Öğrenci Kariyeri Banner

İçinde En Az Bir Kez Kendinizi Bulabileceğiniz Bir Eser: Gurur ve Önyargı

İçinde En Az Bir Kez Kendinizi Bulabileceğiniz Bir Eser: Gurur ve Önyargı

 

İngiliz yazar Jane Austen tarafından 1813’te yazılan ve orijinal ismi Pride and Prejudice olan bu eser yazarın kariyerindeki ikinci kitabıdır. Yazar tarafından bir yıl içinde yazılmış olup ülkemizde farklı yayınevleri tarafından iki farklı isimle yayınlanmıştır. Hasan Ali Yücel Klasikler Dizisi tarafından çıkarılan kitabın ismi Gurur ve Önyargı iken, Can Yayınları aynı kitabı Aşk ve Gurur ismiyle okuyucuyla buluşturmuştur. Okuyucu kitaba yoğun bir ilgiyle yaklaştığı için basıldığı tarihten itibaren neredeyse her on yılda bir film ve dizi olarak karşımıza çıkmıştır. 1938, 1952, 1967, 1980 ve 1985 yıllarında yapılan dizilerle bu değerli kitap seyirci kitlesiyle tanışma fırsatı yakalamıştır. Ardından iki kez sinema filmi çekilmiş fakat aralarında en çok ilgiyi gören 1995 yılında Colin Firth ve Jennifer Ehle’nin başrollerinde oynadığı 6 bölümlük dizidir.

 

 NEDEN GURUR VE ÖNYARGI?

1. madde

Bu eserin içerisinde hayatın ta kendisiyle karşılaşıldığı için her insanın hayatında bir kez okuması gereken kitapların başında geliyor diyebiliriz. Jane Austen aşkın kadını olarak kitabını yazarken kendisini başkahramanlardan biri olan Elizabeth Bennet’in yerine koymuştur. Aşkın en saf ve en masumane halini iki gencin arasında göstererek tüm dış etmenlerden arındırmak istemiş fakat hangi zamanda olursa olsun insanın özünden önyargıyı çıkaramadığı için istenen ve hayali kurulan aşkı yansıtamamıştır. Bunun yerine, insanoğlunun ne yaparsa yapsın gururundan ve önyargılarından arınamadığını ve bunlar yüzünden kaçan fırsatları, yapılan hataları ve ısrarla göremediklerini yansıtmıştır. Dünyanın en güzel duygusu olarak sayabileceği aşkı bile önyargımızla lekeleyebileceğimizi ve elimizden kayıp gittiğinin çok sonra farkına varılabileceğini gösteren Jane Austen, dönem şartları altında bir genç kızın en büyük hedefinin evlilik olduğunu kitap boyunca her saniye göz önünde tutarak son cümlesine kadar mantıkla değil aşk ile yapılan evliliği savunduğunu cümlelerin altından da olsa hissettirebilmeyi başarmıştır. Sevginin, statü, sınır, konum ve sınıf tanımadığını ise Elizabeth ve Darcy arasındaki aşk ile göstermiş fakat bu unsurların göz ardı edilebilmesi için öncelikle insanın önyargısından arınıp gurur konusunda istenilen seviyeye ulaşmış olması gerektiğini öğretmiştir. Zıtlıklar ve çatışmalar üzerine kurulan aşklarla birlikte kitapta kibirin, yapmacıklığın, ikiyüzlülük ve kötülüğün er geç ortaya çıktığı ve insanları ilk izlenimlere göre değerlendirmenin ne kadar yanlış olduğu da iz bırakacak nitelikte olan cümlelerle birlikte gösterilir.

 

PEKİ KİMDİR JANE AUSTEN?

2. madde

1775 yılında bir köy papazının 7. çocuğu olarak Hampshire’da dünyaya gözlerini açan Jane Austen, akrabası sayesinde 1783’te Oxford’da eğitim görme fırsatı yakalamıştır. Roman yazmaya 1789 yılında başlamasıyla birlikte, 27 yaşında ilk evlilik teklifini alır ve bu ismi şiddetle reddeder. Kendisi tarafından “büyük ve garip biri” olarak tanımlanan bu eş adayı bir kez daha şansını denemeye cesaret edememiştir. Bu ikilinin yaşadıkları, Aşkın Kitabı adlı filmde işlenmiştir. 1809 yılında zengin olan kardeşinin yanına taşınır ve günümüzde bu ev halen aktif bir müze olarak Chawton’da turistlere kapılarını açmaktadır. Jane Austen’ın hayal gücünün bu denli gelişmiş olması küçüklüğünde babası tarafından hayal gücüne dayalı oyunlar için cesaretlendirilerek evlerinin ahırını ailelerin yaz tatillerinde oyunlarını sergileyebilmeleri için küçük bir tiyatroya çevirmesinden kaynaklanmaktadır. Bu sayede 12 yaşında kendi hikayelerini yazmaya başlayabilmişti.

 Jane Austen itinayla romanlarının başkahramanlarının hepsini kadınlardan seçerek sonunu mutlu bir evlilikle bitiriyordu. Hayatı boyunca hiç evlilik yapmayıp yaşantısını romanlarının çoğunda birçok bölümün geçtiği Bath dahil birkaç yerde sürdürmüştür. 1817’de öldüğünde henüz 41 yaşındaydı fakat göğüs kanserinin acı dolu dönemine daha fazla dayanamamıştı. Yaşarken yayınlayamadığı iki kitabı ölümünden sonra anonim olarak yayınlanmıştır. Hayalindeki aşk dolu hayatı yaşayamadığı için bu aşkı kendisini romandaki karakterlerinin yerine koyarak kitaplarındaki kadınlara yaşatmıştır. Gurur ve Önyargı’nın Elizabeth Bennet isimli karakterinde ise kendisine ait olan kişiliği ve hayatı görülmektedir. Kendi kendini yetiştirmeyi öğrenebilen ve küçük bir taşraya mensup olan Elizabeth, zeki, nüktedan, canlı, serbest davranışlı, çevresini değil de kendini dinleyen, dikbaşlı, iyi niyetli, iğneleyici bir dile sahip ve oldukça gururlu yapısıyla Jane Austen’ın aynası formunda karşımıza çıkmaktadır. Kendisinin kitaplarında karşımıza çıkan ve bir ders niteliğinde olan cümleleri ise hayatı kitaplarla da öğrenebileceğimizi kanıtlar. Ölmeden önce son sözü “Ölmek dışında hiçbir şey istemiyorum.” olsa da hayatı boyunca insanın doğasını tanımak ve tanıtmak bunun yanı sıra gurur ve kibir ve arasındaki o ince çizgiyi göstermek istemiş ve bunu “Gurur, daha çok bizim kendimizi değerlendirmemizle ilgilidir; kibir ise başkalarına kendimizi ne şekilde satmak istediğimizle.” sözüyle gayet açık bir şekilde öğretebilmeyi başarmıştır.

 


Yaren İrem Binici

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Yaren İrem Binici

1 Yorum

  • Rumeysa İrmak

    Beğenerek okuduğum bir eserdi.Tekrar okuyacağım 😊

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.