Erasmus Sayesinde 22 Ülke Gezdi

Gülşah Miyasoğlu (22) Yıldız Teknik Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde okuyor. Geçen yıl İspanya Almeria’ya Erasmus değişim programı için gitti. Eğitiminden arta kalan zamanlarda yirmiyi aşkın Avrupa ülkesini gezdi. Erasmus sayesinde dünyanın her tarafından arkadaşlar edindiğini ve hayata daha geniş bir pencereden baktığını söylüyor.

Kaç ülke gezdiniz?
- Batıdan doğuya neredeyse tüm Avrupa ülkelerini gördüm. İngiltere ve İsviçre’ye gidemedim. İngiltere’ye vize almak zor, İsviçre ise öğrenci için pahalı.

En öğrenci dostu ülke hangisiydi?
- İspanya. Bize yakın bir kültür. Sıcakkanlılar. Yolda adres dahi sorsanız, sizinle ilgilenir, yardım ederler. Bunu diğer Avrupa ülkelerinde bulamayabilirsiniz. İspanya’da kendinizi, evinizdeki gibi güvende hissedersiniz. Tüm bunları düşündüğümüzde Erasmus için uygun bir tercih İspanya. Ancak eksi bir yanı da var: İngilizce konuşma oranı Kuzey Avrupa’da olduğu gibi yüksek değil. Dil, merkezi olmayan şehirlerde problem yaratabilir. İspanyolca, konuşması keyifli bir dil. Biraz uğraşla günlük ihtiyaçlarınızı karşılayacak kadarını öğrenebilirsiniz.

Yazının devamı için tıklayınız
                                                                                                            



Porto En sevdiğiniz şehir hangisi? - Porto unutulmazdı. Barcelona’dan Porto’ya 20 Euro’ya uçtum. Böyle uygun dönemleri yakalarsanız çok iyi fiyatlarla Avrupa’da seyahat edebilirsiniz. Porto, öğrenci dostu bir şehir. Konaklama da uygun. 36 Euro’ya merkezi güzel bir otele yerleştim. Tarihi çarşıda ‘bacalhau’nun tadına baktım. Bu balıktan çeşitli lezzetler sunuluyor. İspanya’da ev arkadaşlarım Portekizliydi. Bu yüzden bu kültüre aşinaydım ve hiç zorluk çekmedim. Porto küçük bir şehir. Sırt çantanızı alıp her yere yürüyerek ulaşabilirsiniz. Şarap tadım turlarına katıldım. Şarap fabrikasını gezdikten sonra dünyaca ünlü Porto şaraplarının tadına bakıyorsunuz. İsterseniz bisiklet de kiralayabilirsiniz. Öğrenciyseniz ve seyahat etmek istiyorsanız Porto’ya mutlaka gidin.



                                                                                                            

TREN, TAKSİ VE RED LIGHT

Bir Erasmus öğrencisi olarak Avrupa seyahati nasıldı?
- Bir öğrencisiniz ve hiçbir zorunluluğunuz yok. Üniversiteye dönüp aldığınız dersleri vermek dışında. Derslere gitmeniz gerekiyor. Fakat kaçırma lüksünüz de var. Çünkü hocalar da bir Erasmus öğrencisinin yerinde durmayacağını iyi biliyor. Bu nedenle özgürsünüz ve sorumluluklardan uzak seyahat edebiliyorsunuz.


                                                                                                            



Ne gibi sıkıntılar yaşadınız? - Ulaşımda problemlerim oldu. İtalya’da tren şirketleri sorumsuz. Venedik’ten Milano’ya sabah ilk trene biletim vardı. Bu sefer iptal olunca bir sonrakine bindim. Sorun çıkardılar. Şikâyet ettim. Kimse ilgilenmedi. Belçika’da sokakta kaldım. Gece 22.30 gibi Amsterdam’dan Brüksel’e geçtim. Burada 22.00’den sonra ulaşım çok güç oluyormuş. Brüksel’in merkezine taksiyle gittim. Aksi gibi hiçbir otelde rezervasyonum yoktu ve her yer kapalıydı. Amsterdam’da Red Light’ta bir hostelde kaldım. Ne yazık ki orada olduğunu varınca anladım. Enteresan bir geceydi. Barselona’da çantamı çaldılar. Peşlerine takıldım ve geri aldım.

                                                                                                            

Hocalar Erasmus öğrencisinin yerinde durmayacağını iyi biliyor. Bu nedenle özgürsünüz ve sorumluluklardan uzak seyahat edebiliyorsunuz.

Seyahat etmek isteyen Erasmus öğrencilerine neler önerirsiniz?
- Her şeyi çok kısa sürede öğrenmek çok önemli. İnternette bıkmadan usanmadan araştırma yapmalı. Daha önce seyahat edenleri bulup onlarla iletişime geçilmeli. Çünkü yabancı arkadaşlarımdan çok güzel seyahat ipuçları aldım İspanya’da. Sihirli kelime ‘girişken’ olmak. Konuşmaktan çekinmemek lazım. Okulda seyahat önerilerini aldığım hocalarım oldu. Ayrıca önemli diğer bir nokta da kendi işini kendin yapmak. Öneri alabilirsiniz fakat asla işinizi bir başkasına emanet etmeyin. Mesela bir grupla gidiyorsanız, seyahat acentesiyle siz iletişime geçin. Yoksa bir bakmışsınız işler sarpa sarıvermiş, sırt çantanızla bir parkta yatacak yer arıyorsunuz. Maddi olarak da kendinizi iyi ayarlamalısınız. Yani en düşük harcamayla, en iyiyi aramalı, yaratıcı olmalısınız. Yollara düşmeden önce gerekli rezervasyonları yaptırmalısınız. Çünkü cebinizdeki para belli. Bu parayla siz Erasmus’ta yaşamınızı idame ettiriyorsunuz. Riskleri ne oranda ortadan kaldırırsanız o oranda çok gezersiniz.


                                                                                                            




Bu seyahatler size ne kazandırdı?
- Çok kişi tanıdım. Beraber seyahat edip, zor anlarda bana yardım eden dostlarım oldu. Dünyayı biraz daha iyi tanıdığımı düşünüyorum. Seyahat sayesinde ciltlerce kitap okumuş gibiyim. Çoğu şehre yalnız gittim. Bu nedenle gittiğim şehirleri daha iyi gözlemleme fırsatım oldu. Risk almanın ne demek olduğunu öğrendim. Türkiye’nin artılarını ve eksilerini daha net görmeye başladım. Erasmus, asıl seyahate imkân tanımasıyla sizi geliştiriyor. Bütün gün gittiğim üniversitenin bahçesinde otursaydım, bu denli güzel ve sıra dışı tecrübeler edinemezdim.



[ad name="HTML"]

EN'LERİ...

En sevdiğiniz beş şehir
Berlin, Viyana, Ljubljana, Paris, Dubrovnik

Seyahate kiminle çıkar?
Yalnız

Seyahatte nerede kalır?
Hostel

Seyahatte ne yer içer?
En ucuzu

Seyahat çantasının vazgeçilmezleri
Not defteri

Seyahatten ne alır?
Magnet, takı

 

Kaynak: Hurriyet