''Daha zeki olsaydım…'' ile başlayan cümleleri hepimiz duymuşuzdur. "Ama benim kapasitem bu kadar'' ile biteni hiç saymıyorum bile. Bu yazıyı okurken bu düşünceleri bir kenara bırakalım; çünkü fark etmesek de hepimiz zekamızı geliştirecek eylemlerde bulunuyoruz. Uyumak bile bize yarıyormuş da haberimiz yokmuş! Bilimsel deneylerle kanıtlanan bu tekniklere siz de şaşıracaksınız:
Gece yatıp uyumakla şekerleme yapmak arasında büyük bir fark var. Akşam yattığımızda, beynimiz o gün içerisinde öğrendiğimiz bilgileri depoluyor. Şekerleme yaptığımızda ise aslında daha bir şeyler öğrenmeden o bilgilere yer açıyoruz. Bunun etkisini de bir deneyle kanıtlamışlar:
California Üniversitesinde, Berkeley tarafından yapılan deneyde, gönüllü adaylara hafıza testi yaptırılıyor. Deneyin sonucunda şekerleme yaptıkları zaman %20 daha fazla puan elde ettikleri görülüyor. Bu deneyin çalışanlarından Matthew Walker: ''Uykunun öğrenme ve ezberleme üzerinde büyük bir etkisi var. Bence, toplum uykuyu rahatlama yöntemi olarak düşünmesinden çok, zeki olma yolunda biyolojik gereklilik olarak görmesi gerek.'' diyerek şekerleme yapmanın önemini vurguluyor.
Video oyunları oynamak düşünme ve algılama gibi zihinsel yeteneklerimizi geliştiriyor. Örneğin, keskin nişancı oyunları. Bu tarz oyunlar, oyuncuya objeleri 3 boyutlu görme yeteneği kazandırıyor. Puzzle gibi stratejik video oyunları ise oyuncuya problemi nasıl çözmesi gerektiğiyle ilgili bakış açısı kazandırıyor.
Bu yazıdan sonra okulların ''Sakız çiğnemek yasaktır.'' kuralı tozlu raflara kalkabilir. J St. Lawrence Üniversitesinde yapılan çalışmaya göre, sakız çiğnemek zihinsel becerilerinizi arttırabilir. Bilim insanları 159 gönüllüyü sakız çiğneyenler ve çiğnemeyenler olarak iki gruba ayırıyor ve geriye doğru tekrarlanan sayılardan, zor mantık problemlerine kadar bir sürü testi çözmeleri isteniyor. Sonuç olarak, 6 testin 5’ini sakız çiğneyenler kazanıyor.
Deneyin sonunda, sakız çiğnemenin beyne olan etkisinin kısa süreli olduğu kanıtlanıyor. Asıl o etkiyi yaratan, sakızı patlatmakmış! Bu hareket yaptığımız işe daha iyi odaklanmamızı sağlıyor.
Motosiklet kullanmak araba kullanmaktan daha çok tehlikeli olsa da beyninize büyük bir fayda sağlıyor.
Ryuta Kawashima, Yamaha Japan ve Tohoku Üniversitesi motosikletin orta yaşlı erkeklerin üzerindeki etkisini öğrenmek için bir araştırma yapıyor. 40’ında ve 50’sinde, motosiklet ehliyeti olup 10 yıldır motosikleti kullanmayan 22 erkek, araştırmanın deneyleri oluyor. Bunların yarısı 2 ay boyunca her gün motosiklet kullanıyor, diğer yarısına ise kullanılması izin verilmiyor. Bu deneyin hem öncesinde hem de sonrasında motosikletin etkisini anlamak üzere zihinsel işlevleriyle alakalı analiz yapılıyor. Sonuç olarak motosiklet kullananlar zihinsel işlev testinde daha yüksek not alıyor. Hatta, 2 ay boyunca motosiklet kullanmayan kişiler önceden aldığı skordan daha da düşük alıyor.
Kawashima deneyi ''motosiklet kullanmak dakik olmayı, her zaman tetikte durmayı gerektiriyor. Sürücünün beyni motosikleti kullanırken etkin hale geliyor.'' diyerek özetliyor.
