Öğrenci Kariyeri Banner

Ölümünün 40. Yılında Jean Paul Sartre

Ölümünün 40. Yılında Jean Paul Sartre

Bugün 15 Nisan, kendine özgü olarak geliştirdiği Varoluşçu felsefesiyle bilinen Jean Paul Sartre'nin 40. ölüm yıl dönümü.


Öncelikle onu biraz daha yakından tanımak için biyografisine bakmak gerekir. Jean Paul Sartre; dünyaya 1905 tarihinde gözlerini açmıştır. Hayatı talihsiz bir şekilde başlayan Sartre ‘nin babası, onun hatırlayamayacağı kadar küçük yaşta hayata gözlerini yumdu. Annesi de kocasının ölümünden sonra ailesinin yanına döndü. Bu olumsuzluklar içerisinde iyi yetişen Sartre, hep örnek çocuk olarak gösteriliyordu. Fransa’da La Rochelle Lisesi’nde okumasına devam etti. Liseden sonra İsviçre’deki Fribourg Üniversitesi’nde devam ettirdi. Buradan sonra Berlin şehrinde bulunan Fransız Enstitüsü’nde sürdürdü. Eğitimi sonrasında çeşitli liselerde öğretmenlik görevini yaptı. O zamanlar feminizmin ünlü yazarı Simone de Beauvoir ile tanışmıştı.


Yıllar 2. Dünya Savaşı yıllarıydı ve bu dönemde Sartre, Almanlar tarafından hapse atıldı. Hapisten çıkınca Direniş Hareketi’ne katıldı. Direniş Hareketi’nde iken “Sinekler” adlı tiyatro oyununu oynadı. Ardından “Varlık ve Hiçlik” adlı oyun da yazdı. Oyunlarında hep baskı karşıtı mesajlar bulunmaktadır. Varlık ve Hiçlik oyununda Sartre, kendi felsefesini bu oyuna aktarmıştır. 1945 yılları öğretmenliği bıraktı ve “Les Temps Modernes” adlı edebi-politik bir dergi çıkardı. Sartre politik yönüyle hep öne çıkıyordu ve bu politikasını ” SSCB ” destekliyordu. Fransa o dönemde Cezayir’e karşı yürüttü bir savaş vardı ve buna karşı gelenlerin başında Sartre vardı.Birçok yerde meydana gelen haksızlıklara karşı hep bir savaşçı gibi karşılarında durdu.

Kendi geliştirdiği Varoluşçu felsefe dışında varoluşçu Marksizmin gelişmesine de karkı sağlamıştır. Filozof, yazar ve eleştirmen olan Sartre çalışmalarıyla 20. yüzyıla damga vuran bir aydındır. Ve aydın olmak için iki önemli koşulun altını çizer: Vicdan ve Sorumluluk.

Bu iki nitelik hayatımıza yön veren iki temel unsurdur. Sorumluluklarının bilincinde olan ve vicdanıyla hareket eden kişi hakkıyla yol kat edendir. Dünyayı kurtaracak iki temel duygu da bunlar değil midir ?

Sartre Varoluşçu felsefesinde "insan özgürlüğe mahkum olandır" der. Yaratıldığımız andan itibaren bu dünyadaki tüm davranışlarımızın sorumlusu bizleriz, lakin bu dünyaya "anlam kazandıracak olanlar da" diye eklemeler yapar sözlerine. Bu bağlamda sorumluluk bilincinin açıklamasını da şöyle yapar: Bizdeki sorumluluk sadece kendi sorumluluğumuz değildir, sergilediğimiz her davranışın bizim dışımızdakilere etkileri bulunur. "Yalnızca kendimizin değil tüm insanlığın geleceğinin sorumluluğudur bizim olan." Daha açık bir dille ifade etmek gerekirse 15 Nisan 1980 yılında dünyaya gözlerini kapatan Jean Paul Sartre Varoluşçu felsefe düşüncesi ile bizlere hayatı ders niteliği taşıyan: Kişiler kendilerinin, ailelerinin, milletlerinin , ülkelerinin, ve içlerinde bulunduğu her grubun geleceğine dair sorumluluklar barındırır. Bu sorumlulukların bilincinde olarak geleceğe yön verecek birer ışık olduğumuzun önemini vurgular.

Önemli Eserleri

Varoluşçuluk
Altona Mahpusları
Diyalektik Aklın Eleştirisi
Edebiyat Nedir?
Bulantı
Baudelaire
Varlık ve Hiçlik
Akıl Çağı
Duvar
Sözcükler

Ölümünün 40. yılında Varoluşçu Felsefenin Babası, 20. yüzyılın ünlü aydını Jean Paul Sartre'yi saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz.

11

Kaynakça


 

Nur  Erler

Kitaplara kulak ver, yıllar önce yazılmış o sözcüklerin sana anlatacak çok şeyi var. Giresun Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı

0 Yorum

Yorum Yap

😄

Bültenimize kayıt olun!

Güncel haberleri takip etmek için bültenimize kayıt olun, böylece daima güncel bilgilerle donanmanıza yardımcı olabilelim.