Bill Gates on dokuz yaşında okul bıraktı, herkesin evinde bilgisayarı olması gerektiğine inanıyordu. Microsoft’u kurduğu günden beri, bankada her zaman, hiçbir gelir gelmeden 12 ay boyunca şirketi ayakta tutmaya yetecek kadar nakit olmasını sağlamaya çalıştı çünkü dahi oluşuna güvenmekten ziyade her zaman kendini güvence altında tutmayı seçti. Evet çok yetenekli ve başarılıydı. Potansiyelinin farkındaydı fakat sadece farkında olmak yetmezdi. Temkinli olmaya devam etmeliydi ve hep bunu yaptı.
2017’de “The Ellen DeGeneres Show” röportajında şunları söyledi: “Çok fazla kişiyi işe almamamız konusunda her zaman dikkatli olmalıydım. Her zaman endişeliydim çünkü benim için çalışan insanlar benden büyüktü ve çocukları vardı. Bu nedenle daima, ‘Ya maaşlarını ödeyemezsek? Acaba maaş bordrosunu karşılayabilecek miyim?’ diye düşünürdüm.”
Başarılı şirketlerin genel yönetim anlayışını incelediğimizde iyimserlik ve kötümserliğin bir dengede olduğunu görürüz. Kendini korumaya yetecek kadar kötümser ve kendini motive edip yol aldıracak kadar iyimser olmalı. Bill Gates’in de vardığı nokta burasıdır aslında. Karamsar gibi tasarruf etmek ve bir iyimser gibi yatırım yapmak belki de bugün onu bu noktaya taşıyan basamaklardan biridir. Aklını ve yeteneklerini doğru kullanabilmenin temel neden olduğunu da söylemeden geçmemek gerek.
Ekonomik krizler, siyasi olaylar ve doğal afetler sürekli meydana geliyor ve gelmeye de devam edecek ama siz bunları yönetebilmelisiniz. Bunların başınıza her zaman gelebileceğini düşünerek hazırlıklı olmalısınız. Bunu sadece iş tabanında düşünmeyip hayatınıza entegre ederseniz, daha da başarılı olduğunuzu göreceksiniz. Hem temkinli olmayı hem de güvenle ilerlemeyi öğrenmelisiniz. Çevreye temkinli olmak ve sadece kendine güvenmek…
Özgün İçerik
0 Yorum
Yorum Yap