Uyarı: 6. Sezonun finali hakkında spoilerlar içermekterdir.
"Game of Thrones"un altıncı sezonunun finali ağızları açık bırakan anları ve uzun zamandır beklenen bazı meseleleri açığa vurmasıyla hem okuyucularının hem de izleyicilerinin takdirini bir kez daha kazanmıştı. Ama -her zamanki gibi- ejdarhaların ve çılgın ateşin bu efsanevi sahneleri arasında ortalama bir izleyicinin kaçırabileceği küçük detaylar ve örnekler vardı. İnceledik ve “Game of Thrones”un haber parçalarından en iyilerini sizler için derledik.
Büyük ihtimalle gözden kaçırdığınız sekiz ayrıntı için yazımızı okumaya devam edin!
Dizinin açılış kısmında, Bolton mührü Winterfell(Kış tepesi)’den silinmişti.
Dördüncü sezondan beri, Bolton Hanesinin derisi yüzülmüş adam mührü jenerikte Winterfell’e kurulmuştu. Kırılmış Stark mührü kulenin yanındaki kısımda görülebilir. Ancak Jon ve Sansa'nın sonunda Boltonları yendiği dokuzuncu bölümden (The Battle of the Bastards) sonra her şey değişti.
İşte Winterfell’in final bölümü açılışında nasıl göründüğü:

Hayranları Starkların resmen güçlerini kazanıp Kuzey’e döndüklerini gördükleri için çok heyecanlandılar.
Starkların konuşmasında, Jon Snow'un yeni lakabı çok önemli bir anlama sahip.
Birinci sezonda Robb Stark Kuzey’in Kralı olarak taçlandığında, adamları onu “Genç Kurt” (Young Wolf) olarak isimlendirdi. Şimdi 6. Sezonda ise, Lord Wyman Manderly, Jon Snow’u Kuzey’in Kralı ilan ettiğinde, Jon’u “Beyaz Kurt” (White Wolf) olarak duyurdu. Bu lakap, Jon’un albino ulukurtu, Ghost’a (Hayalet’e) imada bulunmaktan fazlasını yaptı. Artık onun 'bastard' olma durumu ile bağlantı kurdu.
Jon'un Kuzey’in Kralı olarak yeni mührü, Stark Hanesinin sancağının tersi olacak.
Westeros’ta, hanelerinin sancağını alan bastardlar, mührün renklerini tersine çevirmek zorundadır. Bu gelenek hükümdarın öz olmadığı anlamını taşır. Stark Hanesinin mührü beyaz zemin üzerine gri ulu kurttur, bu da demek oluyor ki Jon Snow’un sancağı gri zemin üzerine beyaz ulu kurt şeklinde olacak. Jon Snow, Kuzey’in Kralı, Beyaz Kurt(White Wolf) olarak bilinecek. Aslında bembeyaz bir ulu kurda sahip olması gerçekten de gelecek olan güzelliklerin habercisi.
Arya Stark'ın soylu davranışları onun gerçek kimliğine ters düşmüştü.
Dizinin bazı dikkatli hayranları Walder Frey’in hizmetçi kızının, Arya kendini göstermeden aslında göründüğü gibi olmadığını fark etti. Çünkü Arya soylu biri olarak büyüdü, diğer soylu erkek ve kadınlara “lordum” ve “leydim” şeklinde hitap etti. Bu, kendini aşağı tabakadan bir hizmetçi kız olarak göstermeye çalışırken kaçınılmaz bir açık vermeydi.
Tywin Lannister ona dersini ikinci sezonda vermişti.

Arya genç bir erkek çocuğu gibi davranır ve Tywin’in hizmetçisi olarak ona hizmet ederken, Tywin onun çok hızlı yalan söylediğini anlamıştı. "Aşağı tabakadan kızlar *lordum* değil, *lodum* derler.” demişti Tywin. "Halktan biriymiş gibi yapıyorsan, düzgün şekilde yapmalısın.” Bu ders tam olarak anlaşılmamıştı.
Arya'nın sahnesinde bir diğer gizli ima daha var: The Rat Cook (Sıçan Aşçı)

Walder Frey'e iki oğlunu da bir dilim içinde yedirmesi aslında kitap serisinden alınmış bir senaryoydu. Arya’nın (ve Lord Walder’ın) kitapta kilit karakterler olmamasına rağmen, senaristler belli ki bu planı bir süredir akıllarında kurguluyorlardı. Frey’in yamyam gibi sonu, üçüncü sezonda izleyicilere kocaman bir ipucu olarak verilmişti.
Bran Stark, Rat Cook efsanesini Kızıl Düğün’den hemen sonra anlatmıştı.

