Çift Anadal Yapıyor Tıp & Twitter

Tıp öğrencisi Ceren Gümüşel’in, hastalıklar ve tıp üzerine cıvıldadığı Twitter hesabı “votkalimonn”u 17.700 kişi takip ediyor. Ceren, artık sosyal sorumluluk projeleri yürütüyor, markalarla işbirliği yapıyor.

Bazen, “Bana HEMŞİRAAANIMM diye bağırırsan doğal olarak üstüme alınmam ve bakmam. Senin de üstüne ‘Ukalaya bak’ diye trip atma hakkın OLMAZ amca :@” diye hastane anılarını yazıyor. Bazen de “Spor salonunda dolabı anahtar içindeyken kapattım. Doktordan satılık ‘az kullanılmış’ beyin” yazarak kendini tiye alıyor. Ceren Gümüşel, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi 4. sınıf öğrencisi. Ancak o, adıyla değil de daha çok hastalıklar ve tıp üzerine tweet’ler attığı, 17.700 takipçiye ulaşan “votkalimon” Twitter adresiyle tanınıyor. “Hâlâ duruma adapte olamadım” dediği Twitter fenomenliği sayesinde sosyal sorumluluk projeleri yürütüyor, markalarla işbirliği yapıyor.

SAMSUN’A SIĞAMADIM

Ceren Gümüşel doğma büyüme İstanbullu. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kendi isteği ve ailesinin desteğiyle tercih etmiş. İstanbul’dan Samsun’a gittikten sonra “N’oluyoruz? dedim ilk günlerde. Çok küçük geldi, sığamadım” diye düşündüğünü ancak kısa zaman içinde şehre alıştığını söylüyor. “Birilerine umut ışığı olabilmek, hayat kurtarabilmek fikriydi beni tıbba yönelten. Maddi-manevi oldukça yıpratıcı olabildiğindan, gerçekten istemeden, sevmeden, kendini adamadan yapılabilecek bir meslek değil” diyor, okuduğu bölüm için. Uzmanlaşmak istediği alana ise henüz karar vermediğini, “Su alırken bile iki marka arasında beş dakika gidip gelen insanım ben” diyerek anlatıyor. Bunun için de karar verme aşamasında tüm ana bilim dallarında staj yapıyor.

İŞİME GELİNCE ÖĞRENCİYİM

Ceren, hem tıp eğitimi hem sosyal medya çalışmalarının yanında bir de İngilizce’den Türkçe’ye çeviriler yapıyor. Başlarda dilini geliştirmek amacıyla bu işe girse de zamanla ikinci mesleği halini almış. Yeri geldiğinde sabahlara kadar çeviri yaptığını anlatıyor ve, “En güzel yanı, işime gelince öğrenciyim, işime gelince çalışan insanım diyebiliyorum” diyor.

TOPUĞUMA SIKMAZLAR İNŞAALLAH

Ceren, “Bir Genç Kızın Hisli Defteri” blog sayfasını 2010 yılında, “Yastık altında günlük saklamaktansa bir bloğum olsun ve içimi dökeyim” düşüncesiyle, Twitter hesabını da aynı yıl üniversite sınavından bir gün önce kafa dağıtmak için açmış. Tıp okumanın etkisiyle de iki yıl önce “Sağlık Sayfam” blogu gelmiş. “Amacım sağlık bilgilerini, tıbbi terimleri minimuma indirgeyerek samimi bir dille aktarmak, şekerle kaplayıp sunmak” dediği adreslerini zamanla yurt çapında tıp hocaları, il sağlık müdürlükleri bile takip etmiş. “Olur da bir gün dilim sürçerse topuğuma sıkmazlar inşaallah” diyor.

AYNISI KAYNIMDA VAR

Ceren’e sana hastalığını soranlar da oluyordur deyince, “Ah, olmaz olur mu! Profilime mail adresimi yazdığım için her gün ortalama 15-20 adet mail alıyorum. Hastalığını danışanlar, cildinde çıkan yaranın fotoğrafını atıp ‘Bu nedir?’ diyenler oluyor. Hatta bazen kaptırıp “Aynısı kaynımda da var” muhabbetinin içinde buluyorum kendimi. Hepsine elimden geldiğince yol göstermeye çalışıyorum ama yapmadığım tek şey ilaç tavsiye etmek ve insanları bir tanıya yöneltmek. Henüz doktor değilim. Sadece fikir veriyorum ve kendilerine gereken önemi göstermelerini sağlıyorum” cevabını veriyor.

İMKANI GERİ ÇEVİRMEK ANLAMSIZ

Twitter’dan para kazanılmasına, “Tek tweetle şu kadar para kazanıyorlar” diye bakılmasına ise kızıyor Ceren. “Twitter üzerinden düzenli bir gelir elde edilmiyor ama belli bir takipçi sayısına ulaştığınızda, ajanslar sizinle temas kuruyor ve genellikle hashtag destekli reklamlar yapabiliyorsunuz. Çağımızda sosyal medya, büyük ölçüde geleneksel medyanın yerini almaya başladı. Twitter reklamlarının gazete ilanı vermekten bir farkı yok artık. Hatta daha da etkili. ‘Tek tweetle şu kadar kazanıyorlar’ gibi eleştirileri de yersiz buluyorum. Bir şeyler yazarak belli bir kitleye ulaşan insanların, önlerine sunulan imkânı geri çevirmesi bence anlamsız olur.

Kaynak: HurriyetKampüs