Öğrenci Kariyeri Banner

İş Hayatınızda Mutlaka Öğrenmeniz Gereken 9 Ders

İş Hayatınızda Mutlaka Öğrenmeniz Gereken 9 Ders

Uzun bir eğitimin ardından meslek sahibi olup, kendimize bir hayat kurmaya çalışıyoruz. Öğrencilik döneminin ardından iş hayatına atıldığımızda “gerçek dünya” ile yüzleşiyoruz. Kariyer hedefleri, geçim problemleri, iş hayatınızda karşınıza çıkabilecek tüm sorunlar aslında geleceğinizin oluşmasında bir etken. İş yaşamı ise hiç de kolay değil. Zaman zaman zorlu sınavlardan geçip, önemli dersler almak zorunda kalıyorsunuz. Aslında iş dünyasındaki başarısızlıklarınız, kendi potansiyelinize ulaşmanızın bir adımı. 20’li yaşlarda kariyerinizi geliştirirken sık sık karşılaştığınız 9 zorlu dersi yazdık. 

1. Hayalinizdeki iş, aslında bir hayal kırıklığı


Bu ortak bir çıkmaz. Aslında işinizi severek yapmaya başladınız, hatta bu işin hayalini kurdunuz. Ancak her gün aynı şeyi yapmaya başladığınızda bunun aslında sizin beklentilerinizi karşılamadığını fark ettiniz.

Bu tür bir deneyimin ardından aslında gerçekten ne istediğinizi fark edebilirsiniz, çünkü artık “neyi istemediğinizi” biliyorsunuz. Bu durum sizi, ruhunuzu daha fazla tatmin edebileceğiniz bir alana yönlendirebilir. Hayalinizdeki işin sizin için bir hayal kırıklığı olması aslında başka fırsatları görmeye başlamanızı sağlayabilir.Bu yüzden meslek seçimini yetenekleriniz ve istekleriniz doğrultusunda yapmalısınız.

2. Mülakat için yeterince hazırlık yapmanız gerekli


Aylarca süren iş aramalarının ardından bir görüşmeye gittiğinizde kendinizi mümkün olduğunca iyi anlatmanız çok önemli. Belki istediğiniz pozisyon için görüşme yapamıyorsunuz ancak yine de kendinizi doğru ifade edebilmek için özen gösterin. Pozisyon sizin niteliklerinizden daha düşük olsa bile kesinlikle kibirli olmayın. Böyle düşünürseniz, böyle yansıtırsınız ve karşınızdaki kişi de bunu fark eder.

Uzmanlar ise kariyeriniz için görüşmeleriniz olumsuz sonuçlansa bile bir teşekkür notu göndermeniz gerektiğini söylüyor. İş ağınızı oluştururken saygıyla anılmanız son derece önemli. Kibar olmaktan zarar gelmez işi alamazsanız bile başka işlerin sizi beklediğini unutmayın.

3. Evet demek için fazla istekli olmayın


“Yapacağım!” tutumu takım oyuncusu olarak size itibar kazandırabilir. Ancak bir işe karşı çok istekli davranırsanız, o işin son çareniz olduğu izlenimini verebilirsiniz. Bu da sizin yeterliliğinizin sorgulanmasına neden olur. Sorumluluk almaya istekli olmak hırs ve insiyatif kullanabilmek gibi takdire şayan pek çok niteliği yansıtır. Ancak çok istekli göründüğünüzde işverenin sizinle ilgili düşünceleri değişebilir. 

Bunun yanı sıra çok istekli görünmeden önce işe dair tüm detayları öğrenmenizde fayda var. Böylelikle yeteneklerinize uygun olup olmadığını tam anlamıyla test edebilirsiniz. Çok istekli olduğunuz bir işi herkes mükemmel yapacağınızı düşünür o yüzden geri planda durmayı öğrenin.

4. Hakkınızı olanı istemekten çekinmeyin 


Bazen sizden istenenin ötesine geçebilir ancak yine de fark edilmeyebilirsiniz. Ya da daha da kötüsü, en iyi çabayı göstermenize rağmen beklenmedik bir şekilde işten çıkarılabilirsiniz. Bu nedenle çok çalıştığınız için zam istemeniz gerekiyorsa, isteyin. Sizden istenilenin fazlasını verdiğinizi patronunuza da göstermeniz gerekiyor. Bunun farkına vardığında istediğiniz zammı yapmasa bile en azından sizin çalıştığınızın farkında olacak. Terfi ya da zam için konuşmaktan çekinmeyin. Tabii ki bunu yapmadan önce işyerindeki mevcut durumu oldukça iyi analiz etmeye çalışın. Hakkınızı daima savunun.

