Öğrenci Kariyeri
Market rafları arasında gezerken en ufak alacağınız ürünün birçok muadili oluyor. En basitinden bir çikolata yemek istemiş olsanız karşınızda 10 çikolata markasını görüyorsunuz. Bunların arasından fiyat, ambalaj performansı arasından ayrılan markadan birini seçersiniz. Eğer bir markaya sadık bir müşteri değilseniz bu markanın ne olduğu çok fazla önemli olmayacaktır.
Markalar tam da bu noktada, siz henüz karar vermeden, herhangi bir ürüne sadık bir müşteri değilken satın almanızı gerçekleştirmek için bazı yöntemler denerler. Çeşitli fiyatlandırma yöntemlerinden ambalajlarından, konumlandırmalarına, kadar farklılık gözeten markalar kişiselleştirme yöntemi ile de hedef kitlesinin dikkatini çekmeye çalışıyor.
Kişiselleştirme yöntemi; Sizin için her hangi bir anlamı olmayan bir markanın üzerinde sizin, sevdiklerinizin isimlerini yazdığını görmeniz sizi, o markaya yönlendirir. Böylelikle belki tercihleriniz arasında olmayan markayı satın almış, denemiş olursunuz. Veya mailinize isminizle düşmüş bir mesajda dikkatinizi daha çok çeker ve okumaya teşvik eder. Bu anlamda kişiselleştirme ve kitlesel özelleştirme markaların dikkat çekmesinde önemli etkilere sahiptir.
Reklam ve pazarlama stratejileriyle dolu raflar arasından dikkat çekmek için de kişiselleştirme kullanılır. Diğer markalardan farklı olmak için tüketicisini özel hissettirmek adına iltifatlarda bulunan markalarda mevcut. Mesela, birçok kişi Activia’yı içerisinde yazan yazıları okumak için alıyorlardı. Çünkü bu tarz yazılmış yazılar kişiyi kendini özel hissettiriyor. Marka, hedef kitlesinin ihtiyacını anladıktan sonra onu motive edecek yazılarla tüketicisinin kalbini fethetti.
Markalar kişiselleştirme ile aynı zamanda sadık müşteri profili de oluşturabilir. Gelişen teknoloji ve insanların artan ihtiyaçları ile sadece ambalajların üzerine basılan isimlerden daha fazla olmasının gerekiyor. Nike’ın herkese özel ayakkabı tasarlama fikri ile kişi kendi istediği ayakkabı modelini, rengini, şeklini, genişliğine kadar her şeyini kendisi tasarlayabiliyor. Bu şekilde müşteri, tasarım sürecine de katılarak kendini markayla özdeşleştirebiliyor. Markaya sempati duyabiliyor ve güven duygusu kazanabiliyor. Nike, kişiselleştirme yöntemini iyi kullanan markalardan biri. Müşterisine ayakkabı konusunda deneyim sağlayıp, istediği modeli, tarzı giyme imkanı sunarak müşterisiyle bütünleşiyor.
Dijital pazarlamada kişiselleştirme yöntemini kullananlardan biri de çevrimiçi yemek sipariş sitesi, Yemek sepeti. 2012 yılında doğum gününde siteye giriş yapan müşterilerine özel doğum gününü kutladıkları bir video ile onları karşılıyorlardı. Videolarda Ceo Nevzat Aydın’ın da bulunuyordu. Onun dışında doğum gününe özel indirimleri ile de müşterisinin yanında.
Dediğimiz gibi insanların ihtiyaçlarına, gelişen teknolojinin imkânlarını kullanarak cevap veren markaların yanında bir başka haber ise Fransa’dan geldi. Katia Apalategui babasının ölümünden sonra kokusunu çok özlediğini ve artık babasının resimleriyle özlemini gideremeyen Apalategui, çareyi babasının kokusunu parfüm haline getirmekte bulmuş Ölen kişilerin giydiği elbiselerden topladıkları koku molekülleri ve kullanılan çeşitli kimyasallarla kişiye özel parfümler tasarlamıştır. Kalain adını verdiği firmayı kurarak ölülerin, bebeklerin hatta evcil hayvanların dahi kokularını yapıp, kişiye özel oluşturdukları parfümleri satmaya başlamış.
