Hepimiz öğrencilik yıllarındaki görevleri biliriz, bazen yapmayı hiç istemediğimiz veya denesek de yapamadığımızı düşünüp yarıda bıraktığımız görevler, dersler… Böyle zamanlarda ya zamanın yetersizliğinden ya da zihnimizin bilgiyi almadığından şikayet ederiz. Ama işin uzmanları gerek zamanımızı planlamamız için gerekse bilgileri hafızamızda daha kolay depolamamız için öyle metotlar bulmuşlar ki anlaşılan artık bunların hiçbirini kendimize bahane olarak sunamayacağız.
1) Pomodoro Tekniği: 25 dakika iş, 5 dakika mola
Pomodoro metodu, zamanı etkili bir şekilde kullanmak üzerine kurulu bir metod. Basitçe anlatacak olursak; her ne yapıyorsanız bunu pomodorolara bölmek. Yani yaptığınız işi 25 dakika boyunca odaklanarak yapmak ve ardından 5 dakikalık bir ara vermek. Bu yöntemle hem yaptığınız işten aldığınız verim artacak, hem de bu yöntem zamanınızı planlamanıza katkı sağlayacak.
2) Da Vinci Metodu
Da Vinci veya Loci yöntemi olarak bilinen bu yöntem öğrenirken keyif alabileceğiniz bir yöntem. Peki bu yöntem nasıl işler? Bu yöntem insanların görsel zekalarının daha yüksek olmasını avantaj bilerek işleyen bir yöntem. Yani öğreneceğiniz bir kelimenin , bu kelime dil öğrenirken karşınıza çıkan bir kelime veya dersinizdeki bir terim olabilir, bir başka kelime ile arasında bağ kurup görselleştirerek hafızanızda yer almasını sağlayacak bir metod. Örneğin; İngilizce'deki dokunmak anlamına gelen “touch” kelimesi. Bu kelimeye söyleniş bakımından en yakın ne geldi aklınıza? Mesela “ taç” kelimesi olabilir, değil mi?
Metod, örnekteki gibi bağlantılarla kelimeleri hafızanıza daha iyi yerleştirmenizi sağlıyor.
3) Feynman Tekniği
Bir şeyi 6 yaşındaki bir çocuğa anlatamıyorsanız siz de anlamamışsınız demektir.
Yukarıda görmüş olduğunuz söz Feynman tekniğinin temelini oluşturmakta ve bu sözün birçoğumuzun hayran olduğu Albert Einstein’ e ait olduğu söyleniyor. Bu teknik; anlatarak öğrenmenin, zihni uyanıklaştırıp bilgileri daha kolay kavramamıza ve hafızamızda daha kolay depolamamıza neden olduğunu savunuyor. Tekniği uygulamak birkaç basit adımdan geçiyor:
4) Kanban Tekniği
Bu teknik Japonya’da doğmuş bir tekniktir ve şekilde gördüğünüz gibi üçe ayrılmış bir tabloyu esas alır. Bu metoda göre tablonuzda önce bir yapılacaklar sütunu oluşturmanız gerekmektedir. Ardından yapıyorum ve yaptım. Peki, ilk sütun tamam ama diğer ikisi ne işe yarıyor?
Hani bazen yapılacaklar listemizdeki bir madde yarımdır ya da bitmesine az kalmıştır ve bu maddeyi listeden silip silmemeye karar veremeyiz. İşte onların tam olarak “yapıyorum “ sütununa ait olduğunu söyleyebiliriz.
”Peki ya neden yaptığımız, bitirdiğimiz işler gözümüzün önünde dursun? Buna ne gerek var?” diyebilirsiniz. Aslında bu sorunun cevabı oldukça basit: Bir işi bitirmenin verdiği haz. Beynimiz bitirdiği bir işi gördükçe hem bundan mutluluk duyacak hem de diğerlerini de yapmak için büyük bir heyecan duyacaktır.
CAMBLY
Bu, zamanınızı yönetebileceğiniz veya hafızanızı geliştirebileceğiniz bir yöntem değil. Bir uygulama! Peki bu uygulama ne işe yarıyor?
Bu uygulama isteyip elde edemeyeceğiniz bir şansı veriyor size. Bu uygulamayla yabancı eğitmenler ile görüntülü sohbet etme fırsatı buluyorsunuz. İsterseniz rastgele seç butonuna tıklayabilir, isterseniz özel olarak eğitmeninizi seçebilirsiniz. Örneğin; iş hayatında kullanabileceğiniz İngilizcenizi geliştirmek istiyorsanız, ona göre bir eğitmen seçebilirsiniz.
