8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!

Bir 8 Mart'ta daha beraberiz.

Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun! ÖğrenciKariyeri Editör Ekibi Gururla Sunar!

Öncelikle 8 Mart Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanan ulusal bir gündür. Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak anılmaktadır. