etkilidir.

3. Karakteristik özellikler: Hem dış görünüşü hem de kişiliği kapsayan bu özellik de bir kişiye aşık olmamızdaki kilit taşlardan biridir.

4. Karşılıklı sevgi: Karşı taraf sizi seviyorsa, sizin de onu sevme ihtimaliniz daha fazladır.

Öte yandan benim konuyla alakalı kişisel fikrim aşkın en temel ve en derin duygularımızla hatta içgüdülerimizle ilişkili olduğu ve hayatı daha yaşanabilir kılma düşüncesiyle bağlantılı olduğu yönünde. Hayata anlam katma çabasının da aşkın içinde olduğunu düşünüyorum. Evrimsel olarak baktığımızda buna hayatta kalma içgüdüsü bile diyebiliriz. 

Ne de olsa yalnızca aşık olduğunda kendini geliştirebilen canlılarız...

Kaynak1

Kaynak2

Kaynak3

Özgün İçerik