5. Yöneticileriniz kötü olabilir, onları çözmeye çalışmayın


Ne yazık ki iş dünyasında iyi niyetli yöneticilerden çok, kötü niyetliler var. Dolayısıyla, hoşlanmadığınız insanlarla barış içinde bir arada yaşamayı ne kadar çabuk öğrenirseniz, ofis içinde ve dışında onlardan o kadar az etkilenirsiniz.

Patronu “çözmeye” çalışmayın. Bunun yerine, tepkilerinizi nasıl yöneteceğinizi öğrenin ve tabii ki patronunuz sizin kişisel yasal haklarınızı çiğnemediği sürece bu koşullar altında çalışmaya ayak uydurun. Ancak, mobbing’e uğruyorsanız farklı alternatifler düşünebilirsiniz. Patronunuzu çözmeye değil tepkilerini ölçmeye çalışın.

6. Bir işi parası yüzünden yapmayın


Tabii ki emeğinizin karşılığını almak çalışma hayatının önemli bir parçası, hayatımızı sürdürmek için paraya ihtiyaç duyuyoruz. Ancak bir işten gerçekten nefret ediyorsanız, onu yaparken hiç mutlu olmuyorsanız bu sizin hem fiziksel hem zihinsel sağlığınızı etkiler. Yaptığınız işi sevmeniz çok önemli. Harika bir çalışma ortamı; iş-yaşam dengesi, büyüme alanı ve destekleyici bir kurum kültürü, motivasyon denkleminin bir parçası.Sevmediğiniz işten yüksek verim alamazsınız.

7. Hatalarınız konusunda dürüst davranın, üstünü kapatmaya çalışmayın


En tecrübeli profesyoneller bile bazen yanlış kararlar verebilirler. Ancak bunun farkında olup hatanız için sorumluluk almanız oldukça önemli. Bu, sizin işinize duyduğunuz saygıyı gösterir. Öte yandan bir şeyleri gizlemek sizi son derece huzursuz hissettirebilir, gizlediğiniz şeyler açığa çıkarsa bu daha büyük problemlere neden olabilir. Bu yüzden “hatasız” olmayı hedeflemek yerine hatalarınızla yüzleşmeyi ve onların sorumluluğunu almayı bilmeniz çok önemli. Yani hatalarınızdan ders çıkarın.

8. İş arkadaşlarınızla aranıza mesafe koymayı deneyin


Ofiste çok fazla zaman geçiriyorsunuz ve doğal olarak birlikte çalıştığınız kişiler birden “arkadaş”larınıza dönüşüyor. Ancak iş akadaşı ile arkadaş arasında farklar var. Gerçekten samimi olan insanları samimiyetsiz kişilerden ayırt etmek hiç kolay değil. Bu nedenle samimi bulduğunuz kişilerle bile yöneticiler hakkındaki görüşlerinizi paylaşmaktan kaçının. Bunun yanı sıra iş arkadaşlarınızla yakınlaştıkça işe olan ilginiz dağılabilir. Bu da profesyonel kariyeriniz için istediğiniz bir durum değil. Ne kadar arkadaşınız olaylarda onlarındı hedefinde sizin istediğiniz pozisyon olabilir.

9. Yerine göre konuşmayı öğrenmeniz gerekiyor


Diyelim ki patronunuzla birlikte önemli bir iş toplantısındasınız ve sunum yapıyorsunuz. Sunumunuz sorunsuz bir şekilde devam ediyor. Katılımcılar, projenin ilerlemesini sağlamak için önemli olabilecek soruları soruyor ve sunumunuzla ilgileniyorlar. O anda patronunuzun size projeyle ilgili bir teklifte bulundu ancak siz bunu reddettiniz. Bu durum hiç hoş olmaz. Elbete patronunuzla aynı fikirde olmayabilirsiniz fakat her şeyin bir zamanı var. Fikirlerinizi onunla baş başayken konuşmayı tercih etmelisiniz.Takım olduğunuzu ve ortak bir paydadan yola çıktığınızı  göstermelisiniz.Patronunuzla aranızdaki ilişkinin de gelişeceğine emin olabilirsiniz.

 

Bu içerik ÖğrenciKariyeri yazar ekibinden Rumeysa İRMAK tarafından oluşturulmuştur.

 


Rumeysa İrmak

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Rumeysa İrmak ..

1 Yorum

  • Ece Bozyüz

    Çok güzel bir yazı olmuş, teşekkürler ❤️??

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.