Yeni seslerden bol ödüllü yönetmenlere. Dünyanın dört bir yanından, hayatını değiştirecek filmler. Sizler için hafta sonu keyifle izleyebileceğiniz 5 festival film listesi hazırladık.
AFTERSUN – GÜNEŞ SONRASI
Aftersun, boşanmış ebeveynlerin çocuğu olan bir kızın, babasıyla Türkiye’de yaptığı tatili konu ediyor. Sophie, yirmi yıl önce babasıyla çıktığı bir tatilin ortak neşesi ve özel melankolisi üzerine düşünür. Tanıdığı babayı tanımadığı adamla uzlaştırmaya çalışırken Sophie, aradaki boşlukları gerçek ve hayali anılar doldurur. Bir kadının on bir yaşında bir kız çocuğuyken babasıyla çıktığı tatilden anımsadıklarını bize aktarıyor. Film sizi hiçbir şey hissetmeye zorlamıyor, siz kendi içinizde zaten var olan hislerle baş başa kalıyorsunuz. Çocukken yaşadığımız anların büyüdüğümüzde anımsarken aslında olan gerçekliği farkını anlamanızı ve hissetmenizi sağlıyor.
THE BANSHEES OF INNISHERIN
Film 1920’lerde İrlanda’da, Inisherin adlı ücra bir adada geçiyor. Colm, bir gün, durup dururken en yakın arkadaşı Pádraic’e “Artık senden hoşlanmıyorum işte” deyiveriyor ve arkadaşlıklarını sonlandırıyor. Basit görünen bu durum, ikilinin yaşadığı küçük kasabayı en derinlerine kadar sarsıyor. Film durağanlığın, rutinin, hareketsizlik ve ufuksuzluğun ruhlarda yarattığı körelmeyi çok başarılı bir şekilde yansıtıyor. İrlanda’nın doğasıyla çok güzel sahneler ile yönetmen adeta görsel şölen yaşatıyor bize.
CLOSE – YAKIN
Cannes’da ödül alan ve Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar® adaylığı bulunan Yakın, ilk gençliğin kırılgan güzelliğini resmediyor. Belçika kırsalının çiçek tarlalarında çekilen ve oyuncuların incelikli performanslarıyla dikkat çeken film, ergenlikte hissedilen erkek olma baskısına bakış atıyor. Yakın, on üç yaşında çok yakın iki arkadaşı izliyor: Léo ile Rémi. Arkadaşlıkları birdenbire bozulunca olanlara anlam veremeyen Léo, Rémi’nin annesi Sophie’ye danışmaya karar veriyor. Filmin ana fikri, yönetmen Dhont’un eski ilkokulunu ziyaret edişiyle aklına düşmüş: “Bugün bile hâlâ ilkokul ve ortaokuldaki acı dolu yıllarımla barışamadım. Ben de bu duygular hakkında bir şeyler yazıp o dünyayı kendi bakış açımdan ifade etmek istedim.”
THE WHALE – BALİNA
Balina, yıllar önce terk ettiği kızına kendisini affettirmeye çalışan bir adamın hikayesini konu ediyor. Önemli dünya klasiklerinden Moby Dick’teki beyaz balinayı saplantılı derecede seven İngilizce öğretmeni olan Charlie, obezite sorunuyla başa çıkmaya çalışan bir adamdır. Münzevi bir yaşam süren Charlie’nin tek isteği, yıllar önce eşinden ayrılırken terk ettiği kızıyla yeniden iletişim kurabilmektir. Charlie, kızı Ellie’yle yeniden yakınlaşabilmek için elinden geleni yaparken, işler beklenmedik bir şekilde kontrolden çıkar.
BOY FROM HEAVEN – CENNETTEN GELEN ÇOCUK
Cennetten gelen çocuk, Mısır’ın ve Sünni İslam dünyasının geleneksel olarak en güçlü dini merkezlerinden El Ezher üniversitesine öğrenci olarak kabul edilen, bir balıkçının oğlu olan Adem’i izliyor. Üniversitenin başındaki, nüfuzu sınırları aşan Büyük İmam, tüm öğrencilerin önünde aniden hayatını kaybedince Adem kendini cinayet ve entrikalarla örülmüş bir casusluk ağının tam göbeğinde buluyor–kendisi hiç istemese de, Büyük İmam’ın yerinin boşalmasıyla Mısır’ın en güçlü siyasal ve dini odaklarının acımasız güç mücadelesinde önemsiz biri olarak çok önemli bir rol oynayacağını fark ediyor.