Öğrenci Kariyeri Banner

Bedeniniz Yoğun Stres Altında Size Neler Söylüyor?

Bedeniniz Yoğun Stres Altında Size Neler Söylüyor?

Kimi zaman global olaylar, kimi zaman lokal gelişmeler kimi zaman da kişisel yaşamımızdaki meseleler…

İçinde belirsizlik barındıran ve aşamayacağımızı bir anlık da olsa düşündüğümüz tümseklerin üzerimizdeki en önemli karşılığı strestir. Eski Latince ve Fransızcada darlık, daraltmak, sıkmak, vb. gibi anlamlara gelen stres, farklı dillerde farklı anlamlar kazanmaya devam etmiştir. Türkçede ise vücudun çeşitli uyaranlara verdiği tepki veya ruhsal gerilim olarak açıklanıyor.
 

ruhsal gerilim, zihinsel sağlık, stres, semptromlar, uyaranlar

Sahi, eski anlamları ne kadar da güzel tanımlamış, değil mi? Stres kelimesi ruhumuzun daraldığı anlarda dilimizden dökülüyor. Bedenimizle iletişimimizi kesmemeli, onu daima anlamaya çalışmalıyız çünkü başa çıkılması zor anları deneyimlediğimizde bunu dile getirmeyebiliyor, gözümüzün önünde olanları kaçırabiliyoruz. Bu esnada bedenimiz söz alıyor, onun kullandığı dil daha farklı tabii. Neye ihtiyacı olduğunu ve neyin onu rahatsız ettiğini hiç sıkılmadan tek tek anlatıyor. Mücadeleye devam etmemizi istediğini veya ara vermemizi talep ettiğini bir anlayabilsek keşke. Size bazen bir baş ağrısı bazen de bir iştahsızlıkla gönderilen sinyaller onun konuşma yöntemi aslında. Stres olma kotamızı doldurduğumuzda vücudumuzun bize verdiği tepkilere bir göz atalım.
 

Baş ağrısı

baş ağrısı, yorgunluk, stres

Stres, beynimizde bulunan sinir ve damarlarda değişime yol açabilecek kimyasalların salgılanmasına sebep olur ve zincirleme bir şekilde çeşitli olaylar beynimizin kıvrımlarında vuku bulmaya başlar. Bize yansıması da baş ağrısı şeklindedir. Dahası, migren eğilimimiz varsa bu tetiklenir ve şiddetlenir.
 

Kırılganlık

üşüme, stres, bağışıklık sistemi

Vücudumuzun kendi sınırının üstünde bir stresle baş başa kaldığında verdiği bir diğer tepkisi, kan dolaşımının seyrini değiştirmektir. Kendini savunma refleksi ve hayatta kalma dürtüsüyle kimi organlara gönderilen kan dağılımında değişiklikler yapar. Kan basıncı dengesi değişir. El ve ayak parmaklarımızın yavaş yavaş üşümeye başladığını hissetmemiz çok muhtemel. Bu sırada bağışıklık sistemi baskılanır ve hastalıklara karşı daha savunmasız hale gelmemiz sonucunda rahatsızlanmaya meyilli hale gelebiliriz.
 

Cilt hassasiyeti

cilt, stres, kaşınma, tahriş

Bağışıklık sisteminin baskılanmasının bir başka sonucu ile devam edelim. Haddinden fazla stresli bir zaman zarfı içerisindeyseniz, bedeniniz bağışıklık sisteminin yetersizliğini gidermek için diğer planlarını uygulamaya geçecektir. Kanda bulunan bazı hormonların miktarındaki değişiklikler buna bir örnektir. Normal seyrin dışındaki kimyasal miktarları daha önce sahip olmadığınız alerjik reaksiyonları başlatabilir. Cildiniz hiç olmadığı kadar hassaslaşıp kolay bir şekilde tahriş olabilir. Sürekli kaşınan ufak kabarıklıklar kısa bir süreliğine size eşlik edebilir.
 

Sivilce

sivilce, stres, başa çıkma, mücadele

Her ne kadar sivilceler genellikle ergenlik dönemine ait hatıralarda kalsalar da fazla stresli dönemlerinizde tekrardan karşınıza çıkabilir. Bu dönemlerde vücudun salgıladığı hormon seviyelerinde farklılıklar oluştuğunu bilsek de netice ile karşılaşana kadar pek farkında olamayabiliriz. Bu farklılıklar cildimizde yağ artışına neden olur. Ölü deri hücreleri ile kıl kökleri içerisine sıkışan bu yağ, sivilce artışı olarak karşımıza çıkabilir.
 

