Kim istemez ki güzel bir iş ve kısa çalışma saatleri… Yapılan araştırmalar ise kısa çalışma saatlerinin insan sağlığı ve çalışma verimi açısından önemli olduğu ortaya koymuştur. Bu öneri günümüzde pek de mümkün değil gibi gözüküyor. Uzun çalışma saatleri ve bitmek bilmeyen mesailer ile sonsuz bir iş ortamı. Ancak yüzyıllar boyu insanlar işten daha yüksek nasıl verim alınır diye sormuşlar. Bunu da çalışma saatlerinin indirilmesinde bulmuşlardır. Hatta, 1500’lü yılların başlarında İngiltere’de başbakanlık (Lordlar Kamarası başkanı) yapan hukukçu, devlet adamı ve yazar Thomas More, o dönemde kaleme aldığı Ütopya adlı eserinde günlük çalışma saatlerinin indirilmesinin hem çalışanlar hem de ülkeyi yönetenler için en iyisi olacağını savunmuştur.
Bazı firmalar ise tarih boyu uğraşılan bu çabayı gerçekleştirmiş. Bir yaşam tarzı firması olan Tower’ın CEO’su ve kurucusu Stephan Aarstol, tıpkı pek çok diğer firma gibi standart 8 günlük çalışma saatleri üzerinden operasyon yürütüyorken daha verimli olunabileceğine inandığı teorisini test etmek istemiş. Böylece 1 Haziran 2015’ten itibaren 3 aylık bir test süreci başlatmış. Şirketin tamamında günce 5 saatlik çalışma kuralı oluşturmuş. Aarstol’un çalışanları sabah 8’den öğlen 13’e kadar çalışıyordu ve yaklaşık 1 yıl sonra uygulamaya kalıcı olarak devam etme kararı alınmış.
Araştırma, dünya çapında 80 yıl önce belirlendiği üzere haftada 48 saat çalışma sınırının, sağlıklı bir yaşam için haftada 39 saate düşürülmesi gerektiğini gösteriyor.
ANU Toplum Sağlığı Bölümü’nden araştırmanın yürütücüsü Dr. Huong Dinh her üç Avustralyalıdan ikisinin, haftada 40 saatten fazla tam zamanlı işlerde çalıştığını, özellikle evde ücretsiz çalışmakta olan kadınlar için bu sürenin daha da fazla olduğunu söylüyor. Dr. Dinh, uzun çalışma saatlerinin, kişinin zihinsel ve fiziksel sağlığını etkileyip, iyi beslenmek ve kendine bakmak için zaman bırakmadığını ekliyor.
Dr. Dinh, diğer sorumlulukları da göz önüne alındığında, kadınların maksimum çalışma süresinin haftada 34 saatle sınırlanması gerektiğini; erkekler için ise, ev işlerinde daha az rol aldıkları için bu sürenin 47 saate kadar çıkabileceğini söylüyor. Erkeklerle aynı ortalama yetkinlikte olmalarına rağmen kadınların daha düşük maaşlı ve daha bağımlı işlerde çalıştığını, bunun yanı sıra ev işlerine daha fazla vakit ayırdıklarını; artan sorumluluklarla birlikte bu durumun, kadınların sağlığını olumsuz etkilememesinin imkansız olduğunu ifade ediyor.
Araştırmada, 8000 Avustralyalı ile yapılan “Avustralya’da Aile, Gelir ve İş Dinamikleri Anketi” (Household, Income and Labour Dynamics in Australia (HILDA) Survey) sonuçları kullanılmış.
Araştırmacılardan bir diğeri Prof. Lyndall Strazdins Avustralya’nın iş ve ev hayatı dengesini etkileyen bazı büyük problemleri çözmesi gerektiğini ifade edip; iş konusuna yaklaşımın değişip erkeklerin, suçlama veya ön yargıya maruz kalmadan ev işlerinde görev alması konusunda yönlendirilmesini ve Avustralyalıların bir işi iyi yapmak için uzun saatler çalışması gerektiğini fikrinden vazgeçmesi gerektiğini söylüyor.