Öğrencilik… Hayatımızın en aktif en dolu dolu yılları. Hele de henüz başındaysanız; önünüzde uzun yıllar yapılmış planlar, ulaşılacak hedefler var. Çoğumuz ilk senelerimizde hevesli oluyoruz sonrasında da ”geldi de geçiyor” yapacak bir şey kalmadı diye verimsiz geçiriyoruz. Hatırlarsınız üniversiteye ilk başladığınız yıl ne hayalleriniz vardı:” Erasmus, çift ana dal, öğrenilecek yabancı diller…” Kaçımız bunları yapabildi veya yapabilenler nasıl yaptılar? İşte benim naçizane tavsiyelerim…
Ertelemeyin
Hayatınızda ertelediğiniz hiçbir şeyden istediğiniz gibi verim alamazsınız. Evet bugünün işini yarına bırakmayın, bugün yapın! En ufak şeyleri bile. Atıyorum vermeniz gereken bir kargo mu var, o gün verin. Bu sizin hayatınızda disiplin oluşturmanızı sağlar. 20li yaşlarda oturttuğunuz çoğu davranış hayatınıza şekil verir ve oturur. Sonrasında bir alışkanlık edinmek oldukça zordur.
Bir Ajanda Tutun
Öle telefon ajandaları veya yapacaklarınızı yazdığınız bir defter değil. Her sene aldığınız minik sürekli yanınızda taşıyabileceğiniz bir ajandanız olsun. Arkadaşlarınızla buluşma planınızdan ödevlerinize, doğum günlerinden vize haftalarınıza kadar her şeyi günü gününe yazdığınız bir ajanda. Her gece yatmadan ertesi gün yapacaklarınızı planlayıp yazın ve o gün içinde yaptıklarınızın yanına bir tik koyun. Yazılı ve düzenli olması yapacağınız en ufak bir şeyi bile planlı hale getirecek ve sizde sorumluluk bilinci oluşturacaktır ve inanın bana sene sonunda o ajandayı baştan sona okuduğunuzda, gözünüzün önünden bütün senenin kısa bir özetinin geçmesi çok güzel bir his:)
Erken Uyanın
Uykuyu hepimiz seviyoruz. Özellikle de sabah uykusunun tadı bambaşka! Biliyorum. Ama inanın ”günün bereketi” denilen kavram var ya gerçekten sabah saatlerinde. Erken kalkınca gün uzuyor, yapacaklarımız birikmiyor ve yapınca siz de göreceksiniz ki gün size yetiyor. Sadece hafta içinden bahsetmiyorum. Hafta sonu da 11’lere 12’lere kadar uyumayın. En geç 10 gibi yataktan çıkmış olun ki o bile bana göre geç:) Ben hafta içi 6’da hafta sonu 8’de uyanan biri olarak söyleyebilirim ki hem öğrencilik hayatımı, hem yarı zamanlı iş hayatımı, sporumu her şeyimi yetiştirebiliyorum. Hiç öyle günde sekiz saat uyuyun diye kişisel gelişim klişesi de yapmayacağım, gayet günde 4-5 saat uyuyan biri olarak yorgun hissetmiyorum. Vücudunuz alışıyor hem hayatımın en güzel yıllarını neden uyuyarak geçireyim ki:) Dışarda yaşanılacak bir hayat var!!
Hantal Olmayın
Hiç sevmem öyle her işi mıy mıy yapan insanları. Tez canlı olun! İş bitirici olun! Atıyorum bir ödeviniz var. Ay başlayayım, 1 saat sonra ara vereyim, o ara 2 saat olsun o ödev uzasın da uzasın.. Tabiri caiz ise ”yardırın”:) Her şeyinizde. Sabah hazırlanırken, ödev yaparken, ders çalışırken, temizlik yaparken aklınıza gelen ne varsa. Tez canlı olmanın zamanınızı ne kadar bollaştırdığına zamanla siz de inanamayacaksınız.
Türk Gibi Başla İngiliz Gibi Bitir
Bu ifade bazı yerlerde ”Türk gibi başla Alman gibi bitir” olarak da geçiyor. Hangisi daha doğru bilmiyorum ama ana fikir şu; bir işe başlarken Türk gibi hevesle başlayıp İngiliz/Alman gibi sabır ve aynı ciddiyetle devam ettirmek. Örneğin, herhangi bir enstrüman çalmak için bir kursa yazıldınız. Enstrümanı aldınız, defterler, kalemler haftalık programınızı ona göre şekillendirmeler falan derken kursa bir iki hafta devam ettiniz ama sonrasında devamsızlıktı, sınavlardı; o da ne? Bir hevesinizin daha sonuna gelmiş bulunmaktasınız. Gerçekten bu şekilde kaç hedefinizden/planınızdan vazgeçtiniz? Hiç düşündünüz mü? Düşünün bence…
İnsanoğlunun hayatına sığdıramayacağı hiçbir şey yoktur. Siz isterseniz şayet, her şeyi başarabilirsiniz. Zamanım yok diye vazgeçmeyin, reddetmeyin. Şöyle söyleyeyim. Birinci sınıfın ikinci dönemiydi sanırım; üstten aldığım 3 dersle birlikte bir donemde 11 ders alıp AGNO mu 3.12 yaptığım,hafta sonu Rusça, hafta içi akşam İtalyanca kursuna gittiğim , aynı zamanda çello dersi aldığım, gönüllü 2 organizasyonda yer alıp, günde 2 saat özel bir şirkette çalıştığım, hem özel hem sosyal hem de aile hayatımı çok güzel geçirdiğim hepsine de zaman ayırabildiğim bir dönem olmuştu. Hayatıma sığdırmıştım ve size verdiğim bu tavsiyeleri günlük hayatımda ben de uygulamıştım, uyguluyorum ve hayatımı böyle dolu dolu geçirmekten hiç yorulmayacakmışım gibi geliyor:)
Özel İçerik: Merve Erşan