Saç dökülmesi

stres, saç dökülmesi, saç kökleri, mücadele

Normal olarak değerlendirilemeyen, olağan dışı seviyedeki stresin sebep olduğu şey vücudun işleyişini bir süreliğine değiştirmesi aslında. Kimi zaman hızlandırıyor, kimi zaman sekteye uğratıyor kimi zaman da yeni bir yöntemle devam edilmesine dolaylı olarak sebebiyet veriyor. Saç dökülmesi buna bir başka örnek. Normal şartlar altında, saç köklerinin ölmesi sonucu bir miktar dökülme gerçekleşir. Sonrasında bu saç köklerinin yenilenir ve dökülen saçların yeri doldurulur. Ancak, stres bu döngüyü adeta altüst eder. Söz gelimi, saç köklerinin dinlenme aşaması beklenen süreden fazla sürerse dökülen saçların yeri doldurulamaz hale gelir. Ek olarak, bağışıklık sisteminin stresle baş ederken kullandığı yöntem saç köklerini besleyen yolları tıkayabilir ve telafisi mümkün olmayan dökülmeler başlayabilir.
 

Sağlıksız beslenme

beslenme alışkanlıkları, yetersiz beslenme, obezite, stres

Bedenimizin stresle baş edemediği zamanlarda çeşitli kimyasallar salgıladığından bahsetmiştik. Bunlardan biri de kortizoldur. Kortizol hormonu yağ, karbonhidrat ve yağın parçalanıp emilme sürecini farklılaştırıp kan şekeri düzeyini değiştirebilir. Bu durum iştahımızı büyük ölçüde etkiler, farkında olmadan aşırı yahut yetersiz beslenme düzeni edinebilir ve ani kilo artışı-azalışı ile karşı karşıya kalabiliriz. Ayrıca bu süreçte mide, çalışma prensiplerinden sapabilir. Örneğin, aşırı mide asidi üretimi gerçekleşebilir ve mide ekşimesi yaşayabiliriz. Tükettiğimiz besinlerin mideden ince bağırsağa geçiş evresi gecikebilir ve şişkinlik hissedebiliriz. Çok yoğun kaygı anlarında midenize kramplar girdiğini düşündüğümüz olmuştur, bu durum mide-bağırsak kanalındaki kasılma sayısının artışından kaynaklı olabilir.
 

Zihin yorgunluğu

stres, sağlıklı düşünmeme, düşünsel süreç, bilişsel yetenek, odaklanamama, konsantrasyon

Yukarıda saydıklarımızın en az birini dahi yaşasak zihinsel sağlığımız da etkileniyor. Hem görece hayli etkili bir stresle başa çıkmak hem de bedenimizin fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabilmek ciddi bir efor gerektiriyor. Enerjimizi verimli bir şekilde kullanamıyoruz, üstelik en ufak bir zaman diliminde dahi odaklanamıyoruz. Hafızamız zaman zaman bizi yanıltabiliyor.

Günün sonunda bilmemiz gereken şey, tüm bunların çok doğal ve çözülebilir meseleler olduğu. Ne zaman nefeslenmemiz gerektiğini bilmek, bu sancılı maratonda bizi sürekli kılacaktır.
 

Ne yapmalı?

yeni hayat, öneriler, mücadele, stres

Günlük kısa vücut egzersizlerine muhakkak zaman ayırın. Ek olarak, nefes egzersizleri stresin yoğun hissedildiği anlarda rahatlamanıza yardımcı olacaktır.

Cilt bakımınızı aksatmayın.

Bir doktor eşliğinde vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineraller için takviye almayı düşünebilirsiniz. Aynı zamanda bağışıklık sisteminizi güçlü tutmaya yönelik bir süreç izleyebilirsiniz. Hem sindirim sisteminize hem de saç dökülmelerinize etkisini kısa sürede fark edeceksiniz.

Ara öğünlerinizde lifli yiyecekler tüketebilirsiniz.

Vücudunuzun ihtiyaç duyduğu uykuyu ona sağlamayı ihmal etmeyin.

Başa çıkamadığınızı hissettiğiniz anda bir uzmana danışmayı mutlaka gözden geçirin.

Kaynak


Süleyman Yalçın

Meraklı, tutkulu, aykırı.

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.