Öğrenci Kariyeri
Gelişen teknolojinin hayatımızın hemen hemen her yerinde yer edindiğine aşinayız. Kültür-sanat kalıplaştırdığımız bu iki sözcük grubu, çağımızın gelişimleri sayesinde artık teknoloji sanat olarak da yeni bir kalıp oluşturabilir mi? Peki günümüz teknolojisi, ruhumuzu besleyen sanata da el atmış hatta bununla kalmayıp bir müzeye dönüştürülmüş desek?
Doğu Paris’te yer alan kökünün 19. yüzyıla dayandığı eski bir dökümhane (ki bazı kayıtlarda fabrika olarak da geçmektedir.) binasındaki dijital müzenin açılış sergisi ‘Işıklar Atölyesi’ adını taşıyor. Dijital müze, bir Fransız müzesi vakfı olan ‘Culturespaces’ tarafından işletilmektedir.
Teknolojinin en güncel sürümleri ile görsellerin ve sesin kullanılmasıyla sanatçıların eserleri, resimlerinin görüntüleri, duvarlara lazer video projektörler kullanılarak yansıtılarak dönüştürülüyor. Yansıtılan bu görüntüler, 3D görsel deneyimini oluşturmak için programlanmış 50 hoparlörle yenilikçi bir hareket tasarımı ses sistemi kullanılıyor. Burada Wagner, Beethoven, Chopin ve diğer müzisyenlerin yer aldığı müzik boyunca geniş bir alanda panoramik bir gösteri yaratıyor.
Açılışını belirtmek için, Atelier des Lumières, Gustav Klimt'in önemli bir figür olan Viyana sanat sahnesindeki ana figürlere adanmış sürükleyici bir sergi sunacak.
19.yüzyılın sonlarında İmparator Viyana, Gustav Klimt Ringstrasse üzerinde görkemli anıtlar en önemli dekoratif ressamlar biriydi. Yeni yüzyılın şafağında, akademik sanattan kopmaya çalışan Viyana ayrılığına önderlik etti. Hem ünlü hem de itirazlı olan Klimt modern resme yol açtı. Eserlerini karakterize eden Altın ve dekoratif motifler bu sanatsal devrimin bir sembolüdür. Sürükleyici sergi, Klimt'in eserlerini Dizginleyen ve onu bu kadar ünlü yapan eserleri içerir—‘altın dönemi’ (portreler ve manzaralar)
Sürükleyici bu sergi ayrıca, Klimt'in eserlerinden etkilenmiş Egon Schiele ve Friedensreich Hundertwasser gibi büyük Viyanalı sanatçıların eserlerini de sunacaktır. Gianfranco Iannuzzi, Renato Gatto ve Massimiano Sicilci, Luca Longobardi, Sergi ‘Hundertwasser ile müzikal işbirliği ile yaratılan: Viyana Secession'un uyandırması, Viyanalı ressam ve Mimar Friedrichre Hundertwasser'in (1928– 2000) eserlerinde ziyaretçileri rahatlatır.
Bir ressam ve Mimar, birkaç yıl sonra Viyana ayrılık mirasçısı oldu. Klimt tarafından tetiklenen devrimden çok etkilenmiş sanatsal bir canlanma sergiledi. Doğaya ve insana saygıyla köklü olan resim ve mimari çalışmaları, yaşamın ve ögelerin kaynağını oluşturur.Sanatçı Gustav Klimt ve Egon Schiele gibi, düzlemlerin yerine bir arka arkaya kullanarak perspektifi terk etti ve onlar gibi, düz çizgiye daha etkileyici çizgileri tercih etti, düzensiz şekiller oluşturdu.
Hundertwasser'ın resmi, yaşamın ve doğal elementlerin kaynağını, sonsuz bir sarmal içinde barındıran bir renk patlamasıdır. Mimari ve insan tekdüzeliği ile ilgili sanatsal çalışmaları bilgisayar grafikleri ve video animasyon teknikleri kullanılarak yeniden yorumlanır. Atelier des Lumières içindeki alan, kazınmış görüntülerin parçalanmış bir güzergah haline dönüştürülür. Sanatçının ideal şehri, Atelier'in anıtsal yüzeylerinde, müziğin ritmine benzeyen şekil ve renklerden oluşan geniş bir dinamik fresk şeklinde giderek ortaya çıkıyor. Düzensiz şekilli pencereler parlak renkli resimleri canlandırır ve çizgiler doğanın model ve insanın merkezinde olduğu ütopik bir dünya yaratır. Atölyenin çevresinde dolaşırken, ziyaretçiler olay yerine girerler ve varlığıyla işin bir parçası olurlar.
