Öğrenci Kariyeri
Joy, 2015 yılında vizyona giren, David O. Russel’ın yazdıp yönettiği ve başrollerinde Jennifer Lawrence ve Bradley Cooper’n oynadığı Joy Mangano’nun gerçek başarı hikayesini anlatan komedi-dram filmidir. Her ne kadar eleştirmen ve izleyiciler tarafından çeşitli kişisel ve teknik nedenlerden dolayı beklendiği kadar beğenilmese de ana karakter Joy’un hikayesi herkese örnek olacak cinsten...
Joy Mangano otuzlu yaşlarında, ailesiyle yaşayan, eşinden boşanmış ve çocuklarına bakmakla yükümlü olan bir kadın. Eski eşi, annesi, babası ve çocuklarının yükü omuzlarında olan Joy’un hayallerini gerçekleştiremediğini filmdeki flashback’ler (geçmişi gösteren sahneler) sayesinde öğreniyoruz. Çocukluğundan beri icatları ve yaratıcılığıyla ön plana çıkan Joy, maalesef günümüzde herkesin deneyimlediği gibi ailesi tarafından destek göremez ve sonucunda şu an yaşadığı rutini ve ağır sorumluluğu deneyimlemek zorunda kalır.
Tıpkı herkesin hayatında bir dönüm noktası olduğu gibi, Joy’un dönüm noktası da yaşadığı acı bir deneyimle şekillenir. Joy bir gün ailesiyle kutlamadayken kırılan bardağın ortaya saçtığı cam kırıklarını temizlemeye başlar ve bezi sıkarken tüm camlar ellerine batar. Bu acı deneyim, yaşadığı hayat, hedefsizliği ve tüm sorumluluklar canına zaten tak etmiştir ve küçüklüğündeki yaratıcı ruhu geri döner. Kendi kendine küçük ve basit tasarımlar çizerek “mucizevi paspas” dediği şeyi icat etmeye koyulur. Artık kimse yere eğilip iş yapmak zorunda kalmayacak ve ellerine cam kırıkları batmayacaktır; çünkü bu paspasın sapı ve değiştirilebilir bir ucu vardır.
Joy patent ve üretim için ihtiyacı olan para için ailesine danışır ve maalesef küçük kızı, çocukluk arkadaşı ve eski eşi dışında ailesinden kimse ona inanmaz. Uzun uğraşlar, girilen borç batağı ve herkesin işine karışmasından sonra Joy paspasları üretime koyar. Ham maddeyi sağlayan kişi, patent alımı ve ürünü pazarlama konusunda oldukça zorluk yaşayan, bu süreçte iyice borca giren ve ailesi tarafından itilip kakılan Joy asla pes etmemeyi kafasına koymuştur.
Çoğu zaman gittiğimiz yolda ayağımız tökezlediğinde ya da düştüğümüzde bir daha doğrulamayacağımıza inanırız. İkinci şansları asla göremeyiz; ama Joy artık umutların bittiği yerden bile doğrulup yükselmesini başarır. Joy’un bir alışveriş kanalına kabul edilen ürünü ilk tanıtıldığında hayal kırıklığı ile sonuçlanır. Her şeyin bittiğini düşünen Joy’un ailesi artık vazgeçmesi için Joy’a baskı kurar; ama o her şeyi göze alıp ikinci bir şans daha ister ve hayatını tamamen değiştirir. Ürününü büyük bir içtenlik ve samimiyet ile satan Joy satış rekoru kırar. Ürünün satılmasına yardımcı olanlardan biri ise yayına telefonla bağlanan ve ilk paspası satın alan, ona en başından beri inanan arkadaşından başkası değildir. Her ne kadar serüvenimizde yalnız olduğumuzu düşünsek de unutmayın ki bizi aşağı çekenlerin yanında bizim elimizden tutacak kişiler de yok değildir.
Maddi ve manevi yükünden sıyrılmış, artık kendi ayaklarının üstünde duran ve başkalarına da kendi ayakları üstünde durması için iş kapısı açan Joy, büyük bir iş kadını olmuştur. Hayallerini ve uğraşlarını kimsenin yıkmasına izin vermemekle en büyük azmi gösteren Joy herhangi bir işi başarmak isteyen ve yeterli azmi kendinde bulamayanlar için harika bir örnek. Otuzlu yaşlarında, deyim yerindeyse başarısız bir hayat süren birinin bu derece iyi yerlere gelmesi daha genç yaşlarda olan biz izleyici ve okurları hayatımızı sorgulatacak ve hayallerimize daha sıkı sarılmamızı destekleyecek cinsten. Hala izlemediyseniz ve biraz motivasyona ihtiyacınız varsa, bu yazıyı kapayıp hemen filmin oynat tuşuna basın :) Keyifli seyirler.
