Betûl Mardin bir halkla ilişkiler duayeni!
Halkla ilişkilerin bir numaralı ismidir kendisi, gazeteci Ayşe Arman'ın kayınvalidesi olur ve aynı zamanda Haldun Dormen'in eski eşidir. 5 yaşına kadar konuşma özürlüsü olduğunu ifade eden Mardin, Türkiye'de halkla ilişkilerin temellerini atan kişidir. Betûl Mardin, Arnavutköy Amerikan Kız Koleji mezunudur ve BBC televizyon kursundan mezun olmuştur. Tercüman ve Sabah gazetelerinde çalıştıktan sonra TRT'de de çalışmıştır. Üniversitelerin ilgili bölümlerinde Radyo Televizyon dersleri, halkla ilişkiler dersleri vermiştir. 1974 yılında Ayşegül Dora ile birlikte A&B Halkla İlişkileri kurdu daha sonra Ayşegül Dora'nın ayrılmasıyla Alâeddin Asna ile bu ortaklığı devam ettirdi ve bu ortaklık 1984'de sona erdi. 1976-1982 yılları arasında Türkiye Halkla İlişkiler Derneği Başkanlığı'nı yapmıştır. 1995 yılında Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği'nin (IPRA) başkanlığına kadar yükselmiştir ve böylece IPRA'nın ilk Türk kadın başkanı olmuştur. Daha sonra Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği tarafından kendisine "Member Emeritus" unvanı verilmiştir, dünyada sayılı kişide olan bu ödülle de halkla ilişkilerde bir üstad sayılmaktadır. 1998 yılında Anadolu Üniversitesi tarafından iletişim konusunda Fahri Doktor ilan edilmiştir.
Gazetecilik ve radyoculuk yaparak başladığı kariyer hayatında şu anda bir halkla ilişkiler markası haline gelmiştir.
İzzet Çapa'ya verdiği röportajda bakın marka haline gelmenin püf noktasını nasıl açıklıyor: Beden dilini istediğin yere çekebiliyorsan marka oluyorsun.
"Tanrım, bana yaşamımın sonuna kadar çalışacak iş ver. Tanrım bu işleri yapacak kadar da ömür ver..." diye yazmış Betûl Mardin 16 yaşında anı defterine. Şimdi baktığımızda görüyoruz ki gerçekten isteyince tüm zorlukların altından kalkılıyor ve gerçekten ulaşmak istediğin bir hedefin varsa başarıya gidebiliyorsun!
''Hayatınızı bir kaç cümleyle özetleyebilir misiniz?’' diye sorulduğunda bakın verdiği cevap ne oluyor...
İşte gerçek başarının insanın kendinde olduğunu görüyoruz. Başarı için cesaret sahibi olunmalı, unutulmamalı ki tüm güç bizim içimizde. İstedikten sonra yapılamayacak başarılamayacak iş yoktur, yapılması gereken şey her zaman inançlı olmak, cesaretli ve kararlı bir şekilde belirlenen hedefe ilerlemek. Başarı böylece kendiliğinden gelecektir...
Verdiği bir röportajda gençlere nasıl tavsiyelerde bulunuyor
''Çalışkanlık, çalışma isteği ve motivasyon şarttır. Olumlu düşünerek, özgüvenlerini artırmaya çalışmalılar. Sürekli ve her gün okumaları, kendilerini geliştirmeleri gerek, yoksa genel kültürde geri kalırlar. Dünyayı takip etmeliler, yaratıcı olmalı ve ustalaşmalılar. Mesleği bilmeyenler var! Özellikle Halkla İlişkiler mesleğinde başarılı olmak isteyenlere bir tavsiyem olacak: Mutlaka en az 300 kişilik bir insan ağı-network kursunlar ve bu çevre ilişkilerini sıcak ve canlı tutsunlar. Böyle bir network, Halkla İlişkilercinin en önemli destek gücüdür. Benim müşterim, her an, herhangi bir sorunu olduğunda yanında olduğumu ve bana ulaşabileceğini bilir. Ben de kime ulaşarak sorunu halledebileceğimi bilirim..''
Betûl Mardin'den Kadınlara Öğütler
1. Her sabah spor yapacaksın. Günaşırı filan değil evladım. Her sabah.
2. Hep çalışacaksın. Üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.
3. Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi yakala. Her konuda kendini update et. Yeni çıkan kitapları da bil, yeni açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de.
4. Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less! (Bir problem eksik!)
5. Çocuk meselesine gelince... Ha işte, burada akan sular duruyor. Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder. Doğurmayacaksan, evlat edin. O zaman da senin çocuğun değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen de, manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine yardımcı ol.
6. Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze ve meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!
7. Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi hayatının tanıklığı, hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesela benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajanda'sına o gün olanları yazmış. Hâlâ açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.
8. Olumlu olacaksın.
9. Bazı şeyleri kabul edeceksin. Bütün kadınların seni sevmesine imkân yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.
