Hepimizin bildiği sanat eserlerinin ve tarihi yapıların ardındaki gizemleri hiç merak etmiş miydiniz ? Gizemleri de en az kendileri kadar sıradışı.
1. Eyfel Kulesinin En Üst Katındaki Daire
Eiffel Kulesini tasarlayan Gustave Eiffel, yapının en üst katını dinlenebileceği ve misafirlerini ağırlayabileceği bir yer olarak inşa etti. Thomas Edison’ı bile burada ağırladığı olmuştur. Şu anda müze haline getirilen dairenin içinde mutfak, banyo, iki yatak odası ve oturma odası bulunuyor.
2. Özgürlük Heykelinin Ayağındaki Kırık Zincir
Özgürlük Heykeli Fransa tarafından Amerika’ya Amerikan Devrimi’nin 100. yılı şerefine verilmiş olup özgürlüğü, demokrasiyi ve köleliğin yürürlükten kalkmasını temsil eder. Heykelin ayağında bulunan kırık zincir de bunları sembolize ediyor, ancak heykeli görmeye gelenler bile bu detayı fark edemiyor.
3. Başka Bir Mona Lisa Daha
Leonarda da Vinci’den sonra bir çok sanatçı Mona Lisa’nın taklidini yapmayı denemiştir. Ancak şimdi bahsedeceğimiz tablo bunlardan farklı. Leonardo da Vinci’nin kendisinin çizdiği ikinci bir Mona Lisa tablosu olduğu düşünülüyor. İkinci resim ilkinden oldukça farklı bir bakış açısıyla resmedilmiş. Uzmanlara göre bunun da Vinci’nin başyapıtının önceki versiyonu olması olası.
4. Rushmore Dağı’ndaki zaman kapsülü
Amerikan tarihine dair bilgi ve kayıtların bulunduğu gizli bir kapsül yapmayı düşünen mimar Gutzon Borglum, genç nesillerin bundan faydalanmasını amaçladı. Dağdaki Abraham Lincoln figürünün hemen arkasında bu planı için bir yer ayırdı ancak ölümünün üzerine planı yarıda kaldı. Ölümünden neredeyse 50 yıl sonra, 1998 yılında önemli belgelerin kopyaları ve çeşitli başkanların anıları bitmemiş odanın içine yerleştirildi.
5. Matternhorn, Disneyland
Dünyanın ilk boru şeklinde çelik hızlı trenine sahip olan Matternhorn, Alp Dağları’nın İsviçre ve İtalya sınırında yer alan bir dağdan esinlenilerek yapıldı. En tepesinde dağcıların konaklaması için yapılan kullanılan bir alan da bulunuyor. Bu alanda ayrıca merdivenlere sabitlenmiş şekilde basketbol potası, skor tahtası bulunuyor. Yorgunluktan veya hava koşullarından dolayı tırmanmaya ara veren dağcıların eğlenmesi açısından oldukça güzel düşünülmüş.
6. Big Ben Kulesi
2012 yılına kadar, yapının resmi adı “Westminster Sarayı’nın Çan Kulesi” idi. Şimdi ise “Elizabeth Kulesi”. Big Ben aslında sadece binanın içindeki büyük çanın ismi. Big Ben ismi ise çanın dökümünde çalışan çok güçlü bir adamın takma adından geliyor. Bir diğer teoriye göre ise ağır siklet boks şampiyonu Benjamin Count’ın adını aldı.
7. Scream Adlı Eserdeki Gökyüzü
Edvard Much’un bu eserinin ilk adı “The Scream Of Nature” (Doğanın Çığlığı)’dır. Sanatçı günlüğünde eseriyle alakalı şöyle bir ifadeye yer vermiştir: …birden gökyüzü kan kırmızı oldu; durdum, yorgun hissediyordum ve bir tahta perdeye yaslandım, haliçte ve şehirde mavimsi siyahın üzerinde kanı ve alevi gördüm…”
Uzmanlar sanatçının 1883 yılında meydana gelen Krakatoa volkanı patlamasından esinlendiğini düşünüyorlar. Bu doğal afette çok büyük miktarda volkanik toz evrene karıştı. Bundan ötürü de sonrasındaki birkaç yılda dünyanın her yerinde son derece açık alevimsi gün batışları gözlemlendi.
Özgün İçerik