Öğrenci Kariyeri
Klasik müzik; insanın her duygu durumunda dinleyebileceği, insanın ruhuna hitap eden bir müzik türü. Bu müzik türünün kalbinde yer alan bazı sanatçılar vardır. Antonio Vivaldi, Johann Sebastian Bach, Franz Joseph Haydn, Gioacchino Rossini,Franz Schubert, Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig van Beethoven, Frederic Chopin... gibi. İşte bu sanatçılardan bazıları:
Venedik'te 4 Mart 1678 tarihinde dünyaya gelmiştir. Babası önceleri bir berberken daha kemancı olmayı başarmış biridir. ilk müzik öğretmeni babasıdır. Papazlık eğitimi almıştır. Saçları kızıl olduğundan dolayı "Kızıl Rahip" lakabıyla anılırmış. Papazlık görevinin dışında bir de yetimhanede keman öğretmenliği yapmaktaydı.
Konçertonun babası sayılmaktadır. Farklı enstrümanlar kullanmayı severdi. Bir ayin sırasında aklına bir ezgi geldiğinde sahneden inip bunu kağıda geçirmekten çekinmezdi (yine bir ayin sırasında sahneden indiğinde o günün son günü olduğundan habersizdi.) . İlhamın nerede geldiğinin bir önemi yoktu, onun için. Önemli olan ilham geldiği sırada ulaşabileceği bir kağıt ve kalemin olmasıydı.
1741'de Avusturya'ya yaptığı yolculuk sırasında Viyana' da kaldığı bir evde ölü bulundu. Kimsesizler mezarlığına gömüldü.
Eserleri arasında en çok bilineni "Four Seasons" eseridir. Burada dört mevsimin özelliklerini eserine yansıtmayı başarabilmiştir. Dinlemek isteyenler için:
Four Seasons
27 Ocak 1756 tarihinde dünyaya gelmiştir. Yaptığı bestelerle birçok sanatçıyı etkilemiştir. İlk bestesini 3-4 yaşlarında; ilk konserini ise 6 yaşındayken verdiği iddia edilmektedir. Henüz 5-6 yaşlarındayken gözleri kapalı olarak ellerini çapraz şekilde tutup piyano çalabiliyordu.
Çalışmalarının bir kopyası bulunmazdı. Bestelerini bir kerede yazardı. Orijinal nota kağıdının üzerinde bir silgi izinin dahi bulunmadığı söylenir. Bazı eserleri üzerindeki çalışmaları yeni bir müzik stilinin yaratılmasını sağlamıştır. Sihirli Flüt, bunlardan bir tanesidir.
Lakabı Wolfie'dir. Sol elini kullanırdı. Piyano konçertosu besteleyen ilk kişidir. Toplamda 626 eseri vardır.
Onun müziğinin özellikle epilepsi hastalarına yardım ettiği, henüz anne karnında olan bir bebeğin zeka seviyesini geliştirdiği düşünülüyor. İsviçre' de bulunan bir atık su arıtma merkezi ise Mozart'ın müziğinin atık sudaki mikropları bozduğunu iddia ediyor ve bu işlem için 'Sihirli Flüt' bestesini tercih ediyor. Onun müziğinin her derda deva olduğu düşünülüyor. İşte tüm bunlar Mozart Etkisi...
Salzburg dükünün yanında çalışırdı. Fakat burada bir uşak gibi görüldüğünden dolayı yemeğini mutfakta yer, onlarla aynı yerde vakit geçirmezdi.
Mozart, Türklere bir yakınlık duyardı. O kadar ki mehter marşından etkilenerek 'Rondo alla Turca'yı (Türk Marşı) besteler.
Sipariş üzerine bestelediği Requiem'de kendi ölümünü düşünerek beste yaptığı iddia edilir ve bu bestesini tamamlayamadan ölmüştür. Mezarının tam olarak nerede olduğu bilinmemektedir.
