Öğrenci Kariyeri Banner

Gönlümüzü Fetheden Şairler ve Şiir Dünyaları

Gönlümüzü Fetheden Şairler ve Şiir Dünyaları
Bu yazıda bazı şairlerin hayatlarını okuyacağız ve gönüllerinden kopan şiirleri hissedeceğiz. Bu güzellik bahçesinde yabancı şairler de olacak. Her ne kadar Jean Cocteau  ''Şiir öyle ayrı bir dildir ki başka hiçbir dile çevrilemez, hatta yazılmış göründüğü dile bile.'' dese de bizden günah gitti! Biz beğendik, size aktardık. ‘’Bu hali bile güzelse, kendi dilindeki hali nasıl güzeldir!’’ demekten kendimizi alamadık…

Şiirleri okurken kendinizden bir parça bulmanız dileğiyle!

ahmed-arif-kimdir-hayati-siirleri-ve-sozleri-687x400-e1518521555307_790x445

Ahmed Arif (1927-1991)

İlk şairimiz ''Ben büyük değilim. Halkımın sıradan ve gariban bir ozanıyım. Lütfen bunu belirt. Buna inanıyorum ve onur duyuyorum. Bazı adamlar ''Son elli yılın en iyi kitabını ben yazdım'' diyorlar. O, kendi iddiası muhteremin… Nazım Hikmet’in memleketinde böyle laflar edilir mi'' sözleriyle alçakgönüllülüğünü öne çıkaran Ahmed Arif. Asıl adının Ahmed Önal olduğunu da şuraya iliştirelim. 1927'de Diyarbakır'da doğan, 2 Haziran 1991'de Ankara'da yaşamını yitiren bu şairimiz, şiir yazmaya küçük yaşlarda başlamıştır. Askerlik görevini yaptıktan sonra Ankara Üniversitesi’ne kayıt olsa da öğrencilik döneminde tutuklandığı için mezun olamamıştır. Farklı gazete ve dergilerde şiirleri yayımlanan Ahmed Arif, hapishanedeyken ya da kendi tabiriyle Makamı Yusuf’tayken bir sürü işkenceye maruz kalmış, tıpkı hayranı olduğu Nazım Hikmet gibi o da haksız yere hapis yatmıştır. Hasretinden Prangalar Eskittim isimli şiir kitabı, Türkiye’de en çok basılan kitaplar arasına girdiğinden bu yazıda da o şiirine yer vereceğiz.

Hasretinden Prangalar Eskittim

''Seni anlatabilmek seni.

İyi çocuklara, kahramanlara.

Seni anlatabilmek seni,

Namussuza, halden bilmeze,

Kahpe yalana.

Art arda kaç zemheri,

Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu

Dışarda gürül gürül akan bir dünya…

Bir ben uyumadım,

Kaç leylim bahar,

Hasretinden prangalar eskittim.

Saçlarına kan gülleri takayım,

Bir o yana

Bir bu yana...''

WANNART-BORGES-3-900x580_790x445

Jorge Luis Borges (1899 – 1986)

Arjantinli hikaye ve deneme yazarı, şair diyerek tanımlayabileceğimiz Jorge Luis Borges, “Büyülü Gerçekçilik” akımının en önemli isimlerindendir. Babasının annesi İngiliz olduğu için evde iki dil konuşulmasıyla, İngilizce ve İspanyolca’yı aynı anda öğrendi. Birçok önemli edebiyat eserini İspanyolca ve İngilizce’ye tercüme eden bu şair, hayatının son yıllarını görme yetisini kaybetmiş olarak geçirdi. Adeta sizi titretip kendinize getirecek olan An’lar şiirini bir de bu yazıda hissedelim:

An’lar

''Sil baştan yaşama şansım olsaydı eğer,

oturup saymazdım eski yanlışlarımı.

Kusursuz olmaya çalışmaz, rahat bırakırdım yüreğimi.

Neşeli olurdum, geçmişte olmadığım kadar,

ve elbette çok daha coşkulu olurdu sevdalarım,

içine de yeterince ciddiyet katardım.

Bu denli temiz, titiz olmazdım hiç, öyle bir şansım olsaydı eğer.

Hiç çekinmezdim daha fazla riske girmekten de…

Daha çok yolculuklara çıkar, gündoğumlarını kaçırmazdım asla;

hele dağlara tırmanmanın, ırmaklarda yüzmenin keyfini…

Hiç bilmediğim yerlere giderdim, gidebildiğimce.

Doyasıya dondurma yer, boşverirdim kuru nimetlere.

Farkında değilseniz hâlâ, öğrenin artık:

Yaşam an’lardan oluşur, sadece anlardan, ŞİMDİ’yi yakalayın.

Yanında termometresi, bir şişe suyu, şemsiyesi

ve paraşütsüz yerinden kıpırdamayan bir insandım ben.

Ama yeni baştan yaşayabilseydim eğer,

yüksüz, iyice hafiflemiş olarak çıkardım yolculuklara.

İlkbahara yalınayak girer, sonbahara dek unuturdum ayakkabıyı.

