Kendi Sağlığın ve Dünya'nın Geleceği Senin Elinde! Neleri Değiştirmen Gerekiyor?

Bu yazımızda Dünya'ya küçük şeylerle ne kadar büyük zararlar verdiğimiz göreceğiz. Yüzleşmek zorundayız, her biriyle teker teker. Çünkü bu Dünya bizim ve yaşayacak başka bir gezegenimiz daha yok. Aslında bu Dünya bizim değil, biz onu çocuklarımızdan emanet aldık. Emanetimizi hiç koruyamıyoruz, bunu da en başından söyleyelim.

Daha önce mikroplastik diye bir şey duymuş muydunuz? Dünya'mızda en çok kozmetik ürünlerden çıkan bu ürün, suda çözülmeden doğaya karışıyor ve hayvanlar tarafından besin zannedilip tüketildiğinden besin zincirine dahil olup sofranıza kadar geliyor. Kozmetik deyince de aklınıza sadece makyaj ürünleri gelmesin. Birçok diş macunu markası bu ürünü kullanmaktan vazgeçmiyor. Çünkü toplum bilinçlenip ayaklanmadan, zararlı olan ürünleri önümüze sunmaktan asla çekinmiyorlar.



Peki nedir bu mikroplastik?

Özellikle cildi yumuşattığı için duş jellerinde, sabunlarda ve diş macunlarının çoğunda; dudak parlatıcılarında, cilt kırışıklarını önleyen kremlerde plastik tozu olarak tercih edilen minik plastik parçacıklardır.



"Çoğu atık su arıtma sistemi mikroplastikleri sudan ayrıştıracak kapasiteye sahip değil, böylelikle mikroplastikler su kaynaklarına karışmakta. Bu plastikler aynı zamanda pestisitleri, motor yağını ve bu su kaynakları içinde bulunan zehirli kimyasalları da bünyesinde topluyor. Böylelikle bir adet mikroplastik, çevresindeki su kaynağından 1 milyon kat daha zehirli olabiliyor.



Deniz canlıları üzerinde yapılan bir araştırma, mikroplastikleri besin zannedip yiyen bu canlıların sisteminde mikroplastik sayısının giderek arttığını belirtiyor. Bu maddeler ile beraber gelen toksinler canlıların tüm vucuduna işliyor. Böylelikle, balık ile beslenen canlıların, ki bunun içinde insanlar da var, toksinleri alma ihtimali de yükseliyor." (www.yesilist.com)



Amerika'da mikroplastik üretimi tam bir senedir yasak. Gelecek senelerde bu ürünlerin dağıtımı da yasaklanacak. Aynısının ülkemiz için de geçerli olması gerekiyor.

Peki biz mikroplastik içeren ürünleri nasıl anlayabiliriz ve nasıl uzak durabiliriz?

Artık herkesin bilinçli bir tüketici olması gerektiğini fark etmesi ve bunu uygulaması gerekiyor. O ürünlerin arkasında bulunan ve küçük küçük yazıldığı için okumaya üşendiğiniz etiketleri bundan sonra ne kadar vaktinizi çalacaksa çalsın okumanız gerektiğini lütfen fark edin. Kaybettiğiniz 15 saniye olsun, bir ömür değil.



İçinde mikroplastik ürünleri kontrol etmek isterseniz ürünün etiketindeki şu içeriklere dikkat edin:

• polietilen (PE-polyethylene),


• polipropilen (PP-polypropylene),


• polietilen terafitalat (PET-polyethylene terephthalate)


• polimetil metakrilat (PMMA-polymethyl methacrylate)

Mikroplastiğin nehir yataklarında çok sık bir şekilde karşımıza çıktığını biliyor muydunuz? Bilin. Tükettiğiniz her balıkta bu maddenin vücudunuza girmiş olma ihtimalinin %90 olduğunu biliyor muydunuz? Bilin. Bu konuyla ilgili BBC Türkçe sitesinde yayınlanan şu makaleyi okumanızı öneririm, tıklayınız.

Artık bir şeyleri okuyup "Ayyy tüh yaaa, offf" diyerek geçme devrini kapatın ve kendi sağlığınız için, çocuklarınıza bırakacağınız Dünya mirası için bir şeyler yapın. Harekete geçin! İlk yapmanız gereken bu yazıyı arkadaşlarınıza göndermek, zorla okutmak. Birilerinin uykusunun kaçması gerekiyor artık. Hep beraber sesimizi çıkartmamız gerekiyor. Bilinçlenmek yetmiyor, kelebek etkisiyle bilinçlendirmemiz gerekiyor.

Bu günden itibaren ürünlerin etiketlerini iyice okuyup mikroplastik ibaresi içeren ürünlerden uzak durmalı ve kozmetik ürünleri yerine doğal kürler tercih etmeliyiz. Bu konular hakkında içeriklerimizle sizleri bilinçlendirmeye devam edeceğiz.

Yaralanılan kaynaklar: www.yesilist.com, www.bbc.com/turkce