Gün içinde Instagram’ı yenilemeden duramıyor, arkadaşlarınızla dışarıda kahve yudumlarken 10 dakikada bir Twitter’a veya Facebook’a girmeden rahat edemiyor musunuz? Veya ara ara kendinizi ”Acaba diğerleri ne yapıyor?”, ”Birilerinin hayatı benimkinden çok daha heyecanlı ve eğlenceli.” gibi düşüncelerle boğuşurken buluyor musunuz? Cevabınız evet ise çağın hastalığı olarak da tanımlanan “FOMO” ile karşı karşıya olabilirsiniz!
FOMO, yani Fear Of Missing Out, “bir şeyleri kaçırma korkusu” olarak tanımlanabilir. FOMO; bireyin kendisin olmadığı ortamlarda başkalarının eğlendikleri düşüncesinden kaynaklanan sosyal bir kaygıdır. Bununla savaşan insanlar tam olarak neyi kaçırdıklarını bilemeyebilir ancak yine de başkalarının onlarsız çok daha iyi vakit geçirdiklerinden veya daha iyi bir şeyler yaptıklarından endişelenip korkabilirler.
Her ne kadar FOMO sosyal medyayla ilişkilendirilse de aslında yeni ortaya çıkan bir insanlık hali değildir. Fakat arkadaşlarımızın veya muhtemelen hiç karşılaşmayacağımız, dünyanın herhangi bir yerindeki insanların paylaştıkları gönderilere ulaşmamız sadece birkaç saniyemizi aldığından FOMO ve sosyal medya arasındaki ilişki oldukça gündemde.
FOMO ile birlikte odaklanma sorunları ve yoğun bir stres yaşıyor, dikkat dağınıklığımız yüzünden okul ve işte istediğimiz kadar başarılı olamıyoruz. Ayrıca keyif aldığımız zamanlarda birden hayatımızı sorgulamaya başladığımızdan sosyal ilişkilerimizde sorunlar yaşamaya başlıyoruz. Neleri kaçırıyor olabileceğimizi düşünürken aslında tam da o yaşadığımız anı kaçırıyoruz.
FOMO ile baş etmek için birkaç yöntem sıralayabiliriz:
Biraz yavaşlayın
Yaşamın kendi akışı içindeki hızı zaten günü dolduruyor. Yemek yerken sadece yemek yiyin, arkadaşlarınızla otururken sadece yaptığınız işe zaman ayırın.
Pratik düşünün
Hayattaki deneyimlerinizin kalitesinin derinleşmesine katkısı olmayan bazı şeyleri ortadan kaldırabilirsiniz. Fazla olan her zaman daha iyi olmayabilir. Kaliteyi artıran şeylerin çeşitlerine odaklanın, deneyiminizin miktarına değil.
Nesnelere değil, deneyime odaklanın
Her zaman hayran olduğumuz ve belki de kıskandığımız insanlar olacak. Yaşamı zenginleştiren deneyimler yaratmak için kendi yaşamlarımızdaki fırsatları fark edemediğimiz takdirde kolayca kıskançlık yaşayabiliriz. Zenginlik, evlilik, bir spor araba, lüks bir ev gibi bir nesneyi ya da sembolü temel alan bir başarı sadece geçici bir zevk hissi sağlayabilir. Macera, bağlantı, eğlence, öz saygı, özgürlük duygusu, deneyime odaklanmak ise ruhumuzu besleyip daha derin bir tatmin duygusunu yaşama yeteneğimizi artırabilir.
Her seferinde bir iş yapın
Araştırmalar aynı anda birden çok görevi yapmak önemli bir beceri olsa da tek bir işle ilgilenmenin işin kalitesini ve alınan tatmini arttırdığını gösteriyor.
Zamanınızı düzenleyin, süreçten keyif alın
Eksik olduğunu düşündüğünüz şeyi arzulamak yerine, sahip olduklarınızı takdir edin. Kendi süreçlerinize odaklanmak sizi FOMO’dan uzaklaştırabilir.
JOMO’yu deneyin
JOMO yani Joy Of Missing Out, tüm bu yanılsamaları kaçırma neşesidir. Yani anı yaşamak anlamına gelmektedir.
FOMO’dan tamamıyla kurtulmak pek mümkün gibi gözükmese de etkilerini azaltmak düşündüğümüz kadar imkansız değil. FOMO hayatın bir parçası, bunu unutmamalı ve olabildiğince hayatın tadını çıkarmalıyız!
İlginizi çekebilecek diğer içerikler:
7 Maddede Sosyal Medya Bağımlılığından Kurtulma Rehberi
