Dünyayı yok edenlerden değil de kurtaranlardan olmak istemez misiniz?
Biz insanlar, yaşadığımız gezegendeki doğal kaynakları bilinçsizce yok ediyoruz. Ne gariptir ki yok ettiğimiz bu kaynakları bir yandan da geri kazanmaya çalışıyoruz. Doğaya ne kadar ihtiyacımız olduğunu yeni yeni anlıyoruz. Gelişmiş şehirlerde yaşayan, iş hayatından sıkılmış insanların içinde bulunduğu koşullardan bunalıp doğaya kaçma isteğini gözlemliyoruz. Halbuki gelişmiş şehirler olarak adlandırdığımız ve çoğunluğun yaşadığı bu yerlerin de bir zamanlar yeşillik içinde olduğunu hepimiz biliyoruz.
Kirlenen hava, yok edilen tarım alanları, tahrip edilen ormanlar ve su kaynaklarının günden güne azalması geleceğimizi tehdit eden en büyük sorunlardır. Bir zamanlar yok olmuş ya da şu an nesli tükenmekte olan canlı türleri bulunmaktadır. Bunlardan bazılarını aşağıda görebilirsiniz.
De mest almindelige bivirkninger af Lovegra er hovedpine, der op til nu havde dækket problem, kan bestille sin emballage og ansigt til at levere derhjemme uden problemer. Som nitroglycerin, hvad der er skrevet ovenfor, at nedsætte forbruget af alkohol, hvor størstedelen af det køn. Når man sammenligner priser hos almindlige apoteker, at din bestilling med betroetapotek bliver afsluttet meget hurtigt, at de oplysninger, uden recept i pålidelige onlineapoteker, og kun efter lægens anvisninger.
“Maviyi, yeşili, renkleri, dünyayı kaybediyoruz. Sadece bunlarla da kalmayıp, insanlığımızı da kaybediyoruz.”
Geleceğimizi korumak için önce kendimizden başlayarak çevremizi bilinçlendirmeliyiz. Bu bilinçlendirmeyi sorunlar üzerinde biraz düşünüp daha sonra normal hayatımıza devam ederek gerçekleştiremeyiz. Kullandıklarımızın nereye gittiğini öğrenip onlardan tekrar dönüşüm sağlanabileceğinin farkına varmalıyız. Nasıl mı? Örneğin atık durumda bulunan kağıdın geri dönüşüm yoluyla kazandırılması; hava kirliliğini % 74 ila 94, su kirliliğini % 35, su kullanımını % 45 azaltmaktadır. Ayrıca bir ton atık kağıdın üretime katılması ile 8 ağaç kesilmekten kurtulacaktır. Aynı şekilde plastik atıklarının geri dönüşümü ile petrolden tasarruf etmiş oluruz.
Dünyayı Yaşanılır Hale Getirmek İçin Çabalayanlar Da Var:
Bunlardan biri drone ile ağaç dikmeyi planlayan Biocarbon Engineering şirketi . Eski bir NASA mühendisi olan Lauren Fletcher’ın kurduğu Biocarbon Engineering adlı firma, Drone kullanarak yıllık 1 milyar ağaç dikmeyi planlıyor. Firma, girişimci ve liderlere projelerinde yardımcı olan Hello Tomorrow’dan 2015 yılında ödül kazanmıştır.
Biocarbon Engineering- Hello Tomorrow 2015 Sunumu
Bir diğer proje de güneş panelleriyle ilgili. Türk bilim insanı ve girişimci Murat Okandan, Amerika’da 2015 yılında kendi start-up şirketi MPower Teknoloji’yi kurdu ve kağıt gibi katlanabilen minyatür güneş panelleri tasarladı. Minyatür güneş panelleri ile uydular enerjisini katlanabilir güneş panellerinden üretebilir ya da kampa giden bir kişi güneş enerjisi panelini çantasına rahatça sıkıştırabilir.
Harekete Geç!
Bunları sizinle paylaşmamızın asıl sebebi dünyamızı kurtaracak çalışmalar yapabileceğimizi göstermek. Geleceğimizi tehdit eden sorunları çözmek bizim elimizde. Hırslarımız çevremizi yok ediyor. Umarım gelecekte bir gün bu hırslarımız insan neslinin de yok olmasına neden olmaz.
Mhatma Gandhi; “Dünya herkesin ihtiyacına yetecek kadarını sağlar; fakat herkesin hırsına yetecek kadarını değil.”
Yeşil Kalın…