İngilizlerin en köklü geleneklerinden birisi olan beş çayı geleneğinin doğuşu İngiltere’de Kraliçe Victoria dönemine rastlamaktadır. İkindi çayı olarak da bilinen beş çayı geleneği 1800’lü yıllarda ortaya çıkmıştır.
İngiltere’de 1800’lü yıllarda öğünler sadece kahvaltı ve akşam yemeği olarak yenilmekteydi. Zamanla akşam yemeklerinin önem kazanarak daha geç saatlerde ve daha ağır bir öğün olarak yenmeye başlamasıyla iki öğün arasında boşluk bir şekilde tamamlanmaya çalışılmıştır. 7. Bedford Düşes’i Anna tarafından başlanan 5 çayı ritüeli, Düşes’in öğle ile akşam yemeği arasında çok acıkarak çay ve sandviç yemesiyle ortaya çıkmıştır. Düşes’in bu alışkanlığına daha sonralarında misafirleri de dahil olmuştur ve bir süre sonra bu alışkanlık İngiltere’nin en popüler sosyal ritüellerinden birisine dönüşmüştür. 1900’lü yılların sonunda toplumda yer alan burjuva kadınlar, saat dört ila beş arasında toplanarak çay içmeye ve yanında bir şeyler atıştırmaya başlamıştır.
Zamanla bu durumunun dönemin hükümdarları tarafından benimsenmesiyle birlikte saray hayatının da bir parçası olmaya başlamıştır ve belirli kuralları oluşturulmuştur. O dönemde düzenlenen beş çayı partilerine katılan kadınların uzun ipek eldiven giymemeleri ve şapka takmamaları hoş karşılanmamıştır.
Günümüzde hala devam eden İngiliz beş çayı alışkanlığı, İngilizlerin arkadaşları ile ikindi vakitlerinde buluşarak çay içmeleri ve yanında bir şeyler atıştırmaları şeklinde devam etmektedir ancak hala bazı kuralları vardır. Bu buluşmalarda , çay kadar ortam da önemlidir. Eğer düzenlenen beş çayı etkinliği evde ise evin en rahat ve huzurlu noktası seçilerek şömine ya da pencerenin önüne iki adet masa yerleştirilmelidir. Masanın birinde misafirler otururken diğer masada çay yer almalı ve çay ev sahibi tarafından servis edilmelidir. Demliğin, misafirlerin oturduğu masada yer alması hoş kabul edilmeyen bir davranıştır.
Özgün İçerik