Kendimizi bildik bileli sabahın erken saatlerinde, belki de havanın bile aydınlanmadığı saatlerde uyandırılmaya maruz kalıyoruz. Annelerimizin bizi sabırla uyandırmaya çalıştığı her sabahın ardından üniversite yıllarımızda da onlardan her sabah bu inceliği bekleyemeyiz.
‘’Ne kadar erken yatarsam yatayım bir türlü uyanamıyorum. ‘’
‘’Yastığa başıma koyuyorum saatlerce gözüme uyku girmiyor. ‘’
‘’Gündüz erken bir saatte uykum geliyor; uyuyorum, bu nedenle gece uyuyamıyorum. ‘’
Hemen hemen her üniversite öğrencisinden bu sözleri duymuşuzdur.
Hayatımızın düzenli ve planlı gitmesi için uyku çok önemlidir. Hepimiz genç yaşımızda gece kuşu olup özellikle internette zaman geçirmekten keyif alırız; ama maalesef bu genç bedenlerimiz ve zihinlerimiz için o kadar da faydalı değildir. Hatta araştırmalara göre erken uyanan insanlar uyanmayanlara oranla daha sağlıklı , düzenli , mutlu ve de depresyondan uzak bir hayat sürdürmektedir. Peki uyanamama sorununun çözümleri nelerdir?
Sıcacık bir yataktan zaten çıkmak zorken bir de ‘’ Ne giyeceğim? ’’ düşüncesine izin vermemeliyiz. Sabahları kendimize söz geçirmek biraz daha zor oluyor. Bu nedenle bu konuda da birazcık planlı olmakta fayda var.
3) Akşam Yemeği Saatlerimiz Esnek Olmamalı
Uyumadan en az 3 saate kadar yemek yememiz bize uykumuzda hala çalışmalarını tamamlamamış bir mide bırakacaktır. Biz uyumaya çalışırken midemiz direnecek, ‘’ Hayır, daha görevim bitmedi! ‘’ sinyalleri verecek ve bizi huzursuz edecektir. Hatta; rem uykusu (halk arasında bilinen adı karabasan) sebebi de çoğu zaman bu sindirilmemiş yemeklerimizden kaynaklanmaktadır.
4)Alarmlarımızı Başucumuzdan Biraz Uzaklaştırmalıyız!
Belki de en nefret ettiğimiz ses alarm sesleridir. Maalesef işe yarayan tek çözüm onlardır. Yanımızda olması uyku halindeyken sesi duyar duymaz onu kapatmamızı sağlayacaktır; fakat biraz uzaklaştırırsak bizi o güzelim yataktan mecbur çıkartacaktır. Bununla birlikte cep telefonumuzu da başucumuzdan uzaklaştırmada fayda var hem sağlığımız açısından hem de uyumadan önce bizim dikkatimizi dağıtmayı fazlasıyla başarıyor. Bunlarla birlikte gece kazara bölünen uykularımızda saate bakmamızda faydalı değildir. Daha ne kadar uyuyacağımızı hesaplamaya başlamak uykumuzun açılmasını sağlayabilir.
5)Uyanacağımız Saati Unutmamalıyız
Yine araştırmalara göre uyumadan önce sabah kaçta uyanacağımızı sürekli tekrar etmek bilinçaltımızda bu sorumluluk duygusunu hareket geçirmektedir. Zamanla bu saatlerde uyanmak gittikçe kolaylaşır ve zinde uyanılan bir sabahın göstergesi olur.
6)Uyandıktan Sonra…
Yataktan kalkar kalkmaz perdeyi açıp yatağımızı kapatmamız bizi geri uyuma tehlikesinden kurtaracak en mükemmel çözümdür. Bu hareket aynı zamanda zihnimizi açacaktır. Uyuduğumuz bölgeyi hemen havalandırmakta bu çözümler arasındadır.
Bu önerilerin gözümüzü korkutmasına gerek yok. Hem sadece birkaçını gerçekleştirmekte hayatımızda büyük değişimler görmemizi sağlayacaktır.
