Sanal Gerçekliğin ve Dijitalin Reklamlarla Uyumu

Orta yaşlı insanlardan birçok kez ‘bizim zamanımızda kalın kalın ansiklopedilerden araştırma yapıyorduk.’ laflarını çokça duymuşsunuzdur. Akıllı telefonlara gelene kadar ankesörlü telefonlarla birbirleri ile iletişime geçmekte bile oldukça zaman harcıyorlardı. O zamanların bugüne oranla gelişmemiş teknolojisi, zamanlarını fazlasıyla alıyordu. Zamanla teknoloji ilerledi, telefonlar gelişti, öyle ki bir marka, telefonun birçok serisini, modelini çıkartıyordu. Daha sonra telefonların ekranı büyürken, klavyelerimizi tek tuşa kadar indirgedik ve eskilerin kalın ansiklopedileri yerine internet evlerimizde, telefonlarımızda ki yerini aldı. Tek tıkla birçok bilgiye ulaşır, görmediğimiz yerleri görür olduk. Zaman artık bizimdi ve internetin nimetlerinden fazlasıyla yararlanır olmuştuk. Şimdi ise gitmediğimiz o yerlere sanal gerçeklik ile gidiyor, yaşamak istediğimiz birçok deneyimi evimizde yaşıyor hatta bazen zorlu şartlara karşı ayakta kalabilmek için oldukça zorlanıyoruz bile.



Sanal gerçeklik size, yaşamadığınız belki de yaşamaktan korktuğunuz tüm hisleri hissettirmek amacıyla hizmet ediyor. Belki dik bir yamacı tırmanabilir, korkularınızla yüzleşebilir veya dev bir canavardan kaçabilirsiniz. Mesela birçoğumuz çocukken atari oynamıştır. Kahramanı kaçırırken anın verdiği heyecanla oyun kollarını bir sağa bir sola sallayıp az mı bozduk? Artık sanal gerçeklik gözlükleri ile o heyecanı hissetmekle kalmıyor, ayağa kalkıp biz de hamleler yapıyoruz. Virtuix Omni sayesinde oyunda sadece bir oyuncu değil kahramanın ta kendisi oluyorsunuz. Özel tasarım, kaymaz ayakkabısı ve koşu bandını andıran zemini sayesinde oyuncu koşabiliyor, sağa, sola hamlelerde bulunabiliyor hatta düşmana ateş bile edebiliyor. Oyunun heyecanını her an yaşatan Omni'nin, oyunseverlerin beğenisini kazanması kaçınılamazdı.



Sanal gerçekliğin başarısı ve insanların dikkatini çekmesi markaların kadrajından kaçmadı. Teknolojinin hızla değişimine ve gelişimine tanıklık eden ve yakından takip reklam ajanslarının sayesinde reklamcılık anlayışının da değiştiğini görüyoruz. Mesela 'Cesurca yaşa' diyen Doritos, oyuncunun hareket halinde olduğu bir sanal gerçeklik oyunu geliştirdi. Karanlık bir evrende ilerleyen oyuncular bazen dağa tırmanıyor bazen de canavardan kaçıyorlar. Oyuncuyu oyuna katan Doritos, oyunda savaş halinde bulunan oyuncuya silah kullanma hakkı tanıyor. HTC Vive tarafından desteklenen oyunda oyuncu, oyunun şartlarına uyum sağlayarak hayatta kalmaya çalışıyorlar.

Geçen haftalarda Rafineri Ajansı tarafından üstlenilen Doritos VR Battle oyununun reklam filmi yayınlandı. Reklamda ünlü youtuberlar Orkun Işıtmak ve Başak Karahan'ı oynatmaları hedef kitlesinin dikkatinden kaçmadı. Ünlü Youtuberlar Vr gözlükleri ve silahları ile dağa tırmanıp, canavardan kaçarak oyunu deneyimledi ve heyecanlı anları izleyiciyi oldukça etkiledi.



Doritos bu tarz hamleleri yapmaya, zamanı ve teknolojiyi yakalamaya yeni başlamadı. Galaksinin Kurucuları ile anlaşıp cips paketlerine mp3 yerleştiren Doritos, yaptığı kampanya ile büyük beğeni toplamıştı. Teknolojiyi, tüketiciyi hedef alan onlarla birlikte büyüyen her marka gibi Doritos’un bu yaptığı çalışmalar sadece hedef kitlesini değil oyun ve sinemaseverlerinde ilgi odakları haline gelmiştir.

Teknolojinin güzelliklerinden yararlanan tek marka Doritos değildi elbette. Tribal Worldwide İstanbul imzası taşıyan İş Bankası'nın 'O İş Cepte' reklamında televizyon karşısındaki Iphone kullanıcılarını kendine çekmeyi başarmıştı. Reklamda Cem Yılmaz'ın 'Hey Siri' demesiyle izleyicilerin telefonlarındaki Siriler etkileşime geçiyordu. Bu duruma şaşıran birçok izleyici sosyal medya üzerinden bunu anlatmış, reklam, sosyal mecrada kendinden söz ettirmiş böylelikle reklamın reklamı yapılmış ve izleyiciyi etkileyip, etkileşimi arttırmışlardır.

Özgün İçerik: Özlem Kabul