Kurallar Çiğnenmek İçin Midir?

Kurallar, hayatımızın her yerindeler. Bazıları trafikte yolu kimin önce kullanacağını belirliyor, bazıları iş yerindeki davranış biçimlerini bazıları de toplum düzenini. Hareketlerimizi sınırlamakla birlikte düşünce yapımızı da etkiliyorlar. Neyi, nasıl ve ne zaman düşüneceğiz gibi soruları cevaplıyorlar arka planda. Olası senaryolar üzerine düşünülmüş ve uygulanması uygun görülen davranış biçimleri cümleler halinde ifade edilmiş. Her kural aşılmaması gereken bir sınırdan bahseder, üstü açık yahut kapalı bir biçimde. Bir şey, zıtlığının varlığıyla anlam bulur. Belirli bir yoldan gitmemiz söylendiğinde diğer yolların keşfi için bir kapı açılmış olur. Sorgulama başladığında, gözler önüne sunulanın ötesini görme istenciyle etrafı seyre dalar. Gidilmesi gereken yolun halis niteliği, bir sanrı olma olasılığı ve ahlaki boyutu göz önüne alınmaya başlar. Bir anlam arayışı sonunda gitme eylemi sorgu masasına oturtulur. Kuralın yarattığı sınır, zihinlerde esnemeye başlar. Peki, yazılı olmayan kuralların oluşturduğu sınırların benliğimize etkisine ne demeli?

Sınırları aştığımız zaman farklı duygularla baş başa kalıyoruz. Korku, endişe, heyecan, gerilim… Sınırları aşma konusu bir yana, belki de sınırlar bizlere yardımcı olmak için koyulur. Adım adım düşünelim. Sınırlar, oldukça geniş bir alanın etkisini kısıtlamaktan ibarettir. Bu kısıt kime veya neye getirileceğinin cevabı bugüne kadar zaten verilmiş, fakat kendi hayatımızda gücümüz yettiğince patron biziz. Ne kadar çalışacağım, ne kadar sosyal olacağım, ne kadar para harcayacağım, vb. gibi soruların cevabı genellikle bir limittir yahut bir limit koymak ile ilgilidir. Bu limitler adeta zincirler halinde bağlıdır, birbirlerini etkilerler. Tatil veya spor kendi başına bir ihtiyaçtır, fakat ne kadar tatile çıkacağınız bütçe yönetiminizle ilgilidir. Tatilde neler yapacağınız yahut hangi sporu tercih edeceğiniz, bedeninizin sahip olduğu limitler dahilinde şekillenecektir. Para kazanmak zorunda olmamak işe bakış açısını büyük ölçüde etkileyecektir.

O halde şimdi dizginleri ele alma vakti! Kendi yaşamımızın kurallarını olabildiğince biz belirleyeceğiz. Bu kurallar, dış etkenlerin bizimle olan etkileşimlerine belli sınırlar koyacak. Bu sayede kendimize, hedeflerimize, ne tür bir insan olmak istediğimize daha iyi odaklanacağız.