Süleyman Yalçın
Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışmaya göre pandemi döneminde doğan çocuklar daha düşük IQ derecesine sahip!
Her geçen gün pandeminin bir başka sonucuyla baş başa kalıyoruz. Hareketsizliğin kas ve iskelet sistemine olan zararları, uzunca bir süre kapalı alanda kalmanın yarattığı ruhsal problemler derken önemli bir bulguya daha ulaşıldı. Pandemi döneminde dünyaya gelen çocukların bilişsel kabiliyetlerinin azaldığı saptandı. Gelecek nesilleri anlamak için bu çalışmanın söylediklerine kulak vermekte fayda var.
ABD’de yapılan bir çalışma koronavirüs pandemisi döneminde doğan çocukların sözlü, motor ve tüm bilişsel performanslarının daha öncesinde doğan çocuklara nazaran düşüşte olduğunu öne sürdü. Araştırmacılar bunun sebebi olarak uyaran eksikliğini işaret etti.
Bir çocuğun hayatının ilk birkaç yılı bilişsel gelişim adına kritik bir öneme sahiptir. Fakat, COVID-19 sebebiyle işletmelerin, kreşlerin, okulların ve oyun alanlarının kapanması ile küçük çocuklar için hayat bir hayli değişti. Bu esnada ebeveynler de doğal bir biçimde stresli ve gergin zamanlar geçirdi çünkü ev içerisinde çocukları ile geçirdikleri vakitle işe ayırdıkları vakti dengelemek zorunda kaldılar. Evdeki kısıtlı uyarılma ve dış dünyayla olan etkileşimin azlığı çocuklarda hiç de iyi olmayan neticeler doğurdu. Bilişsel gelişimlerini ölçen testlerin sonucunda şok edici derecede düşük puanlarla karşılaşıldı.
Rhode Island eyaletinde 672 çocuk ile yapılan çalışmada üç grup oluşturuldu. Ocak 2019 öncesi doğan 308 çocuk, Ocak 2019-Temmuz 2020 arası doğan 176 çocuk, Temmuz 2020 sonrası doğan 188 çocuk çeşitli testlere tabi tutuldu. Seçilen çocukların herhangi bir engeli veya erken doğum teşhisi yoktu.
Pandemiden önceki on yıl içinde, üç ay ile üç yaş aralığındaki çocuklar için tasarlanan standart testlerdeki ortalama IQ skoru 100 civarında idi. Fakat henüz hakemli bir yayında yer almayan bir çalışmaya göre, pandemi dönemi sırasında doğan çocuklarda bu sayı 78 civarına düştü. Bu verilerin Birleşik Devletler’in nispeten zengin, sosyal destek ve işsizlik yardımlarının cömertçe yapıldığı bir bölgesinden geldiği göz önüne alındığında korkulan şey; ulaşılacak verilerin sosyoekonomik anlamda daha yoksul bölgelerde daha kötü bir hale gelebileceğidir.
Her ne kadar çalışmanın çıktıları çocuklara dair olsa da çıkarılacak dersler bütün insanlara yönelik. Nasıl bir çocukluk geçirdiğinizi bir düşünün. Evde geçirilen vakit, teknolojik cihazlara harcanan zaman, aile ilişkilerinin güçlülüğü gibi konuların ait olduğu bir zaman dilimi yok. Bilişsel yetileriniz ne durumda, halen geliştirebileceğiniz yönleriniz neler, çevrenizi nasıl tasarlıyorsunuz? Bununla birlikte pandemi sonrası dönemde artık yeni normallerimiz olacak ve bizler ne tarz bir yaşam biçimi benimsemek istediğimize karar vermek durumunda kalacağız. Üzerimizdeki etkisini kontrol edebilmek, oldukça önemli bir avantaj sağlayacaktır.
Sıla Tanrıverdi
0 Yorum
Yorum Yap