Öğrenci Kariyeri Banner

Ünlü Edebiyatçılarla Eşleşmiş Mekanlar

Ünlü Edebiyatçılarla Eşleşmiş Mekanlar

Bundan neredeyse 70-80 yıl İstanbul'da bu kadar adım başı mekan bulunmazken, şair ve yazarların düzenli olarak ziyaret ettikleri belli başlı mekanlar bulunuyordu. Kimi eline sigarası ve kahvesini alıp bir şeyler karalarken, kimi de dostlarıyla kadehlerini tokuşturup derin sohbetlere dalıyordu.

Bir çoğu zamana yenilip tarihe karışsa da bazıları hala yerini koruyor. Belki de farkında olmadan o mekanlara gittik ve Halit Ziya'nın, Orhan Kemal'in oturduğu köşerlere oturup arkadaşlarımızla derin sohbetlere daldık.

Nisuaz Pastanesi

Sait Faik 14 Mart 1941’de Orhan Veli’ye yazdığı mektubunda bu pastaneden “Burada eski tas eski hamam. Cumartesi günleri Nisuaz’da üdeba toplanır. Kararlar verilir” diye bahsediyor.

Bugün Beyoğlu’nda Ayhan Işık Sokağı’nın girişindeki Garanti Bankası’nın yerinde bulunan Nisuaz, 30'lar ve 50’li yıllar boyunca edebiyatçıların uğrak yeriydi.

Küllük Kahvesi

Şair Mehmet Sıtkı Akozan “Sanmayın avare bülbüller gibi güllükteyiz / Biz yanık bir kor gibi akşam sabah Küllük’teyiz” diye satırlarına taşımış bu mekanı. Beyazıt Cami’sinin ana yola bakan tarafındaki bu bahçeli kıraathane, 50’lerde adeta bir ilim irfan yuvasıymış.

Söylenene göre; Faruk Nafiz Çamlıbel ve Behçet Kemal Çağlar’ın 10'uncu Yıl Marşı’nı Küllük’te yazmış.

Baylan Pastanesi

“Garsonlar paramız olup olmadığını gözlerimizden anlar, eğer meteliğe kurşun atıyorsak, hiçbir şey söylemeden önümüze bir şişe maden suyu bırakırlardı. O maden suyuyla akşama kadar idare ederdik.” Ülkü Tamer böyle anlattı kup griyesi ile meşhur olan Baylan’ı.

Pastane, ilk olarak 1923’te Loryan adıyla Beyoğlu’ndaki Ses Tiyatrosu’nun yanındaki Luvr Apartmanı’nda açıldı. 1934’te yabancı kelimelerin kullanılması yasaklanınca “kusursuz” anlamına gelen bu ismi aldı.

Attila İlhan’ın sıklaşan ziyaretleriyle edebiyat çevrelerinde kısa sürede kendilerine “Baylancılar” diyen bir grup oluşmuş.

Beyoğlu şubesi 1967’de kapanana kadar Behçet Necatigil, Cemal Süreya, Edip Cansever, Erdal Öz, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Peyami Safa, Sait Faik, Orhan Kemal gibi birçok ismin uğrak mekanıymış.

Meserret Kahvesi

Salah Birsel “Kahveler” kitabında buradan “Meserret Kahvesi tüm İstanbul’un kahvesidir. Orada hiç değilse bir kez oturmamış edebiyatçı da gösterilemez” diye bahsetmiş.

Sirkeci’de Ankara ve Ebusuut caddelerinin köşesindeki kahve, yazarlarla gazetecilerin uğrak yeriydi. 1900’lü yılların başında açılan kahvenin ziyaretçileri arasında Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Sait Faik, Edip Cansever, Melih Cevdet Anday, Halit Ziya Uşaklıgil, Necip Fazıl gibi edebiyatçılar yer almış.

Lefter’in Meyhanesi

50’lerde laternasıyla ünlenen meyhanede laternadan hep “Adalardan Bir Yar Gelir Bizlere” şarkısı yükselirmiş. Ama kimse şikâyetçi değildi. Çünkü burası öğleden sonraki pastane buluşmalarının ardından, edebiyatçıların akşam sofrası olarak biliniyordu.

Cumhuriyet Meyhanesi

Mekan aslında 1800'lü yıların sonunda açılsa da 1923’te o dönemki pek çok işletmenin yaptığı gibi Cumhuriyet adını aldığı için, resmi kuruluş tarihi 1923 kabul edilmiş. Halen ilk açıldığı yerde, Beyoğlu Balıkpazarı’nda bulunan meyhanede Mustafa Kemal Atatürk’ün de masası vardır.

Kaynak


Tuğba Duman

Öğrenci Kariyeri'nde Şef Editör

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.