Doğrudan Yatırım Ile Finansman Yatırımın Farkları

Yatırım, tasarruf fazlasının bulunan insanlara ait tasarrufları kullanarak veya öz kaynakları kullanarak ekonomik kazanç hedeflenen işlemlerdir. Ekonomik kalkınmanın önemli sütunlarından bir tanesi de yatırım almaktır.

Yatırımcı, gelecekteki bir finansal getiri beklentisi ile yatırım veya sermaye tahsis eden veya bir avantaj elde etmeyi amaçlayan kişidir. Yatırımcılar en iyi kazancı nerede ve nasıl kazanacaklarını inceler ve buna göre yatırımlarını gerçekleştirir. Yatırım almanın ve yapmanın ise farklı yolları vardır. Bunlar doğrudan yatırım ve finansman yatırımları.

Doğrudan yatırım veya diğer bir adıyla sermaye veya fiziki yatırımı, yurt dışında faaliyet gösteren bir kurum veya kişinin uzun vadeli yatırım amacıyla farklı bir ülkeye yaptığı yatırımdır. İki farklı yöntemle uygulanır. Uygulama şekillerini daha iyi anlamanız için bir örnek üzerinden gidelim. Bir yatırımcımız olduğunu Türkiye’ye yatırım yaptığını düşünelim. İlk yöntemde yatırımcımız Türkiye de faaliyet gösteren bir şirketin paylarının en az %10’una ortak olur ve yönetimine katılarak yatırım yapmış olur. İkinci yöntemde ise, yatırımcımız Türkiye’de faaliyet göstermek için bir fabrika veya bir şirket kurarak yatırımını yapmış olur.

Diğer bir yöntemde finansal yatırımdır. Finansal yatırım doğrudan yatırıma göre daha kolay ve daha fazla yatırım çeşitliliğine sahip. Tahvil, bono, hisse senedi, vadeli işlem ve opsiyonlar, forex piyasalarındaki araçlar, fonlar ve türev araçları örnek gösterebiliriz.

Finansal piyasalar doğrudan yatırıma göre daha kolay olmasının nedeni yatırımınızı anında gerçekleştiriyor olabilmenizdir. Doğrudan yatırımda yapılan yatırımın uygulamaya başlaması ve kazanç sağlaması daha uzundur. Biraz daha açıklamak gerekirse örneğimizdeki yatırımcımız yaptığı yatırımdan kar elde etmesi en az bir yıl sürer ve yatırımı istediği gibi olmadığı bir durumda rahatlıkla parasını alıp gitme gibi bir durumu da bulunmuyor, eğer yatırıcımız finansal piyasalara yatırım yapmış olsaydı istediği anda satın aldığı varlığı satar parasını ve bununla birlikte kazanç sağlamışsa karını alır. Finansal piyasalar içinde yer alan Borsalar ülkelerin ekonomik durumlarını gösterir. İyi görünümdeki bir finansal piyasa ülkeye her iki şekilde de yatırım gelmesine olanak sağlayabilir.

Finansal yatırımların bu şekilde avantajları olmasına rağmen asıl istenilen yatırım türü doğrudan yatırımdır. Finansal piyasalardaki paranı anında almak bir avantaj olduğu kadar dezavantajda oluşturmakta ve ekonomik istikrarsızlığa sebep olabilmektedir. Ülkeye girişi yapılan paranın çıkış yapmayacağının bir garantisi bulunmadığı gibi yatırımcılar elde ettikleri kazançlarını alıp gittiklerinde ülkeye getirdikleri paradan daha fazla paranın çıkışına sebep oluyor. Ancak doğrudan yatırımlarda gelen yatırımların ortadan kaldırılması veya vazgeçilmesi çok zordur. Doğrudan yatırım birçok avantajı vardır. Bunlardan en önemlisi istihdam yani iş imkânı sağlaması. Ayrıca yatırımı yapan firmanın yönetim becerisine ve teknolojisine sahip olma imkânı elde ediliyor. Üretilen hizmet veya ürüne daha uygun maliyetle sahip olabiliyorsunuz. Ülkenize yatırım yapmış uluslararası bir şirket diğer kuruluşlarında size yatırım yapmasına teşvik edici olabilir, ülke içindeki firmalarınızın daha geniş bakış açıları kazandırarak ve onlarla yaptıkları iş birlikleriyle onların büyümelerine katkıda bulunabilir.

Finansal yatırımlar likidite akışı sağladığı için her zaman aktif olması gereken ve ekonominin en önemli yapılarından bir tanesidir. Doğrudan yatırım ise her zaman öncelik verilen taraf olmalıdır. Çünkü üreten bir ekonomi her zaman büyür ve kalkınır. Dışa bağımlılığı azaltır iç piyasalarda oluşturduğu rekabet ortamıyla piyasaya canlılık ve dinamizm getirir. Güçlü ve iyi firmaların varlığı finansal piyasaları da destekler bu sayede ekonomi tüm alanlarıyla kalkınmaya müsait bir duruma gelir. Daha birçok sebep sayılabilir. Devletler bu nedenle doğrudan yatırım için teşvikler ve imkanlar oluşturmaya çalışıyor.

Özgün İçerik