Film hakkında ufak bir bilgi niteliğinde fragman:
Fragman
Özel İçerik: Gizem Gençer
Joy Mangano otuzlu yaşlarında, ailesiyle yaşayan, eşinden boşanmış ve çocuklarına bakmakla yükümlü olan bir kadın. Eski eşi, annesi, babası ve çocuklarının yükü omuzlarında olan Joy’un hayallerini gerçekleştiremediğini filmdeki flashback’ler (geçmişi gösteren sahneler) sayesinde öğreniyoruz. Çocukluğundan beri icatları ve yaratıcılığıyla ön plana çıkan Joy, maalesef günümüzde herkesin deneyimlediği gibi ailesi tarafından destek göremez ve sonucunda şu an yaşadığı rutini ve ağır sorumluluğu deneyimlemek zorunda kalır.
Tıpkı herkesin hayatında bir dönüm noktası olduğu gibi, Joy’un dönüm noktası da yaşadığı acı bir deneyimle şekillenir. Joy bir gün ailesiyle kutlamadayken kırılan bardağın ortaya saçtığı cam kırıklarını temizlemeye başlar ve bezi sıkarken tüm camlar ellerine batar. Bu acı deneyim, yaşadığı hayat, hedefsizliği ve tüm sorumluluklar canına zaten tak etmiştir ve küçüklüğündeki yaratıcı ruhu geri döner. Kendi kendine küçük ve basit tasarımlar çizerek “mucizevi paspas” dediği şeyi icat etmeye koyulur. Artık kimse yere eğilip iş yapmak zorunda kalmayacak ve ellerine cam kırıkları batmayacaktır; çünkü bu paspasın sapı ve değiştirilebilir bir ucu vardır.
Joy patent ve üretim için ihtiyacı olan para için ailesine danışır ve maalesef küçük kızı, çocukluk arkadaşı ve eski eşi dışında ailesinden kimse ona inanmaz. Uzun uğraşlar, girilen borç batağı ve herkesin işine karışmasından sonra Joy paspasları üretime koyar. Ham maddeyi sağlayan kişi, patent alımı ve ürünü pazarlama konusunda oldukça zorluk yaşayan, bu süreçte iyice borca giren ve ailesi tarafından itilip kakılan Joy asla pes etmemeyi kafasına koymuştur.
Çoğu zaman gittiğimiz yolda ayağımız tökezlediğinde ya da düştüğümüzde bir daha doğrulamayacağımıza inanırız. İkinci şansları asla göremeyiz; ama Joy artık umutların bittiği yerden bile doğrulup yükselmesini başarır. Joy’un bir alışveriş kanalına kabul edilen ürünü ilk tanıtıldığında hayal kırıklığı ile sonuçlanır. Her şeyin bittiğini düşünen Joy’un ailesi artık vazgeçmesi için Joy’a baskı kurar; ama o her şeyi göze alıp ikinci bir şans daha ister ve hayatını tamamen değiştirir. Ürününü büyük bir içtenlik ve samimiyet ile satan Joy satış rekoru kırar. Ürünün satılmasına yardımcı olanlardan biri ise yayına telefonla bağlanan ve ilk paspası satın alan, ona en başından beri inanan arkadaşından başkası değildir. Her ne kadar serüvenimizde yalnız olduğumuzu düşünsek de unutmayın ki bizi aşağı çekenlerin yanında bizim elimizden tutacak kişiler de yok değildir.
Maddi ve manevi yükünden sıyrılmış, artık kendi ayaklarının üstünde duran ve başkalarına da kendi ayakları üstünde durması için iş kapısı açan Joy, büyük bir iş kadını olmuştur. Hayallerini ve uğraşlarını kimsenin yıkmasına izin vermemekle en büyük azmi gösteren Joy herhangi bir işi başarmak isteyen ve yeterli azmi kendinde bulamayanlar için harika bir örnek. Otuzlu yaşlarında, deyim yerindeyse başarısız bir hayat süren birinin bu derece iyi yerlere gelmesi daha genç yaşlarda olan biz izleyici ve okurları hayatımızı sorgulatacak ve hayallerimize daha sıkı sarılmamızı destekleyecek cinsten. Hala izlemediyseniz ve biraz motivasyona ihtiyacınız varsa, bu yazıyı kapayıp hemen filmin oynat tuşuna basın :) Keyifli seyirler.
Film hakkında ufak bir bilgi niteliğinde fragman:
Fragman
Özel İçerik: Gizem Gençer
Sıla Tanrıverdi
0 Yorum
Yorum Yap