Başarmak mıdır önemli olan yoksa savaşmak mı? Bu sorudan ziyade şu soruyu soralım. Savaşarak mı başarmak yoksa kolaylıkla mı başarmak?
Her türden insan var yeryüzünde, çıkıp der ki “Başarmamak, ben başarmayı sevmiyorum”. O yüzden bu soruların cevaplarını kimse aynı veremeyebilir. Ben içinde bulunduğum ekosistem bazında söylemek istersem savaşarak başarılmıyor. Kolay başaranlar ise bir sonra ki adımda savaşmaları gerekiyorlar. Ya kendileriyle ya diğerleriyle. Savaşırken diğer savaşanlara denk geldiğinde bunun adı artık rekabete giriyor.
İlkokulda atlettim sürekli yarışlardaydım, lise de okul futbol takımındaydım yine mücadeleler yaşadım, üniversite sınavının rekabetini zaten bilmeyeniniz yoktur. Üniversiteye geçtim orda da hem kendi bölümümdeki öğrencilerle hem de diğer bölümlerde ki öğrencilerle yarışmak zorunda kalıyorum. Hobilerim, hayallerimin gittiği yollarda hep mücadeleler oluyor. Mezun olduktan sonra nelerle karşılaşacağımı tahmin bile edemiyorum. Herkes bu ve buna benzer kulvarlarda istemese bile diğerleriyle yarışmak durumunda kalıyor. İşte bu yüzden rekabet üstü olmak gerek.
Kendinizi Değil, Kalıplarınızı Aşın
Rekabet üstü olmak gerek derken şundan bahsediyorum. Kendi kulvarlarınızı siz seçin. İsterseniz birçok kulvarda ilerleyin ama bu kulvarları siz belirleyin. Yoksa bir jokeyiniz olabilir. Edwar Bono – Rekabet Üstü kitabında “Rekabet etmezseniz, ayakta kalamazsınız. Çelişki şu ki, rekabetçi olmanın peşinde koşarsanız, gerçek anlamda rekabetçi olamazsınız ” .Ve ekliyor “başarılı olmak için plan yapanlar ayakta kalacaklardır .Örneğin su çorba için gereklidir, ama çorba suyun ötesinde olmak zorundadır. Bono’nun da dediği gibi başarıya ulaşmak istiyorsak rekabeti aşıp rekabet üstü olmamız gerekmektedir.