Mozart'ın birçok eseri bilinmekte ve dinlenilmektedir. Fakat içlerinden en çok bilineni 40.senfonidir. Dinlemek isteyenler için:
40. Senfoni
Türk Marşı
16 Aralık 1770 yılında Almanya'da doğmuştur. Ailesinde dünyaya gelen yedi çocuktan ikincisidir. yedi çocuktan sadece üçü hayatta kalabilmiştir. Beethoven, bu üç çocuktan bir tanesidir.
Çok küçük yaşlarda piyanoyu babası aracılığıyla öğrenmiştir. 4 yaşlarında piyanoyu çalabiliyordu. İlk konserini 7 yaşında vermiştir. Hayatında birkaç kez aşık olmuş fakat evlenmemiştir. 30 yaşından sonra duyma yetisini yavaş yavaş kaybetmeye başlar. Zaman ilerledikçe piyano seslerini duyamaz hale gelir. Bu duruma çözüm olarak yüksek ses çıkartan bir piyano yapılması için sipariş verir. Fakat sipariş verdiği piyano istediği etkiyi sağlamaz.
Kendi içine kapanır. Kimseyle konuşmaz. Huysuz biri haline dönüşür. Ölümüyle ilgili farklı söylentiler vardır. Ateşli hastalıktan, sirozdan, romatizmadan dolayı vefat ettiği söylenir.
Beethoven, Mozart'ın aksine bestelerini tek seferde ortaya çıkartamazdı. Üzerinde bir süre çalışması gerekirdi. Besteleri ilk ortaya çıktığı şekliyle kalmazdı.
Mozart ile çalışmayı çok istemiş fakat annesinin hastalığı nedeniyle bu arzusunu gerçekleştirememiştir.
Bir rivayete göre ise görme engelli bir kızın, ondan ayışığını anlatmasını istemesi üzerine Ayışığı Sonatı'nı (Moonlight Sonata) bestelemiştir.
9. senfonisini duymaz bir haldeyken notalara dökmüştür. Bir konserde durumuna rağmen açılışı kendi yapmak istemiş ve sorunsuz bir şekilde konseri tamamlamıştır. Bu konserde ayakta alkışlanmıştır. Gördüğü manzara karşısında gözyaşlarını tutamamıştır. Kendi sessizliği içinde başkalarına büyük bir konser vermiştir.
Neredeyse bütün eserleri dinlenilmektedir. Fakat içlerinden en çok bilineni 5. senfonidir. Dinlemek isteyenler için:
5. Senfoni
31 Ocak 1797 tarihinde dünyaya gelmiştir.İlk bohem tarzı yaşayan bestecidir. O da ilk müzik eğitimini babasından almıştır. Büyük bir Beethoven hayranıydı.
Bir dönem öğretmenlik yapmış fakat daha sonra öğretmenliği bırakmıştır. İşini bırakmasından itibaren hiçbir işle uğraşmamış ve arkadaşlarının yardımıyla geçinmiştir. Kendisini tamamen beste yapmaya adamıştır.Sabah erkenden kalkar ve en az öğlene kadar çalışırmış. İşlerini tamamladıktan sonra ise arkadaşlarıyla buluşmak için dışarı çıkarmış. Böyle bir yaşam tarzının Beethoven hayranlığından kaynaklandığını da söylemek mümkündür.
Geniş bir melodi hazinesi vardır. Erken ölümü (31 yaşında) nedeniyle arkasında tamamlanmamış birçok eser bırakmıştır. Tamamladığı eserlerinin bir kısmı ise bulunamamıştır. Çünkü eserlerini aynı yere değil farklı ve yaratıcı yerlere koyarmış. Mesela 9.senfonisi kardeşinin tuvaletinde bulunmuştur.
Yaratıcılığı ve yaptığı bestelerin önemi o yaşarken fark edilmemiştir. Ölümüyle birlikte değeri anlaşılmıştır.