Bu uygulama sayesinde İngilizce konuşmada büyük bir yol katedebilirsiniz! Ancak maalesef sadece İngilizce dili seçeneği var.
Özgün İçerik: Ayşe Atar
1) Pomodoro Tekniği: 25 dakika iş, 5 dakika mola
Pomodoro metodu, zamanı etkili bir şekilde kullanmak üzerine kurulu bir metod. Basitçe anlatacak olursak; her ne yapıyorsanız bunu pomodorolara bölmek. Yani yaptığınız işi 25 dakika boyunca odaklanarak yapmak ve ardından 5 dakikalık bir ara vermek. Bu yöntemle hem yaptığınız işten aldığınız verim artacak, hem de bu yöntem zamanınızı planlamanıza katkı sağlayacak.
2) Da Vinci Metodu
Da Vinci veya Loci yöntemi olarak bilinen bu yöntem öğrenirken keyif alabileceğiniz bir yöntem. Peki bu yöntem nasıl işler? Bu yöntem insanların görsel zekalarının daha yüksek olmasını avantaj bilerek işleyen bir yöntem. Yani öğreneceğiniz bir kelimenin , bu kelime dil öğrenirken karşınıza çıkan bir kelime veya dersinizdeki bir terim olabilir, bir başka kelime ile arasında bağ kurup görselleştirerek hafızanızda yer almasını sağlayacak bir metod. Örneğin; İngilizce'deki dokunmak anlamına gelen “touch” kelimesi. Bu kelimeye söyleniş bakımından en yakın ne geldi aklınıza? Mesela “ taç” kelimesi olabilir, değil mi?
Metod, örnekteki gibi bağlantılarla kelimeleri hafızanıza daha iyi yerleştirmenizi sağlıyor.
3) Feynman Tekniği
Bir şeyi 6 yaşındaki bir çocuğa anlatamıyorsanız siz de anlamamışsınız demektir.
Yukarıda görmüş olduğunuz söz Feynman tekniğinin temelini oluşturmakta ve bu sözün birçoğumuzun hayran olduğu Albert Einstein’ e ait olduğu söyleniyor. Bu teknik; anlatarak öğrenmenin, zihni uyanıklaştırıp bilgileri daha kolay kavramamıza ve hafızamızda daha kolay depolamamıza neden olduğunu savunuyor. Tekniği uygulamak birkaç basit adımdan geçiyor:
- Öğrenmen Gerekenleri Belirle!
- Birine Anlatıyormuşçasına Çalış!
- Zorlandığın Zaman Geri Dön ve Kaynağından Kopya Çek!
- Basitleştir ve Benzerlik Kur!
4) Kanban Tekniği
Bu teknik Japonya’da doğmuş bir tekniktir ve şekilde gördüğünüz gibi üçe ayrılmış bir tabloyu esas alır. Bu metoda göre tablonuzda önce bir yapılacaklar sütunu oluşturmanız gerekmektedir. Ardından yapıyorum ve yaptım. Peki, ilk sütun tamam ama diğer ikisi ne işe yarıyor?
Hani bazen yapılacaklar listemizdeki bir madde yarımdır ya da bitmesine az kalmıştır ve bu maddeyi listeden silip silmemeye karar veremeyiz. İşte onların tam olarak “yapıyorum “ sütununa ait olduğunu söyleyebiliriz.
”Peki ya neden yaptığımız, bitirdiğimiz işler gözümüzün önünde dursun? Buna ne gerek var?” diyebilirsiniz. Aslında bu sorunun cevabı oldukça basit: Bir işi bitirmenin verdiği haz. Beynimiz bitirdiği bir işi gördükçe hem bundan mutluluk duyacak hem de diğerlerini de yapmak için büyük bir heyecan duyacaktır.
CAMBLY
Bu, zamanınızı yönetebileceğiniz veya hafızanızı geliştirebileceğiniz bir yöntem değil. Bir uygulama! Peki bu uygulama ne işe yarıyor?
Bu uygulama isteyip elde edemeyeceğiniz bir şansı veriyor size. Bu uygulamayla yabancı eğitmenler ile görüntülü sohbet etme fırsatı buluyorsunuz. İsterseniz rastgele seç butonuna tıklayabilir, isterseniz özel olarak eğitmeninizi seçebilirsiniz. Örneğin; iş hayatında kullanabileceğiniz İngilizcenizi geliştirmek istiyorsanız, ona göre bir eğitmen seçebilirsiniz.
Bu uygulama sayesinde İngilizce konuşmada büyük bir yol katedebilirsiniz! Ancak maalesef sadece İngilizce dili seçeneği var.
Özgün İçerik: Ayşe Atar
0 Yorum
Yorum Yap