Hiç bilinmeyen yolları keşfeder, tadına varırdım günışığının,

Çocuklarla daha çok oynardım, yeniden bir şansım olsaydı eğer…

Ama ne çare.. İş işten geçmiş ne yazık ki!

85’indeyim artık ve biliyorum ki… Ölmekteyim.''

(Çevirmen: Gönül Gönensin)

nazim_hikmet_ran_kimdir_hayati_kisiligi_ve_eserleri_1531399656_1116_790x445

Nâzım Hikmet (1901-1963)

Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı Nâzım Hikmet, tam adı ile Nâzım Hikmet Ran kominist edebiyatın romantik temsilcisidir. “Mavi Gözlü Dev” diye de adlandırılır. Halk ağzı ile toplumsal konulara yaklaşan bu şairimiz, temiz bir Türkçe ile şiir dili yaratmıştır. Her şiiri farklı bir hissiyat uyandırdığından hangisini koysam diye zorlandığım bir şair :) Hepimizin bildiği Tahirle Zühre Meselesi’ni birde buradan okuyalım, hissedelim. Hem de iliklerimize kadar!

Tahirle Zühre Meselesi

''Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,

bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte

yani yürekte.

Meselâ bir barikatta dövüşerek 
meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken 
meselâ denerken damarlarında bir serumu 
                                          ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da 
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Seversin dünyayı doludizgin

ama o bunun farkında değildir

ayrılmak istemezsin dünyadan

ama o senden ayrılacak

yani sen elmayı seviyorsun diye

elmanın da seni sevmesi şart mı?

Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık

yahut hiç sevmeseydi

Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.''

6829_b_5272_790x445 (1)

Vladimir Mayakovski (1893- 1930)

Rus kökenli Mayakovski, şair ve oyun yazarı olmasının yanı sıra sinema ve tiyatro oyunculuğu da yapmıştır. Nazım Hikmet de şiir biçimi olarak Mayakovski’den etkilenmiştir. Nazım Hikmet’le tanıdığımız vezinsiz, kafiyesiz, kırık dizeli şiiri, Nazım öğrenci olarak gittiği Moskova’da 1920’lerde Mayakovski’den öğrenmiştir. Vladimir Mayakovski, yurt dışına gitmek için vize alamaması, yalnızlığa itilmesi ve aşkına karşılık görememesi gibi sebepler yüzünden intihar etmiştir. Geçmişi düzeltemeyiz belki ama Dönerim Sana şiiriyle de onu anmış olalım:

Dönerim Sana 

''Sonunda limana döner bütün filolar,
bütün trenler soluk soluğa koşarlar gara;
ben hepsinden çok daha hızlı koşarım sana
büyük bir aşkla sevdiğim için
beni sana çekip sürükleyen bir aşkla.
Hani cimri şövalyesi Puşkin’in
iner ya bodrumunu gezinip seyretmeye,
sevgilim, ben de döner dolaşır sana gelirim.
Tapınır yüreğim benim için çarpan yüreğine.
Günsonu sen sevinçle dönersin ya evine,
yıkanır arınır çıkarsın ya banyodan,
ben de aynı sevinçle dönerim sana;
sana doğru koşarım evime döner gibi..
Yeryüzündeki tüm insanlar sonunda
toprak ananın koynuna dönmezler mi?
Hepimizin en son döndüğü yuva.
İşte benim yüreğimde de sanki
öyle bir şey var ki sana çekiyor beni;
daha senden ayrıldığım anda,
uzaklaşmadan içimi kavurur dönme isteği.''

(Çevirmen: Gönül Gönensin)

ozdemir_asaf_kimdir_ozdemir_asaf_nereli_ozdemir_asaf_siirleri_ve_hayatirV_790x445

Özdemir Asaf (1923-1981)

Cumhuriyet döneminin ünlü şairlerindendir Özdemir Asaf. Aşk şiirleriyle en sevilen dizelerin yaratıcısı olmuştur. Çok kullandığı sevgi, ayrılık, ölüm temaları, son dönem şiirlerinde giderek yerini kaçış ve umutsuzluğun tedirginliğine bırakmıştır. Duman'ın seslendirdiği Bekle Dedi Gitti isimli parçanın yaratıcısı olan bu şiiri gelin hep birlikte tekrar hissedelim:

Çizik
''Geleceğim, bekle dedi, gitti…
Ben beklemedim, o da gelmedi.
Ölüm gibi bir şey oldu…
Ama kimse ölmedi.''

atilla-ilhan1_790x445

Attilâ İlhan (1925-2005)

Türk şair, romancı, denemeci, gazeteci ve eleştirmen. Aydın çalışmalarıyla Türk edebiyat dünyasına önemli katkıları olmuştur. Şiire yeni bir ses düzeni, coşkulu bir anlatım ve kendisine özgü bir duyarlılık getiren Atillâ İlhan, 11 Ekim 2005'te İstanbul'daki evinde geçirdiği ikinci kalp krizi sonucu hayata veda etmiştir.

Ben Sana Mecburum

''Ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum

ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski İstanbul mudur?
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun''

Özgün İçerik: Fatma Kunt

Öğrenci Kariyeri

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Öğrenci Kariyeri..

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.