‘’Ne kadar erken yatarsam yatayım bir türlü uyanamıyorum. ‘’
‘’Yastığa başıma koyuyorum saatlerce gözüme uyku girmiyor. ‘’
‘’Gündüz erken bir saatte uykum geliyor; uyuyorum, bu nedenle gece uyuyamıyorum. ‘’
Hemen hemen her üniversite öğrencisinden bu sözleri duymuşuzdur.
Hayatımızın düzenli ve planlı gitmesi için uyku çok önemlidir. Hepimiz genç yaşımızda gece kuşu olup özellikle internette zaman geçirmekten keyif alırız; ama maalesef bu genç bedenlerimiz ve zihinlerimiz için o kadar da faydalı değildir. Hatta araştırmalara göre erken uyanan insanlar uyanmayanlara oranla daha sağlıklı , düzenli , mutlu ve de depresyondan uzak bir hayat sürdürmektedir. Peki uyanamama sorununun çözümleri nelerdir?
1) Sabahlarımızın Güzel Bir Amacı Olmalı!
Sabah uyandığımızda ne yapacağımızı biliyor olmak bizi her zaman bir adım önde başlatmaktadır. Bugün ne yapacağım? Erken kalkmak; öğlenlere kadar uyuduğum günlerin ardından nasıl verimli olacak? Geceyi ne kadar sevsekte gün ışığı her zaman biyolojik olarak en verimli olduğumuz saatlerdir. Zihnimizde küçücük bir şey tasarlamak bizi sıcak yatağımızdan çıkarmaya yetecektir.
2) Ne Giyeceğimizi Önceden Belirlemeliyiz
Sıcacık bir yataktan zaten çıkmak zorken bir de ‘’ Ne giyeceğim? ’’ düşüncesine izin vermemeliyiz. Sabahları kendimize söz geçirmek biraz daha zor oluyor. Bu nedenle bu konuda da birazcık planlı olmakta fayda var.
3) Akşam Yemeği Saatlerimiz Esnek Olmamalı
Uyumadan en az 3 saate kadar yemek yememiz bize uykumuzda hala çalışmalarını tamamlamamış bir mide bırakacaktır. Biz uyumaya çalışırken midemiz direnecek, ‘’ Hayır, daha görevim bitmedi! ‘’ sinyalleri verecek ve bizi huzursuz edecektir. Hatta; rem uykusu (halk arasında bilinen adı karabasan) sebebi de çoğu zaman bu sindirilmemiş yemeklerimizden kaynaklanmaktadır.
4)Alarmlarımızı Başucumuzdan Biraz Uzaklaştırmalıyız!
Belki de en nefret ettiğimiz ses alarm sesleridir. Maalesef işe yarayan tek çözüm onlardır. Yanımızda olması uyku halindeyken sesi duyar duymaz onu kapatmamızı sağlayacaktır; fakat biraz uzaklaştırırsak bizi o güzelim yataktan mecbur çıkartacaktır. Bununla birlikte cep telefonumuzu da başucumuzdan uzaklaştırmada fayda var hem sağlığımız açısından hem de uyumadan önce bizim dikkatimizi dağıtmayı fazlasıyla başarıyor. Bunlarla birlikte gece kazara bölünen uykularımızda saate bakmamızda faydalı değildir. Daha ne kadar uyuyacağımızı hesaplamaya başlamak uykumuzun açılmasını sağlayabilir.
5)Uyanacağımız Saati Unutmamalıyız
Yine araştırmalara göre uyumadan önce sabah kaçta uyanacağımızı sürekli tekrar etmek bilinçaltımızda bu sorumluluk duygusunu hareket geçirmektedir. Zamanla bu saatlerde uyanmak gittikçe kolaylaşır ve zinde uyanılan bir sabahın göstergesi olur.
6)Uyandıktan Sonra…
Yataktan kalkar kalkmaz perdeyi açıp yatağımızı kapatmamız bizi geri uyuma tehlikesinden kurtaracak en mükemmel çözümdür. Bu hareket aynı zamanda zihnimizi açacaktır. Uyuduğumuz bölgeyi hemen havalandırmakta bu çözümler arasındadır.
Bu önerilerin gözümüzü korkutmasına gerek yok. Hem sadece birkaçını gerçekleştirmekte hayatımızda büyük değişimler görmemizi sağlayacaktır.
0 Yorum
Yorum Yap