Ve bir diğer üçüncü sergimiz; Çağdaş Yaratılış
Gerçek bir oneiric (rüya nevinden) deneyimi için tasarlanan ''POETİK–AI'' dijital kurulum görsel yaratma sürecinde yapay zeka kullanır: Formlar, ışık ve hareket benzersiz ve düşünülmüş dijital eser oluşturur bir algoritma tarafından oluşturulur. Sonuç; romantik, duygusal ve sürükleyici bir deneyim.
(İstanbul, Los Angeles ve Londra merkezli dijital yaratıcılık stüdyosu olan OUCHHH, grafik tasarımı, hareket tasarımı ve anıtsal dijital projeksiyonlardaki disiplinlerarası uzmanlığı ile dijital sanat dünyasında (ars electrnica, Linz, Avusturya) ve son zamanlarda prestijli Kırmızı Nokta Ödülü (Almanya) tarafından dijital tasarım çalışmaları için bir ödül olarak kabul edildi.)
Bu dijital müzenin; tam ücreti: €14.5, 65 yaş üstü için: €13,5 ve gençler için: €9,5'dir.
Dijital müze; varlığı sayesinde sanat tarihi branşına yönelik ilgiyi de arttırmıştır.
Sanata karşı erişilebilirlik bu kadar arttırılmış iken kayıtsız kalmak artık imkansız gibi geliyor. Eğer ben bugün oturduğum yerden dünyanın başka bir yerinde gerçekleşen bu müzeye tanıklık edebiliyorsam bu noktada teknolojinin sayısız nimetlerini bilinçli bir şekilde kullanabiliyorken, bunun üzerine ekleyip daha fazla geliştirebileceğimizi de unutmayalım. Küçük bir fikrin dahi, koca dünyamızda yeri var!
Dilerseniz müzenin video ve ses kaydına da erişebilirsiniz
Doğu Paris’te yer alan kökünün 19. yüzyıla dayandığı eski bir dökümhane (ki bazı kayıtlarda fabrika olarak da geçmektedir.) binasındaki dijital müzenin açılış sergisi ‘Işıklar Atölyesi’ adını taşıyor. Dijital müze, bir Fransız müzesi vakfı olan ‘Culturespaces’ tarafından işletilmektedir.
Teknolojinin en güncel sürümleri ile görsellerin ve sesin kullanılmasıyla sanatçıların eserleri, resimlerinin görüntüleri, duvarlara lazer video projektörler kullanılarak yansıtılarak dönüştürülüyor. Yansıtılan bu görüntüler, 3D görsel deneyimini oluşturmak için programlanmış 50 hoparlörle yenilikçi bir hareket tasarımı ses sistemi kullanılıyor. Burada Wagner, Beethoven, Chopin ve diğer müzisyenlerin yer aldığı müzik boyunca geniş bir alanda panoramik bir gösteri yaratıyor.
Açılışını belirtmek için, Atelier des Lumières, Gustav Klimt'in önemli bir figür olan Viyana sanat sahnesindeki ana figürlere adanmış sürükleyici bir sergi sunacak.
19.yüzyılın sonlarında İmparator Viyana, Gustav Klimt Ringstrasse üzerinde görkemli anıtlar en önemli dekoratif ressamlar biriydi. Yeni yüzyılın şafağında, akademik sanattan kopmaya çalışan Viyana ayrılığına önderlik etti. Hem ünlü hem de itirazlı olan Klimt modern resme yol açtı. Eserlerini karakterize eden Altın ve dekoratif motifler bu sanatsal devrimin bir sembolüdür. Sürükleyici sergi, Klimt'in eserlerini Dizginleyen ve onu bu kadar ünlü yapan eserleri içerir—‘altın dönemi’ (portreler ve manzaralar)
Sürükleyici bu sergi ayrıca, Klimt'in eserlerinden etkilenmiş Egon Schiele ve Friedensreich Hundertwasser gibi büyük Viyanalı sanatçıların eserlerini de sunacaktır. Gianfranco Iannuzzi, Renato Gatto ve Massimiano Sicilci, Luca Longobardi, Sergi ‘Hundertwasser ile müzikal işbirliği ile yaratılan: Viyana Secession'un uyandırması, Viyanalı ressam ve Mimar Friedrichre Hundertwasser'in (1928– 2000) eserlerinde ziyaretçileri rahatlatır.
