ABD tarafından gerçekleştirilen ilk insanlı Ay yolculuğu, 16 Temmuz 1969 tarihinde uzaya fırlatılan Apollo 11 ile gerçekleşti. Uzay aracının içinde ise astronotlar Neil Armstrong, Edwin Aldrin ve Micheal Collins bulunmuştur.
İnsanlık İçin Büyük Bir Adım
Yapılan uçuş sonrasında 20 Temmuz 1969 tarihinde uzay aracı Ay yörüngesine girdi ve araç, Ay’ın Sessizlik Denizi bölgesinde indi. Neil Armstrong araçtan çıkarak Ay yüzeyinde ilk adımını atarak yürümüştür. Edwin Aldrin ise Armstrong’dan 15 dakika sonra Ay yüzeyinde yürümeye başlamıştır.
Ay yüzeyinde yürüyen ilk insan olan Neil Armstrong, “Bu benim için küçük, insanlık için büyük bir adım.” demiştir. İşte bu büyük adım, çeşitli spekülasyonlara da konu oldu. Birçoklarına göre Neil Armstrong kahraman iken, yine birçoklarına göre sahtekardır. Çünkü ay yolculuğunun tamamen Hollywood yapımı olduğunu düşünen azımsanmayacak kadar taraftar toplanmıştır.
Uzay Yarışı
Sahtekarlık iddiası için öne sürülen en büyük neden o yıllardaki ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki uzay yarışıdır. ABD’nin uzay yarışını kaybetmemesi gerekiyordu ve bu yüzden de böyle bir “tiyatro” çekmelerine neden olarak bunu göstermişlerdir.
Buna yanıt olarak ise ABD’nin böyle bir tiyatroya girmesinin son derece riskli olduğunu öne sürdüler. Tüm dünyanın gözü önünde yapılacak böyle bir tiyatronun maliyetinin çok daha sarsıcı olacağını vurguladılar. Ayrıca Sovyetler Birliği ise ABD’nin uzaya gidişinin sahtekarlık olduğunu hiç öne sürmemiştir. Hem de Sovyetler Birliği kendi ay projelerinin varlığını ise inkar etmiştir.
Yeni Dünyalar
Sonuç olarak Ay’a ayak basılması ile diğer birçok gezegene gidilmesi fikrini de beraberinde getirmiştir. Bugünlerde insanlık Mars’a gitmekten ve hatta orada koloniler kurup, orada yaşamaktan bahsediyor. Mars’ta yaşam fikrinin oluşmasının en büyük nedeni ise insanlığın dünyaya verdiği fazlaca zarar. Dünya’nın yok olacağı endişesi bilim adamlarını yeni dünyalar aramaya itmiştir.
Büyük Bir Olay
Ay’a gidilmesi, birkaç insanın dünya dışında bir yerde nefes alıp vermesi, orada ayak izlerini bırakması, insanlık tarihinin bir hayalinin gerçekleşmesi demektir. “Ay’a gidildi mi veya gidilmedi mi?” sorusu yanıt aramaya devam edecek. Ay’a gidilmesi büyük bir olaydı. Her büyük olayın spekülasyonları ve taraftarlarını beraberinde getirmesi de doğal bir sonuçtur.