Tatilinizin Değerini İkiye Katlayacak 10 Film

Evde yapılan her şeyin daha kolay olduğu düşünülse de aylarca evde olmamıza rağmen belki de hayatımızın en zorlu şartları altında geçirdiğimiz bir dönemin daha sonuna geldik. Bu dönem her zamankinden daha çok bunaldık, bazen sebepsiz yere ağladık, bazen sinirimizden güldük, bazen ise elimizden gelen tek şey olan eskiye dönmeyi dilemeyi denedik.

Biliyorum, sen de benim gibi çok zorlandın sevgili arkadaşım. Eğer sen de geceleri gözlerini kapattığında kampüsünün içinde yürümenin, sıranda tekrar oturabilmenin, okulunun bahçesindeki çimlere uzanabilmenin, arkadaşlarınla çılgınlar gibi eğlenebilmenin en çok da onlara dokunabilmenin, sarılabilmenin hayalini kurduysan bizdensin demektir.

Son ana bırakılan ve teslim tarihi geçen ödevlerini, son gece gözlerin kapanırken çalışmakta zorlandığın vizelerini ve finallerini, tüm çabalarına rağmen acı bir tebessümle yüz yüze geldiğin bütünlemelerini, açmak ve açmamak arasında hep savaştığın kameranı ve mikrofonunu, ekrana bakmaktan bıkmış ve kızarmış gözlerini ve son olarak yaşadığımız bu zorluklar karşısında hala kaybetmediğin umudunu al ve gel, sarılalım.

İkinci dönem seninle yüz yüze görüşebilmeyi umarken bunun yanında sana tatilde keyifle izleyebileceğin birkaç tane de film hediye etmek istedim. Haydi gel şimdi onlara bakalım!

Yan Pencere/Medianeras

Mariana ve Martin genç, çekici ve evhamlı olarak birbirine komşu iki apartmanda yaşarken Martin evinden web tasarımı yaptığı için, Mariana ise yeni bitmiş bir aşkın acısını çektiği için karşılaşma fırsatı yakalayamamışlardır. Peki ya dünyanın büyük metropollerinden birinde yaşayan bu iki kalp, günlük hayatın telaş çarkına takılıp karşılaşacaklar mı?

Kutup Çizgisi Aşıkları/Los Amantes Del Circulo Polar

Küçük tesadüflerin ilmek ilmek örüldüğü bu filmde, her şey beklenmedik anlarda mucizevi bir şekilde gerçekleşirken bütünlüğün hiçbir sahnede kaybedilmediği bir aşkı izleyeceğiz. Kader çizgileri çok önceden çizilmiş Otto ve Ana arasındaki aşk, çocukken Madrid’de başlarken bu çizgi devam ederek üstünden kutup çizgisinin geçtiği ve güneşin batmakta ısrarcı olduğu küçük bir Finlandiya kasabasında son bulur.

Elly Hakkında/ Darbareye Elly

Ahmat, yaşadığı Almanya’dan biraz uzaklaşarak İran’ı ziyarete gitmek ister. Bu ziyarette onu, arkadaşlarıyla birlikte Hazar Gölü kıyısında geçireceği üç günlük bir eğlence bekler. Yalanların gözler önüne serildiği anda Ahmat çoktan ortadan kaybolmuştur. Peki bu yalanlar olayın seyrini nasıl değiştirecek?

Delik/Le Trou

Hapishane üzerine yapılan en etkileyici filmlerden biri olan Le Trou, José Giovanni’nin romanından uyarlanmıştır. Filmde karısını yaraladığı için yargılanmakta olan Claude Gaspard’ın, farklı bir hücreye aktarıldığında hapishaneden kaçma planları yapan yeni arkadaşlar edinmesiyle ilerleyen olay örgüsünü izleyeceğiz.

Baba Ocağı/In My Father’s Den

Şiirsel bir psikolojik gerilimi izleyeceğimiz bu filmde görmüş geçirmiş savaş fotoğrafçısı olan Paul, babasını kaybettikten sonra vatanına döner. Bu vatana çalkantılı bir aşkla tanışacağından ve tüm gözleri üzerine çekeceğinden habersiz olarak gelerek yepyeni bir maceraya atılır.

Mükemmel Yabancılar/Perfetti Sconosciuti

Keyifli bir akşam yemeği için bir araya gelen 7 yakın arkadaş bir yandan yemek yerken bir yandan eğlenceli bir gecenin kapısında olduklarını fark ederler. Hereksin cep telefonlarını masaya koymasıyla başlayan bu garip gece, gelen mailler, mesajlar ve aramalar ile daha da garip bir hal almaya başlar.

Johnny Silahını Kaptı/Johnny Got His Gun

1971 yılında Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü ve Jüri Büyük Ödülü’ne layık görülen bu filmde 1. Dünya Savaşı esnasında kollarını, bacaklarını, gözlerini ve kulaklarını kaybederek ölmek isteyen Dalton Trumbo’nun et parçası halindeki yaşamını izleyeceğiz.

Her Şeye Rağmen/Chce Sie Zyc

Gerçek bir hayat hikayesinin anlatıldığı bu filmde doğuştan beyin felçli olan Mateusz, tüm çabalara ve ilgilere bir karşılık alınamadığına kesin karar verildiğinde “bitki gibi bir varlık” denilerek zihinsel engelliler kliniğine yatırılır. Peki Mateusz bu klinikte kendini ispat edebilecek mi?

Deniz Kızı/Rusalka

Alisa, sekiz yaşında, özel yetenekleri olan ve balerin olmak isteyen sevimli, küçük bir kızdır. Alisa şimdi 17 yaşında ve Moskova’da olduğu dönem boyunca isteksiz ve umutsuz halinden kurtulabilecek mi? Hayatın gerçekleriyle yüzleşen Alisa’nın hayatını izlerken aynı zamanda Rusya’da maddiyatçılığın ve Moskova’nın modern yüzünün de nasıl işlendiğine tanık olacağız.

Erkekler Ağlamaz/Boys Don’t Cry

Nebraska’nın Falls şehrinde yaşayan Brandon Teena adlı bir genç delikanlının hakkında sonu gelmez dedikodular çıkarken karizmatik yüzünün arkasında bir sırrı gizler gibi görünen bu genç, gözü pek bir aşık olmanın ve hayatındaki hataların bedelini çok ağır ödeyecek.