Merhaba üniversiteli! Geçen yıl çok zordu, çok emek harcadın, çok yoruldun ve artık nihayet üniversitelisin. Hoş geldin! Akademik takvimin açılmasıyla birlikte, vizelere kadar olan zaman içerisinde bu güzel havadan yararlanarak İstanbul’un tadını öğrenci olarak çıkarmaya ne dersin? Hadi başlayalım!
- Maçka Parkı’nda Teleferiğe Binmek
İstanbul’un Avrupa Yakası’nda, Akaretler’den Nişantaşı’na çıkan Süleyman Seba Caddesi’nin sonunda, cennetin bir parçası olarak Maçka Parkı bulunuyor! Şehrin bütün gürültüsünün, kalabalığının ve karmaşasının içinde böylesine bir doğa güzelliğinin bulunması İstanbullular için bulunmaz bir şans. Ayrıca, bu parkın içinden Taksim’e uzanan bir teleferik hattı var ve İETT’ye bağlı. Genellikle İTÜ’lülerin Maçka kampüsünden Gümüşsuyu kampüsüne geçmek için kullandığı bu teleferik, özellikle Eylül-Ekim aylarında harika bir manzara sunuyor!
- İstanbul Modern’i “Sizin Perşembeniz”de Ziyaret Etmek
Karaköy’e giderken Meclis-i Mebusan caddesi üzerinde bulunan İstanbul Modern Sanatlar Müzesi, İstanbul’dayken ziyaret etmeniz gereken müzeler arasında. Dünyanın çeşitli yerlerinden eserlere ev sahipliği yapan İstanbul Modern, ayrıca her Perşembe ücretsiz müze deneyimi sunuyor!
- Caddebostan Sahil Parkı’nda Piknik Yapmak
İstanbul’un Anadolu yakasında bulunan Caddebostan Sahil Parkı, eşsiz deniz manzarası ve yemyeşil ağaçlarıyla yine İstanbullular için harika bir mola yeri. Hafta sonları oldukça yoğun olan Caddebostan Sahil Parkı’nda piknik yapmak, geçireceğiniz en keyifli öğle yemeklerinden biri olabilir!
- Arnavutköy – Bebek Caddesi’nde Yürüyüş Yapmak
Filmlerde ve dizilerde oldukça gördüğümüz, boğaz manzaralı yürüyüşler İstanbul’a gelmenle birlikte artık gerçek oldu! Formda kalmak ve sağlıklı yaşamak adına spor salonlarına kayıt olup kapalı alana tıkılmak yerine, deniz manzarası eşliğinde yürüyüş yapmak çok daha keyifli!
- Adalar’a Gitmek
İstanbul’a yeni gelenlerdenseniz, bizden söylemesi; Adaların en güzel zamanları bu zamanlar! Kadıköy ve Beşiktaş’tan Şehir Hatları’na bağlı olan vapurlarla Adalar’a gidebilir ve harika bir haftasonu geçirebilirsiniz. Zaten, kışın soğuğunu hissettirmesiyle birlikte yavaş yavaş adalar mevsimi geçecek ve şu an gitmezseniz maalesef, bahar aylarını beklemek zorunda kalabilirsiniz!
- Tarihi Yarımada’yı Ziyaret Etmek
Köklü bir tarihe tanıklık etmek için Prag’a gitmeye hiç gerek yok; çünkü İstanbul yüzyıllarca medeniyete başkentlik yapmış bir şehir ve Tarihi Yarımadası’yla bunu kanıtlıyor. Tarihi Yarımada’ya yapacağınız bir ziyaret sonunda, geçmişimize bir kez daha hayranlıkla bakacaksınız! Küçük bir not; Tarihi Yarımada’yı ziyarete gitmeden önce müzekart çıkarmanız hem kuyruk beklememeniz açısından hem de ekonomik açıdan çok mantıklı olabilir!
- Sapphire Seyir Terası’ndan İstanbul’u Seyretmek
İstanbul’a 236 metre yükseklikten bakıp şahane bir manzara görmek ister misin? O zaman doğru adres, 4. Levent İstanbul Sapphire’de! 54. Kattan 7 tepeli şehrin bütün güzelliklerini en ince detayına kadar inceleyebilirsin. Köprü manzarası, gökdelenlerin boğaza eşlik etmesi de cabası!
- Pierre Loti Tepesi’ne Çıkmak
İstanbul’a gelip de tabii ki de Pierre Loti’yi ziyaret etmeden olmaz. Haliç manzarası, güzelliğiyle başınızı döndürebilecek cinsten, dikkatli olmanız şiddetle önerilir. Ayrıca haftasonları çok yoğun olacağını da göz önünde bulundurmalısınız, insan kalabalığından yürümeniz bile zorlaşabilir!
- Emirgan Korusu’nda Lale Bahçeleri’nde Kitap Okumak
Yemyeşil bir doğa, İstanbul’un simgesi olan lalelerle birleşirse? Tahmin edebileceğinden çok daha güzel bir manzara ortaya çıkıyor, mutlaka deneyimlemelisiniz. Ağaçların gölgesinde okuyacağınız kitaplardaki satırlar, yıllarca aklınızdan çıkmayacak!
- Kadıköy – Beşiktaş Vapuru’nda Kahvaltı Etmek
İstanbulluların ne kadar şanslı olduğunun bir başka kanıtı da, günlük işlerini halletmek için kıta değiştirirken, hiç vakitleri olmasa bile deniz havasına maruz kalmalarıdır! Dünyanın hangi yerinde, işe veya okula giderken böyle bir manzara eşlik eder? Tahmin edemiyorum! Mutlaka deneyimlemeniz gereken (ki deneyimlemek zorunda kalacağınız) Kadıköy – Beşiktaş Vapuru’nda çekirdekli simitle edeceğiniz kahvaltı, insanı mutlu eden en küçük şeylerden biri olabilir!
İstanbul’da yapılacak şeyler elbette ki bunlarla sınırlı değil, örnekler ekseriyetle çoğaltılabilir! Kendinizin de keşifleriyle harika bir İstanbul deneyimi diliyorum size, bol eğlenceler ve sevgiler!
Özgün İçerik: Özge Özışıklıoğlu
