Öğrendiğimiz Bilgilerin %90'ını Nasıl Hatırlarız?

Herhangi bir dili öğrenirken, ders çalışırken, enstrüman çalmayı öğrenirken veya yeni bir spor dalını öğrenirken hepimiz gün içinde kısıtlı zamanımız olduğu için bu süreci hızlı bir şekilde ve kolaylıkla bitirmek isteriz. Fakat hızlı ve kolay şekilde öğrenmenin yolu zamana ihtiyacımızdan değil, öğrenmek için harcanan zamanı en üst seviyeye çıkarmaktan geçiyor.

Delikli Bir Kova ile Su Taşıma Mukayesesi

Şöyle bir örnekle başlayalım: Bilginin su, öğrenmenin de kovayla bu suyu götürülmesi gereken yere taşımak olarak düşünelim. Kovaya yeteri kadar suyu doldurup gerekli yere taşımamız gerekir. Bunu yapabilmemiz için ise kovanın sağlam olması gerekir.

Gerçekte olan durum, beynimizin öğrenme sırasında gerekli bilgiyi sağlam kovayla taşıma usulünde beyne aktaramamasıdır.  Beynimizin, öğrendiğimiz bilgileri hafıza depomuza taşırken kullandığı kova, delikli bir kovaya benzer. Bu durumda beynimizdeki bilgilerin çoğu sızdırılır ve çok az miktarda bilgi hafızamızda kalır. Bunu önlemek için ise beynimizin kullandığı kovanın deliklerini tıkamak için gerekli teknikleri öğrenmemiz gerekiyor.

Birçoğumuz hafızamıza bilgileri depolarken aslında sızdıran bir kovanın eylemimizin büyük bir kısmına engel oluşturduğunu bilmiyor. Bazılarımızın yaptığı şey ise kovadaki delikleri tıkama zahmetine girmeden, kovayı taşırken hızlı hareket edip çabucak yerine ulaştırmaya çalışmak. Fakat bu durum bizi yormaktan başka işe yaramayacaktır.

Öğrenme Piramidi – Kovanın Delikleri Nasıl Tıkanır?

Sızdıran kovayı sağlam kovaya dönüştürmediğiniz sürece, öğrendiklerinizin %90’ı unutulacak. Peki bu durumu nasıl tam tersine çevirebiliriz?

1960’larda gelişmeye başlayan ve yaygın olarak Maine, Bethel’deki NTL Enstitüsüne atfedilen Öğrenme Piramidi tekniğini anlatacağız.

Öğrenme piramidine göre öğrenmek ikiye ayrılıyor:

• Pasif Öğrenme
• Aktif Öğrenme

Piramitte görmüş olduğunuz ilk dört madde pasif öğrenmeyi temsil ederken, son üç madde ise aktif öğrenmeyi temsil ediyor. Yapılan araştırmalara göre insanlar, bu öğrenme şekillerine göre bilgileri farklı şekillerde hatırlıyorlar.

Araştırma sonucu oranlar ise bu şekilde:

• Bir derste öğrenilen bilgilerin % 5’i hatırlanabiliyor (örnek: okul dersleri / üniversite dersleri).
• Okunarak öğrenilen bilgilerin % 10’u hatırlanabiliyor (örnek: Kitaplar, makaleler).
• Görsel ve  işitsel öğelerden öğrenilen bilgilerin % 20’si hatırlanabiliyor (örnek: Uygulamalar, videolar).
• Öğrenilen bilgiyle ilgili bir gösteri görüldüğünden bilginin % 30’u hatırlanabiliyor.
• Grup tartışması yaparak öğrenilen bilgilerin % 50’si hatırlanabiliyor.
• Uygulanan bilgilerin % 75’i hatırlanabiliyor.
• Öğrenildikten sonra hemen kullanılan veya diğerlerine öğretilen bilgilerin % 90’ı hatırlanabiliyor.

Özgün İçerik