Türk Gençliği'nin Dikkatine 1. bölüm yazısında halihazır olan nesilleri ve özelliklerini öğrenmiştik şimdi ise sıra Türk Gençliği'nin ortak özelliklerini anlamaya geldi. Bu yazınında temel kaynağı Fatoş Karahasan Hoca'nın Açılın Gençler Geliyor adlı kitabı olacaktır. Bu kitabın hazırlanması sürecinde 2017 yılında Türkiye'de 15 ilde, 2 bin gençle yüz yüze derinlikli görüşmelerle araştırma yapılmıştır. 15-24 yaş arasındaki 11.878.000 genci temsil eden bir örneklem yakalanmaya çalışılmıştır. Araştırmanın adı "Çatışmadan Konformizme' dir" Bu kitap yapılmış daha önceki araştırmalardan da faydalanılarak oluşturulmuştur. Şimdi gençliği tanımaya başlayalım.
TÜRK GENÇLİĞİNİN ORTAK ÖZELLİKLERİ
1) Gençler için aile hayatın merkezidir.
Türkiye'de toplumun en önemli olgusu ailedir. Dünya Değerler Araştırması raporuna göre, ailenin toplumumuzdaki önemi % 95,4'tür. Gençler de toplum geneline paralel olarak kendi ailelerini hayatlarının merkezinde görmektedir.
Next Generation araştırmasına giren gençlerin 1'den 5' e kadar puanlama yaptıkları araştırmaya göre aileye güven puanı 4,6 olarak belirlenmiştir. Peki neden ? Gençler aileyi nasıl tanımlıyor da bu güven puanı ortaya çıkıyor?
Gençlerin büyük bir bölümü ailesiyle beraber yaşıyor ve kendi kimliklerinin temelini anne ve babalarını oluşturduğunu düşünüyor onları idol olarak görüyorlar. Aynı zamanda ailelerini bilgi kaynağı olarak tanımlıyorlar.
1) Araştırmaya katılanların % 90 'ı "Ailem bana gerçekten yardım etmeye çalışıyor."
2) %80' i "Ailemden ihtiyacım olan duygusal destek ve yardımı görüyorum.
Aynı zamanda gençler ailelerine maddi yönden bağımlı durumda genel olarak okuyan ya da çalışanlar ya da her ikisini aynı anda yapanlar aileleri olmadan idare edemeyeceğini düşünüyor.
Şu ana kadar her şey oldukça güzel ilerlerken gençler ve aileleri arasında oldukça ilginç bir bulgu karşımıza çıkıyor.
Gençler aileleri ile çatışmaktan kaçınıyor.
Gençler hayatlarının her aşamasında ailelerine maddi ve manevi açıdan bel bağlamaktadır. Ancak aileleriyle aynı düşünmedikleri zaman onlara sunulan seçeneklere karşı çıkma noktasında bu bağlılık problem oluşturmaktadır.
Next Generation Araştırmasına göre gençler " bir yandan bağımsız bir yaşam sürmeyi arzu ederken bir yandan da aileleriyle doğrudan çatışma ve yüzleşmeden kaçınmak için bilinçli stratejileri geliştirdikleri " tespit edilmiştir. Türkiye' deki gençlerin ev, aile, ülke ve bölgede gibi topluluklarla güçlü bağları bulunuyor. Söz konusu bağlar onlara vazgeçilmez bir destek ve güvenlik sunuyor. İşte son zamanlarda sürekli duyduğumuz içinde bulunduğu konfor alanını koruma güdüsünü harekete geçiriyor. Öte yandan, gençler bu bağlardan bağımsızlaşma ihtiyacı da hissediyor. Kendi bireysel benlikleri ve bağımsızları oluşturmaları gerektiğini biliyorlar. Kısaca kendi istediklerini yapmak istiyorlar.
Peki bunun sonucunda ortaya nasıl bir davranış şekli çıkıyor?