10. Erkeklere gelince, aynı anda birkaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin!!
Aldığı Ödüller
Halkla ilişkilerin bir numaralı ismidir kendisi, gazeteci Ayşe Arman'ın kayınvalidesi olur ve aynı zamanda Haldun Dormen'in eski eşidir. 5 yaşına kadar konuşma özürlüsü olduğunu ifade eden Mardin, Türkiye'de halkla ilişkilerin temellerini atan kişidir. Betûl Mardin, Arnavutköy Amerikan Kız Koleji mezunudur ve BBC televizyon kursundan mezun olmuştur. Tercüman ve Sabah gazetelerinde çalıştıktan sonra TRT'de de çalışmıştır. Üniversitelerin ilgili bölümlerinde Radyo Televizyon dersleri, halkla ilişkiler dersleri vermiştir. 1974 yılında Ayşegül Dora ile birlikte A&B Halkla İlişkileri kurdu daha sonra Ayşegül Dora'nın ayrılmasıyla Alâeddin Asna ile bu ortaklığı devam ettirdi ve bu ortaklık 1984'de sona erdi. 1976-1982 yılları arasında Türkiye Halkla İlişkiler Derneği Başkanlığı'nı yapmıştır. 1995 yılında Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği'nin (IPRA) başkanlığına kadar yükselmiştir ve böylece IPRA'nın ilk Türk kadın başkanı olmuştur. Daha sonra Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği tarafından kendisine "Member Emeritus" unvanı verilmiştir, dünyada sayılı kişide olan bu ödülle de halkla ilişkilerde bir üstad sayılmaktadır. 1998 yılında Anadolu Üniversitesi tarafından iletişim konusunda Fahri Doktor ilan edilmiştir.
Gazetecilik ve radyoculuk yaparak başladığı kariyer hayatında şu anda bir halkla ilişkiler markası haline gelmiştir.
İzzet Çapa'ya verdiği röportajda bakın marka haline gelmenin püf noktasını nasıl açıklıyor: Beden dilini istediğin yere çekebiliyorsan marka oluyorsun.
"Tanrım, bana yaşamımın sonuna kadar çalışacak iş ver. Tanrım bu işleri yapacak kadar da ömür ver..." diye yazmış Betûl Mardin 16 yaşında anı defterine. Şimdi baktığımızda görüyoruz ki gerçekten isteyince tüm zorlukların altından kalkılıyor ve gerçekten ulaşmak istediğin bir hedefin varsa başarıya gidebiliyorsun!
''Hayatınızı bir kaç cümleyle özetleyebilir misiniz?’' diye sorulduğunda bakın verdiği cevap ne oluyor...
- ''Başarılı, sağlıklı ve mutluyum. Cesaretimi hiçbir zaman kaybetmedim. Tüm gözyaşlarımı neşeye çevirdim; herkesi affettim. İşte yaşamımın sırrı da burada yatıyor.’ diyor.
İşte gerçek başarının insanın kendinde olduğunu görüyoruz. Başarı için cesaret sahibi olunmalı, unutulmamalı ki tüm güç bizim içimizde. İstedikten sonra yapılamayacak başarılamayacak iş yoktur, yapılması gereken şey her zaman inançlı olmak, cesaretli ve kararlı bir şekilde belirlenen hedefe ilerlemek. Başarı böylece kendiliğinden gelecektir...
Verdiği bir röportajda gençlere nasıl tavsiyelerde bulunuyor
''Çalışkanlık, çalışma isteği ve motivasyon şarttır. Olumlu düşünerek, özgüvenlerini artırmaya çalışmalılar. Sürekli ve her gün okumaları, kendilerini geliştirmeleri gerek, yoksa genel kültürde geri kalırlar. Dünyayı takip etmeliler, yaratıcı olmalı ve ustalaşmalılar. Mesleği bilmeyenler var! Özellikle Halkla İlişkiler mesleğinde başarılı olmak isteyenlere bir tavsiyem olacak: Mutlaka en az 300 kişilik bir insan ağı-network kursunlar ve bu çevre ilişkilerini sıcak ve canlı tutsunlar. Böyle bir network, Halkla İlişkilercinin en önemli destek gücüdür. Benim müşterim, her an, herhangi bir sorunu olduğunda yanında olduğumu ve bana ulaşabileceğini bilir. Ben de kime ulaşarak sorunu halledebileceğimi bilirim..''
Betûl Mardin'den Kadınlara Öğütler
1. Her sabah spor yapacaksın. Günaşırı filan değil evladım. Her sabah.
2. Hep çalışacaksın. Üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.
3. Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi yakala. Her konuda kendini update et. Yeni çıkan kitapları da bil, yeni açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de.
4. Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less! (Bir problem eksik!)
5. Çocuk meselesine gelince... Ha işte, burada akan sular duruyor. Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder. Doğurmayacaksan, evlat edin. O zaman da senin çocuğun değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen de, manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine yardımcı ol.
6. Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze ve meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!
7. Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi hayatının tanıklığı, hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesela benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajanda'sına o gün olanları yazmış. Hâlâ açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.
8. Olumlu olacaksın.
9. Bazı şeyleri kabul edeceksin. Bütün kadınların seni sevmesine imkân yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.
10. Erkeklere gelince, aynı anda birkaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin!!
Aldığı Ödüller
- 1998: Türk Kadınlar Birliği Şişli Şubesi tarafından Cumhuriyetin 75. Yılı ödülü.
- 1996-1997: Kongre Gazetesi, IMAGE adına, "Yılın En Başarılı Tanıtım" Ödülü.
- 1996: Kadınca Dergisi "En Başarılı Kadınlar" Ödülü.
- 1995-'96/97/98/99(yılları): İletişim Fakültesi Başarılı İletişimcileri Ödülü.
- 1994: IPRA "GOLDEN WORLD AWARDS"
- 1994: Milli Prodüktivite Merkezi "Yılın Altı İşadamı" ödülü.
- 1984: Sheraton Otelleri Halkla İlişkiler ve Pazarlama Başarı Belgesi.
- 1983: Sheraton Otelleri (EAME-1) Halkla İlişkiler Ödülleri.
- 1982: American Hotel Birliği Halkla İlişkiler Altın Anahtar 2.liği.
- 1979: Halkla İlişkiler Dünya Kongresi Özel Olay Yarışması 3.lüğü
0 Yorum
Yorum Yap