Ben de bu yazıyı ''Kalıtsal diye bir şey var kardeşim'' diyen kardeşlerime selam vererek bitiriyorum:
Hepimiz belirli bir zeka düzeyine sahip olarak dünyaya geliriz ancak zekayı belirleyen tek etken kalıtım değildir. Çevre koşulları da onun kadar önemlidir. Örneğin, bir insanın boyu genlerinde 180 santimetre diyelim. Çocuk iyi beslenirse 180 santimetreye kadar uzar. Aksi durumda boyu 160 santimetre civarında kalır. Zeka da bunun gibidir. Ortalama insan IQ’su 100’dür. Yeni doğan bir bebeğin potansiyel zekası ise 140’tır. Çocuk eğitilmediğinde, zihinsel uyarıyı almadığında veya okumadığında IQ’su 100’lerde kalır. Çevrenin etkisini küçük görmeyelim :)
Özgün Çeviri: Fatma Kunt
- Şekerleme Yapmak
Gece yatıp uyumakla şekerleme yapmak arasında büyük bir fark var. Akşam yattığımızda, beynimiz o gün içerisinde öğrendiğimiz bilgileri depoluyor. Şekerleme yaptığımızda ise aslında daha bir şeyler öğrenmeden o bilgilere yer açıyoruz. Bunun etkisini de bir deneyle kanıtlamışlar:
California Üniversitesinde, Berkeley tarafından yapılan deneyde, gönüllü adaylara hafıza testi yaptırılıyor. Deneyin sonucunda şekerleme yaptıkları zaman %20 daha fazla puan elde ettikleri görülüyor. Bu deneyin çalışanlarından Matthew Walker: ''Uykunun öğrenme ve ezberleme üzerinde büyük bir etkisi var. Bence, toplum uykuyu rahatlama yöntemi olarak düşünmesinden çok, zeki olma yolunda biyolojik gereklilik olarak görmesi gerek.'' diyerek şekerleme yapmanın önemini vurguluyor.
- Video Oyunları Oynamak
Video oyunları oynamak düşünme ve algılama gibi zihinsel yeteneklerimizi geliştiriyor. Örneğin, keskin nişancı oyunları. Bu tarz oyunlar, oyuncuya objeleri 3 boyutlu görme yeteneği kazandırıyor. Puzzle gibi stratejik video oyunları ise oyuncuya problemi nasıl çözmesi gerektiğiyle ilgili bakış açısı kazandırıyor.
- Sakız Çiğnemek
Bu yazıdan sonra okulların ''Sakız çiğnemek yasaktır.'' kuralı tozlu raflara kalkabilir. J St. Lawrence Üniversitesinde yapılan çalışmaya göre, sakız çiğnemek zihinsel becerilerinizi arttırabilir. Bilim insanları 159 gönüllüyü sakız çiğneyenler ve çiğnemeyenler olarak iki gruba ayırıyor ve geriye doğru tekrarlanan sayılardan, zor mantık problemlerine kadar bir sürü testi çözmeleri isteniyor. Sonuç olarak, 6 testin 5’ini sakız çiğneyenler kazanıyor.
Deneyin sonunda, sakız çiğnemenin beyne olan etkisinin kısa süreli olduğu kanıtlanıyor. Asıl o etkiyi yaratan, sakızı patlatmakmış! Bu hareket yaptığımız işe daha iyi odaklanmamızı sağlıyor.
- Motosiklet Sürmek
Motosiklet kullanmak araba kullanmaktan daha çok tehlikeli olsa da beyninize büyük bir fayda sağlıyor.
Ryuta Kawashima, Yamaha Japan ve Tohoku Üniversitesi motosikletin orta yaşlı erkeklerin üzerindeki etkisini öğrenmek için bir araştırma yapıyor. 40’ında ve 50’sinde, motosiklet ehliyeti olup 10 yıldır motosikleti kullanmayan 22 erkek, araştırmanın deneyleri oluyor. Bunların yarısı 2 ay boyunca her gün motosiklet kullanıyor, diğer yarısına ise kullanılması izin verilmiyor. Bu deneyin hem öncesinde hem de sonrasında motosikletin etkisini anlamak üzere zihinsel işlevleriyle alakalı analiz yapılıyor. Sonuç olarak motosiklet kullananlar zihinsel işlev testinde daha yüksek not alıyor. Hatta, 2 ay boyunca motosiklet kullanmayan kişiler önceden aldığı skordan daha da düşük alıyor.
Kawashima deneyi ''motosiklet kullanmak dakik olmayı, her zaman tetikte durmayı gerektiriyor. Sürücünün beyni motosikleti kullanırken etkin hale geliyor.'' diyerek özetliyor.
Ben de bu yazıyı ''Kalıtsal diye bir şey var kardeşim'' diyen kardeşlerime selam vererek bitiriyorum:
Hepimiz belirli bir zeka düzeyine sahip olarak dünyaya geliriz ancak zekayı belirleyen tek etken kalıtım değildir. Çevre koşulları da onun kadar önemlidir. Örneğin, bir insanın boyu genlerinde 180 santimetre diyelim. Çocuk iyi beslenirse 180 santimetreye kadar uzar. Aksi durumda boyu 160 santimetre civarında kalır. Zeka da bunun gibidir. Ortalama insan IQ’su 100’dür. Yeni doğan bir bebeğin potansiyel zekası ise 140’tır. Çocuk eğitilmediğinde, zihinsel uyarıyı almadığında veya okumadığında IQ’su 100’lerde kalır. Çevrenin etkisini küçük görmeyelim :)
Özgün Çeviri: Fatma Kunt
0 Yorum
Yorum Yap