Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı’nın sorun çağının anatomisi ya da çağımızın felsefece teşrihi olarak adlandırılan derleme yazılarının ve kendisi ile yapılan söyleşisinin yer aldığı kitabı yayına hazırlayan ve derleyen Mehmet Sabri Genç’in, kitaba ön söz olarak söz başı adı ile yazdığı bölümde bahsettiği, Almanya’da felsefe ve psikoloji okuyan öğrencilere verdiği konferanslarda anlattığı ve kendisine ait olduğunu söylediği toplumsal psikolojide kullandığı bir örnek.”Aptal Puma Sendromu”.
Aptal Puma Sendromu, bir takım işler yaparken hayatımız ile ilgili belli başlı kararlar alırken ve bazı şeyleri düşünürken akılımızın bir kenarında bulunması ve aklımıza kazımamız gereken bir kavramdır. İnsanlar olarak gerçekçi olmayan hedeflerin peşinden gidip realist olan hedefleri çöpe atmakta üstümüze yoktur. Psikolojide bu durumun adıdır ”Aptal Puma Sendromu”.
Pumalar çok hızlı hayvanlardır ama aynı zamanda da çabuk yorulurlar bu yüzden enerjilerini çok doğru kullanmaları gerekmektedir. Bu yüzden avını belirlerken bazı kriterlere dikkat etmek zorundadır ki hızının gücüyle yakalayacağı av telef olmasın.
Araştırmalara göre bir puma, avını cüssesine göre belirliyor. Bir tavşanın peşinde koşup harcayacağı enerji ve kaloriyi tavşana harcamak yerine ceylanın peşinden koşup onun için çabalamaktan yana kullanıyor. Pumalar akıllı hayvanlardır ve bir avının peşinden koşarken harcadığı enerji avından alacağı enerjiden yüksek olursa o avın peşinden gitmekten vazgeçerler ve başka avlara yönelirler. Yenilgiyi kabullenmekten gocunmuyorlar diyebilirim.
”Aptal Puma Sendromu” tam da burada devreye giriyor aslında. Bu durumun tam tersini yapan insanları ifade etmek için kullanılan bir terimdir Aptal Puma Sendromu. Bir tavşanın peşinden yıllarca koşan, sonra da yakaladığı avı bir çırpıda bitiren aptalları veya bu tip bir ahmaklığı ifade etmek için kullanılmaktadır. Bir başka ifade ile birçok insan, pozisyonları ile bağdaşmayan küçük şeyler peşinde ömür geçiriyor. Ceylan peşinde olması gerekirken, tavşan peşinde telef oluyor. Hedeflerini yanlış tutarak enerjisini boşa harcıyor.
Bu durumu kendimize uyarlayıp çıkarabileceğimiz en iyi sonuç ise hayatımız boyunca değmeyecek hedefler peşinde koşmaktan kendimizi alı koyup daha büyük daha heybetli ve anlamlı hedefler karşısında enerjimizi tüketmeliyiz. Kendimizi gerçekten uğraşmaya değecek hedefler karşısında heba etmeliyiz. Hedeflediğimiz şeye ulaştığımızda verdiğimiz emeğe değecek mi ? bu sorunun cevabını düşünerek hareket etmeliyiz. Başarının sırrı harcadığın enerjiyle elde ettiğin emek arasındaki dengede saklıdır. Bu dengeyi kurabilirsen hayatta başarılı adımlar atmış olacaksın.
Aptal Puma Sendromu’nun insan eliyle ortaya atılmış bir kavram olduğunu unutmayıp bu kavramın ifade ettiklerini yine bir insanın değiştirebileceğini unutmayalım.
Özel İçerik: Ulaş Özcan