En bilinen eseri ise Serenad'tır. Dinlemek isteyenler için:
Serenad
Özgün İçerik: Meryem Yüksel
- Antonio Vivaldi
Venedik'te 4 Mart 1678 tarihinde dünyaya gelmiştir. Babası önceleri bir berberken daha kemancı olmayı başarmış biridir. ilk müzik öğretmeni babasıdır. Papazlık eğitimi almıştır. Saçları kızıl olduğundan dolayı "Kızıl Rahip" lakabıyla anılırmış. Papazlık görevinin dışında bir de yetimhanede keman öğretmenliği yapmaktaydı.
Konçertonun babası sayılmaktadır. Farklı enstrümanlar kullanmayı severdi. Bir ayin sırasında aklına bir ezgi geldiğinde sahneden inip bunu kağıda geçirmekten çekinmezdi (yine bir ayin sırasında sahneden indiğinde o günün son günü olduğundan habersizdi.) . İlhamın nerede geldiğinin bir önemi yoktu, onun için. Önemli olan ilham geldiği sırada ulaşabileceği bir kağıt ve kalemin olmasıydı.
1741'de Avusturya'ya yaptığı yolculuk sırasında Viyana' da kaldığı bir evde ölü bulundu. Kimsesizler mezarlığına gömüldü.
Eserleri arasında en çok bilineni "Four Seasons" eseridir. Burada dört mevsimin özelliklerini eserine yansıtmayı başarabilmiştir. Dinlemek isteyenler için:
Four Seasons
- Wolfgang Amadeus Mozart
27 Ocak 1756 tarihinde dünyaya gelmiştir. Yaptığı bestelerle birçok sanatçıyı etkilemiştir. İlk bestesini 3-4 yaşlarında; ilk konserini ise 6 yaşındayken verdiği iddia edilmektedir. Henüz 5-6 yaşlarındayken gözleri kapalı olarak ellerini çapraz şekilde tutup piyano çalabiliyordu.
Çalışmalarının bir kopyası bulunmazdı. Bestelerini bir kerede yazardı. Orijinal nota kağıdının üzerinde bir silgi izinin dahi bulunmadığı söylenir. Bazı eserleri üzerindeki çalışmaları yeni bir müzik stilinin yaratılmasını sağlamıştır. Sihirli Flüt, bunlardan bir tanesidir.
Lakabı Wolfie'dir. Sol elini kullanırdı. Piyano konçertosu besteleyen ilk kişidir. Toplamda 626 eseri vardır.
Onun müziğinin özellikle epilepsi hastalarına yardım ettiği, henüz anne karnında olan bir bebeğin zeka seviyesini geliştirdiği düşünülüyor. İsviçre' de bulunan bir atık su arıtma merkezi ise Mozart'ın müziğinin atık sudaki mikropları bozduğunu iddia ediyor ve bu işlem için 'Sihirli Flüt' bestesini tercih ediyor. Onun müziğinin her derda deva olduğu düşünülüyor. İşte tüm bunlar Mozart Etkisi...
Salzburg dükünün yanında çalışırdı. Fakat burada bir uşak gibi görüldüğünden dolayı yemeğini mutfakta yer, onlarla aynı yerde vakit geçirmezdi.
Mozart, Türklere bir yakınlık duyardı. O kadar ki mehter marşından etkilenerek 'Rondo alla Turca'yı (Türk Marşı) besteler.
Sipariş üzerine bestelediği Requiem'de kendi ölümünü düşünerek beste yaptığı iddia edilir ve bu bestesini tamamlayamadan ölmüştür. Mezarının tam olarak nerede olduğu bilinmemektedir.
Mozart'ın birçok eseri bilinmekte ve dinlenilmektedir. Fakat içlerinden en çok bilineni 40.senfonidir. Dinlemek isteyenler için:
40. Senfoni
Türk Marşı
- Ludwig van Beethoven
16 Aralık 1770 yılında Almanya'da doğmuştur. Ailesinde dünyaya gelen yedi çocuktan ikincisidir. yedi çocuktan sadece üçü hayatta kalabilmiştir. Beethoven, bu üç çocuktan bir tanesidir.
