2 Nisan Otizm Farkındalık Günü

2 Nisan'dan itibaren, bu hafta Otizm farkındalık haftası. :) Gelin sizlerle birlikte otizmi tanıyalım:

Otizm diğerleriyle iletişim kurmayı zorlaştıran ve engelleyen bir beyin bozukluğudur. Beynin farklı bölgeleri bir arada çalışamaz. Otizmli bireylerin çoğu insanlarla iletişim kurmakta her zaman zorlanır. Fakat erken teşhis ve tedavi, bu iletişim zorluğunun azalmasında etkili oluyor.

Otizmin nedeni tam olarak bilinmiyor. Bazı bilim insanları genetik olduğunu düşünüyor ancak halihazırda hangi genin buna neden olduğu araştırma konusu.

Otizmli bireye nasıl davranılmalı?



Otistik çocuklar özel yaratılmıştır. Hayatı anlamakta biraz zorlanabilirler.
Bu nedenle onun hayatını düzenlemek, kaos yaşamasını önlemek için bir çizelge oluşturun ve buna uymasını sağlayın.
Mesela;
Uyanma saati,
Banyo yapma,
Ellerini Yıkama,
Yüzünü yıkama,
Sandalyeye oturma,
Kahvaltı etme veya
Eğitici programlar izleme vb. bir program hazırlanmalı.



Otizimli Çocuklar:
*Ebeveynleri tarafından kucaklanmaya karşı olabilir.
*Oyuncaklara ilgi göstermeyebilir.
*Çevresindeki gidişata kayıtsız görünebilirler.
*Göz teması kurmamaya ve yalnızlıktan memnun olma eğiliminde olabilir.
*Yaşıtlarıyla arkadaşlık kurmada başarısız olabilirler.
*İletişim kurma becerisindeki bozukluk otizmin işaretlerinden birisidir.
*Ekolali(söylenenleri istemsiz ve anlamsız tekrarlanması) vardır.
*Sözsüz iletişimde sorun yaşar.
*'sen' demek yerine 'ben' ya da bunu gibi zamirler kullanabilirler.
*Konuşmalarının içeriği birkaç konu ya da sadece birkaç kelimeyle sınırlıdır.
*Yabancılarla konuşurken onlara dokunmak, sarılmak veya öpmek isteyebilirler.
*Otizmli insanlar, dönen tekerlekler, yanıp sönen ışıklar, çarpan kapılar hatta çamaşır makinesindeki dönen kısma ilgi duyabilirler.



Öncelikle tüm anne-babalar çocuklarının "çocuk" olduklarını unutmamalı ve ona göre davranmalıdır.
Çocukları ile konuşurken:
*Açık ve tam cümleler kurmalı.
*Cevabı beklenmeyen sorulardan ya da alaycı ifadelerden kaçınmalı.
*Mümkün olduğu kadar somut terimler kullanmalı.
*Çocuğun sorularına ve iletişim girişimlerine sürekli olarak cevap verilmelidir.

ONLAR OTİSTİK DEĞİL, OTİZMİ OLAN ÇOCUKLAR