"Aşçı kralın oğlunu öldürmüş ve soğanlar, havuçlar, mantarlar ve pastırmalar arasında turtaya koymuş." diye anlattı Bran, Meera ve Jojen’e. "O akşam, krala turtadan ikram etmiş. Kral da oğlunun tadını o kadar beğenmiş ki bir dilim daha istemiş. Sonra tanrılar, aşçıyı sadece kendi çocuklarını yiyen dev bir beyaz sıçana dönüştürmüşler.”
Meera, Bran’in bir seri katilin sıçana dönüşmesi hakkındaki endişesiyle alay eder, Bran ise Meera’yı düzeltir.
"Tanrılar Sıçan Aşçı’yı cinayet ya da krala oğlunu turtayla yedirdiği için lanetlemedi." dedi Bran. "Kendi çatısı altında bir misafiri öldürdü. Tanrılar bunu asla affedemez."
Bran bu hikâyeyi Walder Frey ve Roose Bolton, Starkları Kızıl Düğün’de öldürdükten sonra anlatır. Walder Frey, Westeros’ta misafir hakkının sembolü olarak Robb’a, Catelyn’e ve onların adamlarına ekmek ve tuz verdi. Starklara ikramda bulunup sonrasında kendi çatısının altında öldürerek Walder misafir hakları geleneğine ihanet etti. Şimdi, üç sezon sonra, Walder; Starklar ve tanrılara karşı işlediği bu suçtan dolayı cezalandırıldı.
Citadel kütüphanesinde güzel bir Easter Egg vardı.
Bu avizeye benzer mekanizma, Sam giriş yaptığında Citadel kütüphanesinde asılıydı. Geniş odanın her tarafına güneş ışığını yansıtmak için yerleştirilmiş gibi duruyor. Tanıdık geldi mi?
Açılış jeneriğindeki dönen usturlaba tıpatıp benziyor.

Bu büyük olasılıkla Citadel’de yer alan geniş bilginin sembolüdür. Dünya tarihini belgeleyen binlerce kitaplarla, evren Citadel’in Üstatları'nın parmaklarının ucundadır.
Varys’in bu kadar çabuk Meeren’e nasıl geldiğini merak mı ediyorsunuz?

Final bölümünde, Varys’i Dorne’da Ellaria Sand ve Olenna Tyrell ile birlikte ittifak kurmak üzerine tartışırken gördük. Ama bölümün sonunda, Daenerys, Westeros için yelken açtığında, Varys onun tam arkasındaydı. Meereen’den Dorne olan yolculuk birkaç bin millik yoldan oluşuyorken, o bunu nasıl yaptı?
Bölüm en az birkaç haftayı es geçip devam etti. Bunu biliyoruz çünkü Dorn gemilerini Daenerys’in donanmasının arasında görebilirsiniz.
Dorne'nun mührü turuncu zemin üzerinde altın bir mızrağın kırmızı güneşi delmesidir. Bu sembolü Meereen’den ayrılan donanma arasından ayırt edebilirsiniz. Varys, Dorne’a Ellaria Sand ve Olenna Tyrell’i Daenerys’e katılmaya ikna etmek için gitti. Dorne’nun ve Greyjoy gemilerini Targaryen donanmasının arasında gördüğümüzden gayet açıktır ki Varys’in Dorne’un kadınları ile olan sahnesiyle Daenerys’ın yola çıktığı gün arasında çok önemli bir zaman dilimi geçmiş.
Tyrell donanması da, Lady Olenna’nın resmi olarak Ejderhaların Annesi’ni desteklediğini gösteren bir armağan.

Tyrell Hanesinin mührü de, yeşil zemin üzerine kırmızı gül, Daenerys’in gemilerinin arkasından ayırt ediliyordu. Martell VE Tyrell donanmasının Daenerys ile birlikte orada olduğu için, bu bitiş sahnesinden önce sağlam bir ayın geçtiğini tahmin ediyoruz.
Tommen'ın final kostümü onun ölümüne ilişkin tahminlerle ilgili bir kehanetin habercisiydi.

Beşinci sezonun başlarına dönecek olursak, izleyiciler genç Cersei’nin Maggy the Frog isimli bir falcı kadından kehanetlerini dinlediğini izlediler. Cadı ona üç çocuğunun da öleceğini söylemişti. "Taçları altın ve kefenleri altın," demişti. Tommen, Red Keep’in penceresinden atlayarak intihar ettiğinde üstünde altın bir ceket vardı. Cersei'nin kehaneti tamamlandı.
En azından, bütün çocuklarının öleceğine dair olan kehanet tamamlandı. Yedinci sezonda, Jaime, Cersei ile tatsız bir kadere tanık olabilir, eğer dizinin hayranlarının kehanetle ilgili teorileri doğruysa.
Sansa ve Littlefinger'ın konuşması birinci sezondaki bir sahnenin değişimiydi.
Littlefinger Sansa’ya Winterfell’in Tanrı Ormanı’nda yaklaştığında, birinci sezondaki Catelyn ve Ned Stark arasındaki konuşmayı hatırlattılar. Hatırlayın, Littlefinger, Lysa Arryn’i kocası Jon’u zehirlemesi için ikna ettiğinde, birinci sezonun olaylarını harekete geçirdi ve Catelyn’e bir kuzgun göndererek bunun bir Lannister suikastı olduğunu söylemişti.
Catelyn Ned’e Jon Arryn’in ölüm haberini tam olarak aynı yerde vermişti.
Sansa hala ailesine yapılan tüm kötülüklerin yegâne sorumlusunun Littlefinger olduğunu bilmiyor gözüküyor. Sadece Starklar ve Lannisterlar arasındaki rekabeti alevlendiren değil, aynı zamanda King’s Landing’te (Kral Topraklarında) Ned’e ihanet eden de oydu. Sansa'nın Littlefinger’a reddi, anne ve babasının bir zamanlar durduğu kutsal bölgede gerçekleştiğinden bu şairane bir rol değişimiydi.
Kaynak
Bu içerik ÖğrenciKariyeri ekibinden Armoni Bayar tarafından özel olarak çevrilmiştir.
0 Yorum
Yorum Yap