Çok küçük yaşlarda piyanoyu babası aracılığıyla öğrenmiştir. 4 yaşlarında piyanoyu çalabiliyordu. İlk konserini 7 yaşında vermiştir. Hayatında birkaç kez aşık olmuş fakat evlenmemiştir. 30 yaşından sonra duyma yetisini yavaş yavaş kaybetmeye başlar. Zaman ilerledikçe piyano seslerini duyamaz hale gelir. Bu duruma çözüm olarak yüksek ses çıkartan bir piyano yapılması için sipariş verir. Fakat sipariş verdiği piyano istediği etkiyi sağlamaz.
Kendi içine kapanır. Kimseyle konuşmaz. Huysuz biri haline dönüşür. Ölümüyle ilgili farklı söylentiler vardır. Ateşli hastalıktan, sirozdan, romatizmadan dolayı vefat ettiği söylenir.
Beethoven, Mozart'ın aksine bestelerini tek seferde ortaya çıkartamazdı. Üzerinde bir süre çalışması gerekirdi. Besteleri ilk ortaya çıktığı şekliyle kalmazdı.
Mozart ile çalışmayı çok istemiş fakat annesinin hastalığı nedeniyle bu arzusunu gerçekleştirememiştir.
Bir rivayete göre ise görme engelli bir kızın, ondan ayışığını anlatmasını istemesi üzerine Ayışığı Sonatı'nı (Moonlight Sonata) bestelemiştir.
9. senfonisini duymaz bir haldeyken notalara dökmüştür. Bir konserde durumuna rağmen açılışı kendi yapmak istemiş ve sorunsuz bir şekilde konseri tamamlamıştır. Bu konserde ayakta alkışlanmıştır. Gördüğü manzara karşısında gözyaşlarını tutamamıştır. Kendi sessizliği içinde başkalarına büyük bir konser vermiştir.
Neredeyse bütün eserleri dinlenilmektedir. Fakat içlerinden en çok bilineni 5. senfonidir. Dinlemek isteyenler için:
5. Senfoni
- Franz Schubert
31 Ocak 1797 tarihinde dünyaya gelmiştir.İlk bohem tarzı yaşayan bestecidir. O da ilk müzik eğitimini babasından almıştır. Büyük bir Beethoven hayranıydı.
Bir dönem öğretmenlik yapmış fakat daha sonra öğretmenliği bırakmıştır. İşini bırakmasından itibaren hiçbir işle uğraşmamış ve arkadaşlarının yardımıyla geçinmiştir. Kendisini tamamen beste yapmaya adamıştır.Sabah erkenden kalkar ve en az öğlene kadar çalışırmış. İşlerini tamamladıktan sonra ise arkadaşlarıyla buluşmak için dışarı çıkarmış. Böyle bir yaşam tarzının Beethoven hayranlığından kaynaklandığını da söylemek mümkündür.
Geniş bir melodi hazinesi vardır. Erken ölümü (31 yaşında) nedeniyle arkasında tamamlanmamış birçok eser bırakmıştır. Tamamladığı eserlerinin bir kısmı ise bulunamamıştır. Çünkü eserlerini aynı yere değil farklı ve yaratıcı yerlere koyarmış. Mesela 9.senfonisi kardeşinin tuvaletinde bulunmuştur.
Yaratıcılığı ve yaptığı bestelerin önemi o yaşarken fark edilmemiştir. Ölümüyle birlikte değeri anlaşılmıştır.
En bilinen eseri ise Serenad'tır. Dinlemek isteyenler için:
Serenad
Özgün İçerik: Meryem Yüksel
Sıla Tanrıverdi
0 Yorum
Yorum Yap