Öğrenci Kariyeri Banner

İkna Etme Sanatı: Karşınızdaki Kişiyi Kolayca İkna Edin

İkna Etme Sanatı: Karşınızdaki Kişiyi Kolayca İkna Edin

Hayatımızın neredeyse her anında insanlarla fikir ayrılığına düşüyoruz ki bu, insanların eşsizliğinin en doğal yansıması bizlere. Bu fikir ayrılıklarında ise herkes kendinin haklı olduğuna da emin.

Herkes kendi ifadelerinin doğruluğunu kanıtlamak için belli yollara başvuruyor. Tabii, bu haklılığı ifade edebilmek, yersiz tartışmaları önleyerek onların da gerçeklere ulaşmasını sağlamak çok da kolay değil. Bu fikir ayrılıklarında iki taraf da kendi haklılığını ispat etmeye kalkışınca bazen tartışmalar çıkabiliyor. Bu tartışmalar elbette her zaman iyi sonuçlanmıyor.

Peki bir yöntem olsa ve tartışmaya girmeden karşımızdakine kendimizi rahatça anlatabilsek nasıl olurdu?

Evet aslında böyle bir yöntem var. Üstelik hiç de zor değil, sizi siz yapan özelliklerinizden vazgeçmenize gerek yok. Yalnızca okuduklarınızı uygulayın yeter.İnsan ilişkilerindeki tüm tümsekleri aşmayı sağlayabilecek bu yöntemin adı ‘ŞİDDETSİZ İLETİŞİM’.

 

Dört evreden oluşan Şiddetsiz İletişimin her birini özenle uyguladığınızda sonuç almamanız neredeyse imkansız.

Başlayalım: 1. Gözlem.

Anlaşmazlıkların, tartışmaların doğma sebeplerinden biri fikirlerimizi anlatırken, gözlemlerimizi paylaşırken yoğun yargılara başvurmamız.  İşe yargıları katmadan gözlem yapabilmenin çok zor olduğunun farkında bile değiliz ama kanalları tıkayan en önemli sebep bu.

Davranışlarımızın ve hislerimizin altında yatan, bizim bile bazen fark edemediğimiz şey, ihtiyaçlarımız. Hemen her şeyi bir ihtiyaç çerçevesinde yapıyoruz ama dürüstçe ifade etmediğimiz bu ihtiyaçları birilerinin anlamasını bekleyerek geçiyor ömür.

Herkesin gözümüzün içine bakıp ne beklediğimizi anlamasını istiyoruz, hatta biz gözlerinin içine bakmıyorsak onu bile anlamaları beklentisindeyiz.

 

Ben Dilinin Önemi

Karışınızdaki kişiye düşüncelerinizi kabul ettirirken onun savunma mekanizmesını harekete geçirmeyecek cümlelere ihtiyacınız var. Örnek üzerinden gidelim ve en yakın arkadaşınızın sürekli buluşmalarınızı erteleyip başkalarıyla görüştüğünü düşünelim. Bu durumda kurmanız gereken cümle "Hep başkalarıyla vakit geçiriyorsun çok can sıkıcısın." değil, "Bizim buluşmalarımızı erteleyip başkalarıyla görüşüyorsun ve ben yalnız kalıyorum." . Bu durumda karşınızdaki kişi savunmaya geçmeyecek ve sizi dinleyecektir.

 

Gözleminizi yaptıktan sonra ikinci aşama geliyor: Duygu

Bir şeyi tartışırken duyguları katmak nedense bizi zayıf düşürüyor gibi hissediyoruz ama karşınızdaki kişiyle duygularınızı paylaşmanın böyle bir etkisi olacağına inanıyorsanız neden o kişinin yanındasınız? Bu kişi patronunuz da olabilir, sevdikleriniz de..

O halde gözleminizin üzerine duygunuzu bina edelim. İfade şöyle olacak:

'Son zamanlarda sürekli buluşmalarımızı erteliyorsun ve beni yalnız bırakıyorsun. Bu durum beni çok üzüyor.'

İkince aşama da tamamsa, üçüncü aşamaya geçmek için de hazırız: İhtiyaç.

Davranışlarımızın ve hislerimizin altında yatan, bizim bile bazen fark edemediğimiz şey, ihtiyaçlarımız. Hemen her şeyi bir ihtiyaç çerçevesinde yapıyoruz ama dürüstçe ifade etmediğimiz bu ihtiyaçları birilerinin anlamasını bekleyerek geçiyor ömür.

Herkesin gözümüzün içine bakıp ne beklediğimizi anlamasını istiyoruz, hatta biz gözlerinin içine bakmıyorsak onu bile anlamaları beklentisindeyiz.

Şimdi ihtiyaçlarımızı daha iyi ifade ederek üçüncü aşamayı tamamlayalım.

'Son zamanlarda sürekli buluşmalarımızı erteliyorsun ve beni yalnız bırakıyorsun. Bu durum beni çok üzüyor. Bu süreçte yanımda olmana, ilgine ihtiyacım var.

İlk üç aşamayla gözlemimizi, hislerimizi ve ihtiyaçlarımızı berrak bir biçimde anlattık. Sıra son aşamada: Rica.

Bir şeyi rica edebilmek, onu rica sınırlarında ifade edebilmek hiç de kolay değil.

Buyurgan bir tavır takınmadan, saygı sınırlarını aşmadan kendimizi anlatmanın sırlarını öğretmek de mümkün değil ama tüm bu aşamaları uyguladıktan sonra ricamızın yapısı da biraz ortaya çıkmış gibi görünüyor. 

'Son zamanlarda sürekli buluşmalarımızı erteliyorsun ve beni yalnız bırakıyorsun. Bu durum beni çok üzüyor. Bu süreçte yanımda olmana, ilgine ihtiyacım var. Bu hafta aramızdaki sorunları çözüp birlikte vakit geçirelim mi?

İşte, derdinizi iyi anlatarak karşınızdaki kişiyi ikna etmenin garantili yolu bu, denedik, onayladık.

Tüm bunları yaptıktan sonra bize düşen bir rol de karşımızdaki kişiyi anlayabilmek, ona empati yapmak. Bakalım, bizi çevreleyen hislerimiz onda neler uyandırıyor? 

Artık insan ilişkilerinde usta olmak için ilk adımı attık, bundan sonrası sizde. 

BONUS: Kitap Önerisi 

 

kaynak


Gökçe Öztürk

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Gökçe Öztürk..

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.