ZORAKİ KONFORMİZM
Doç. Dr. Demet Lüküslü "zoraki konformizm" kavramını "toplumun kurallarına gerçekten inanmadan bu kurallara uyum göstermek" olarak tanımlıyor. Zoraki konformizmin bireyi mutsuzluğa ittiğini ve derin acıları bir maskenin ardında saklamaya yönelten bir durum olduğunun altını çiziyor. Gençler bu durumla baş edebilmek için çeşitli taktikler geliştiriyor. Aileye direkt olarak karşı çıkmayıp yalan söylemek veya doğruyu aileden gizlemeye yönelik davranışlar geliştiriyorlar. Sizlerde bu durumu kendi hayatınızda var olup olmadığını tespit etmeli ve düşüncelerinizi ya da kararlarınızı neye göre aldığınızı kontrol etmelisiniz. Bu durum benlik saygısını derinden etkiliyor.
2)Gençler genel olarak mutlu olduklarını dile getiriyorlar.
Ülkemizde yaşanan tüm zorluklara rağmen (göç, terör, ekonomik dalgalanmalar vb. ) Türkiye'de toplumun geneli ve gençler yaşamalarından mutlu olduğunun dile getiriyor. Bu sonuç oldukça ilgi çekici olmakla beraber oranlar şöyle ; TÜİK 2016 Yaşam Memnuniyeti Araştırması' nda nüfusumuzun % 61'i kendisini mutlu olarak tanımlıyor. Bir diğer araştırma Dünya Değerler araştırmasına göre ise halkımızın % 37,5 'i kendisini çok mutlu % 46,3 ' ü mutlu tamamen memnuniyetsiz hissedenler ise % 2,2 olarak çıkmış. Başka araştırmalara bakılırsa da iş arayanların mutsuz olduğuna yönelik bulgular var çünkü şu anda mezun öğrenciler iş bulmakta zorlanıyor.
3) Gençler işsizlik ve maddi imkanlar yetersizliği konusunda kaygılı
Next Generation Araştırmasına göre gençlerimiz kendileri ve gelecekte kurmayı düşündükleri aile için endişe duyduklarını ortaya koyuyor. Örneğin , % 53'ü geçinebileceği biriyle evlenmeyi düşünüyor. Yaklaşık % 60 'ı, çocuklarına iyi bir eğitim sağlayamayacağından, %38'i ise yükseköğrenime erişemeyeceğinden endişe duyuyor. Yine üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken bir konu. Sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz yorum kısmına bırakabilirsiniz. Dünya Değerler Araştırması'na göre gençler toplumsal güven eksikliği olduğunu ortaya çıkartıyor. Geçenlerde gündemde olan bu konu hakkında birçok şey söylenmişti. Bizim ülkemizde insanlar birbirine temkinli yaklaşıyor.
4) Gençler siyasete ve sivil toplum kuruluşlarından uzak duruyor !
Tüm araştırmalar Türkiye'deki gençliğin siyasete uzak olduğunu ve sivil toplum kuruluşlarına zaman ayırmadığını söylüyor. Halbuki birçok vakıf, kurum, kuruluş ve yardıma ihtiyacı olan insan varken ilginç bir sonuç daha. Bu tarz uzak durmalar toplumun birbirine olan güven oranını düşürüyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi 'nin Şebeke Araştırma'sına göre neden siyasi parti üyeliği yok sorusuna ilgisizlik diyenler %30,9 siyaseti sevmemekten kaynaklı olanlar %14,9 ve gereksiz bulmak %12 en ön plana çıkan cevaplar arasındayken zamansızlık %11,8 işin ya da eğitimin engel olması %4,7 korkmak ve güvenmemek % 10,6 ve ailenin istememesi ve engel olması %5,8 gibi oranlar ortaya çıkıyor . Sizlerde kendi düşünceleriniz ile bu sonuçlar arasında bir karşılaştırma yapabilirsiniz.
Özel İçerik : Bu içerik ÖğrenciKariyeri yazarlarından İzlem Nur Türkel tarafından oluşturulmuştur.
0 Yorum
Yorum Yap