Öğrenci Kariyeri Banner

Bilim Adamları Dünya'ya En Yakın Kara Deliği Keşfetti

Bilim Adamları Dünya'ya En Yakın Kara Deliği Keşfetti

Bu "kara delik", Dünya'ya o kadar yakın ki çıplak gözünüzle içinde bulunduğu sistemi görebiliyorsunuz. Keşif sonucunda elde edilen bu ipuçları evrende çok daha bilinmeyen kara delikler olabileceğini ima ediyor.


1588710461074-Screen-Shot-2020-05-05-at-42713-PM.png


        A SUPERMASSIVE BLACK HOLE: NASA/ESA/STSCI


Gökbilimciler, bir yıldız sistemine gömülü olup çıplak gözle görülebilen ve Dünya'ya en yakın olan kara deliği keşfettiler.


Kara delik, Güney Yarımküre'deki gökyüzü gözlemcileri tarafından tek bir ışık olarak tespit edilebilen, iki parlak yıldız içeren HR 6819 adlı üç gövdeli bir sistemde yaklaşık 1000 ışık yılı uzaklıkta bulunuyor. HR 6819'daki kara delik, bilinen en yakın kara delik olan V616 Monocerotis'ten yaklaşık üç kat daha yakın. Astronomy & Astrophysics dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, bu keşif oldukça heyecan verici çünkü bu keşifte bahsedilen “görünmeyen nesne”, sessiz kara deliklerin varlığına işaret ediyor.


Yüksek veya aktif, kara delikler yıldızlarla veya gaz bulutlarıyla yakın gelgit etkileşimleri nedeniyle ışık yayar. Tersine, sessiz kara delikler karanlıktır, bu da tespit edilmelerini son derece zorlaştırır. Bu yeni araştırmaya öncülük eden Avrupa Güney Gözlemevi'nde (ESO) bir gökbilimci olan Thomas Rivinius, “Dünya'ya bu kadar yakın olması, bu şeylerin oldukça yaygın olduğunu gösteriyor ve bu neden onu önemli ve özel kılıyor” dedi.


Peki HR 6819'daki kara delik herhangi bir ışık yaymıyorsa, Rivinius ve meslektaşları kara deliği nasıl buldular? Anlaşıldığı üzere, keşif tesadüfi oldu.


Rivinius, “oldukça farklı bir şey arıyorduk, normal bir ikili yıldız sistemi bekliyorduk” açıklamasında bulundu. Yıldızlar hem güneş sistemimize nispeten yakın oldukları hem de Güneş'ten yaklaşık altı kat daha büyük oldukları için çıplak gözle görülebilirler, bu da tüm sistemin oldukça parlak olmasına sebep olur. Rivinius ve meslektaşları, yıldızlardan birinin neden hızla döndüğünü, diğerinin ise oldukça yavaş döndüğünü anlamak istiyorlardı. Rivinius, “Bu farkı açıklamak asıl amacımızdı ve sonra aslında üç nesne olduğunu fark ettik” dedi. 


Araştırmacılar, 2014 yılında gizemi çözme eşiğindeydiler. Projeye liderlik eden astronom Stanislav Štefl, bir trafik kazasında öldü ve astronomik topluluk tarafından yas tutuldu. Sonuç olarak, HR 6819'u inceleme arayışı, benzer bir çok gövdeli mimariye sahip olduğu görünen 7.000 ışık yılı uzaklıkta bulunan LB-1 adlı son yıldız keşfine kadar birkaç yıl boyunca boşluğa yerleştirildi.


Keşiften ilham alan Rivinius ve meslektaşları, ESO’nun Şili'deki La Silla Gözlemevi'ndeki MPG / ESO 2.2 metrelik teleskopu kullanarak birkaç ay boyunca HR 6819 gözlemlerine devam ettiler. Yıldız hareketlerini takip ederek, yıldızın kendisine eşlik eden bir kara deliğe yakın olduğunu farkettiler. Bu şekilde yıldızın her 40 günde bir kara deliğin yörüngesinde olduğunu ve diğer yıldızın bu iç çiftin etrafında çok daha uzak bir yörüngeyi takip ettiğini doğrulayabildiler. Yıldızların hareketlerine dayanarak, bu kara delik Güneş'in en az dört katıydı.


Bilim adamları, büyük yıldızların patlayıcı ölümleri tarafından oluşturulan bu sessiz kara deliklerin evrende yaygın olması gerektiği konusunda uzun zamandır teorilerde bulunmuşlardı. Ancak bu teoriyi gözlemsel olarak desteklemek uzun zaman aldı, çünkü bu nesneler oldukça karanlıktı.


LB-1'i keşfeden bilim adamları, bunun bir yıldız ve devasa bir kara delik içeren bir ikili sistem olabileceğini öne sürdüler, ancak Rivinius'un ekibi LB-1'in, HR 6819 gibi, yıldız kütleli bir kara delik içeren başka bir üç gövdeli sistem olabileceğini düşünüyor.


1588710614174-eso2007b


LOCATION IN THE CONSTELLATION TELESCOPIUM: ESO, IAU AND SKY & TELESCOPE


Yeni sayılabilecek bu araştırma sadece sessiz kara deliklerin varlığına ışık tutmakla kalmıyor, aynı zamanda bilim adamlarının uzay-zaman dokusunda dalgalanmalar olan yerçekimi dalgaları üreten kozmik olayları daha iyi anlamalarına yardımcı oluyor. 2015'ten beri, yer çekimi dalgasını inceleyen gözlemevleri, genellikle iki kara deliğin bir kompakt nesneyle birleştirilmesi ile üretilen bu dalgalanmaların çoğunu tespit etti.


HR 6819'daki yıldızlar öldüklerinde kara delikler olacak kadar büyük değildir, bu nedenle bu özel sistemin Dünya'dan algılanabilecek türden kütle çekim dalgaları yayan bir kara delik üretmesi olası değil. Gelecekte, “dış yıldız” genişleyerek kırmızı bir deve dönüşecek ve dış katmanlarını dökerek beyaz cüce adı verilen ölü bir yıldız haline gelecek. İç yıldız muhtemelen aynı dev fazdan geçecek, ancak sonunda kara delikle birleşme ihtimali olacaktır.


Rivinius, “Tamamlayıcı bir kara deliğe bu kadar yakın olmak, ultra büyük olan kara deliğin diğer yıldızlardan madde toplamaya başlayacağı anlamına geliyor” dedi. "Hatta kara deliği içine alacak kadar büyüyebilir. O zaman ne olacağını tahmin etmek zor, ama yıldızlar ve kara delik birleşiyor. ”


Rivinius ve meslektaşları, ESO’nun VLT  İnterferometresi ile kurucu parçaları incelemek için sistemi daha fazla incelemeyi umuyorlar.


Özgün İçerik: Bu içerik ÖğrenciKariyeri ekibi yazarlarından Nursena KILIÇ tarafından oluşturulmuştur.


Öğrenci Kariyeri

Öğrenci Kariyeri yazarlarından Öğrenci Kariyeri..

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.