Özel İçerik: Özlem Kabul
Markalar tam da bu noktada, siz henüz karar vermeden, herhangi bir ürüne sadık bir müşteri değilken satın almanızı gerçekleştirmek için bazı yöntemler denerler. Çeşitli fiyatlandırma yöntemlerinden ambalajlarından, konumlandırmalarına, kadar farklılık gözeten markalar kişiselleştirme yöntemi ile de hedef kitlesinin dikkatini çekmeye çalışıyor.
Kişiselleştirme yöntemi; Sizin için her hangi bir anlamı olmayan bir markanın üzerinde sizin, sevdiklerinizin isimlerini yazdığını görmeniz sizi, o markaya yönlendirir. Böylelikle belki tercihleriniz arasında olmayan markayı satın almış, denemiş olursunuz. Veya mailinize isminizle düşmüş bir mesajda dikkatinizi daha çok çeker ve okumaya teşvik eder. Bu anlamda kişiselleştirme ve kitlesel özelleştirme markaların dikkat çekmesinde önemli etkilere sahiptir.
Reklam ve pazarlama stratejileriyle dolu raflar arasından dikkat çekmek için de kişiselleştirme kullanılır. Diğer markalardan farklı olmak için tüketicisini özel hissettirmek adına iltifatlarda bulunan markalarda mevcut. Mesela, birçok kişi Activia’yı içerisinde yazan yazıları okumak için alıyorlardı. Çünkü bu tarz yazılmış yazılar kişiyi kendini özel hissettiriyor. Marka, hedef kitlesinin ihtiyacını anladıktan sonra onu motive edecek yazılarla tüketicisinin kalbini fethetti.
Markalar kişiselleştirme ile aynı zamanda sadık müşteri profili de oluşturabilir. Gelişen teknoloji ve insanların artan ihtiyaçları ile sadece ambalajların üzerine basılan isimlerden daha fazla olmasının gerekiyor. Nike’ın herkese özel ayakkabı tasarlama fikri ile kişi kendi istediği ayakkabı modelini, rengini, şeklini, genişliğine kadar her şeyini kendisi tasarlayabiliyor. Bu şekilde müşteri, tasarım sürecine de katılarak kendini markayla özdeşleştirebiliyor. Markaya sempati duyabiliyor ve güven duygusu kazanabiliyor. Nike, kişiselleştirme yöntemini iyi kullanan markalardan biri. Müşterisine ayakkabı konusunda deneyim sağlayıp, istediği modeli, tarzı giyme imkanı sunarak müşterisiyle bütünleşiyor.
Dijital pazarlamada kişiselleştirme yöntemini kullananlardan biri de çevrimiçi yemek sipariş sitesi, Yemek sepeti. 2012 yılında doğum gününde siteye giriş yapan müşterilerine özel doğum gününü kutladıkları bir video ile onları karşılıyorlardı. Videolarda Ceo Nevzat Aydın’ın da bulunuyordu. Onun dışında doğum gününe özel indirimleri ile de müşterisinin yanında.
Dediğimiz gibi insanların ihtiyaçlarına, gelişen teknolojinin imkânlarını kullanarak cevap veren markaların yanında bir başka haber ise Fransa’dan geldi. Katia Apalategui babasının ölümünden sonra kokusunu çok özlediğini ve artık babasının resimleriyle özlemini gideremeyen Apalategui, çareyi babasının kokusunu parfüm haline getirmekte bulmuş Ölen kişilerin giydiği elbiselerden topladıkları koku molekülleri ve kullanılan çeşitli kimyasallarla kişiye özel parfümler tasarlamıştır. Kalain adını verdiği firmayı kurarak ölülerin, bebeklerin hatta evcil hayvanların dahi kokularını yapıp, kişiye özel oluşturdukları parfümleri satmaya başlamış.
Özel İçerik: Özlem Kabul
Sıla Tanrıverdi
0 Yorum
Yorum Yap