Bir ressam ve Mimar, birkaç yıl sonra Viyana ayrılık mirasçısı oldu. Klimt tarafından tetiklenen devrimden çok etkilenmiş sanatsal bir canlanma sergiledi. Doğaya ve insana saygıyla köklü olan resim ve mimari çalışmaları, yaşamın ve ögelerin kaynağını oluşturur.Sanatçı Gustav Klimt ve Egon Schiele gibi, düzlemlerin yerine bir arka arkaya kullanarak perspektifi terk etti ve onlar gibi, düz çizgiye daha etkileyici çizgileri tercih etti, düzensiz şekiller oluşturdu.
"Düz çizgi insan yapımı bir tehlikedir, çünkü insanoğluna, yaşama, yaratılışa tamamen yabancıdır."
Hundertwasser'ın resmi, yaşamın ve doğal elementlerin kaynağını, sonsuz bir sarmal içinde barındıran bir renk patlamasıdır. Mimari ve insan tekdüzeliği ile ilgili sanatsal çalışmaları bilgisayar grafikleri ve video animasyon teknikleri kullanılarak yeniden yorumlanır. Atelier des Lumières içindeki alan, kazınmış görüntülerin parçalanmış bir güzergah haline dönüştürülür. Sanatçının ideal şehri, Atelier'in anıtsal yüzeylerinde, müziğin ritmine benzeyen şekil ve renklerden oluşan geniş bir dinamik fresk şeklinde giderek ortaya çıkıyor. Düzensiz şekilli pencereler parlak renkli resimleri canlandırır ve çizgiler doğanın model ve insanın merkezinde olduğu ütopik bir dünya yaratır. Atölyenin çevresinde dolaşırken, ziyaretçiler olay yerine girerler ve varlığıyla işin bir parçası olurlar.
Ve bir diğer üçüncü sergimiz; Çağdaş Yaratılış
Gerçek bir oneiric (rüya nevinden) deneyimi için tasarlanan ''POETİK–AI'' dijital kurulum görsel yaratma sürecinde yapay zeka kullanır: Formlar, ışık ve hareket benzersiz ve düşünülmüş dijital eser oluşturur bir algoritma tarafından oluşturulur. Sonuç; romantik, duygusal ve sürükleyici bir deneyim.
(İstanbul, Los Angeles ve Londra merkezli dijital yaratıcılık stüdyosu olan OUCHHH, grafik tasarımı, hareket tasarımı ve anıtsal dijital projeksiyonlardaki disiplinlerarası uzmanlığı ile dijital sanat dünyasında (ars electrnica, Linz, Avusturya) ve son zamanlarda prestijli Kırmızı Nokta Ödülü (Almanya) tarafından dijital tasarım çalışmaları için bir ödül olarak kabul edildi.)
Bu dijital müzenin; tam ücreti: €14.5, 65 yaş üstü için: €13,5 ve gençler için: €9,5'dir.
Dijital müze; varlığı sayesinde sanat tarihi branşına yönelik ilgiyi de arttırmıştır.
Sanata karşı erişilebilirlik bu kadar arttırılmış iken kayıtsız kalmak artık imkansız gibi geliyor. Eğer ben bugün oturduğum yerden dünyanın başka bir yerinde gerçekleşen bu müzeye tanıklık edebiliyorsam bu noktada teknolojinin sayısız nimetlerini bilinçli bir şekilde kullanabiliyorken, bunun üzerine ekleyip daha fazla geliştirebileceğimizi de unutmayalım. Küçük bir fikrin dahi, koca dünyamızda yeri var!
Dilerseniz müzenin video ve ses kaydına da erişebilirsiniz
Sıla Tanrıverdi
0 Yorum
Yorum Yap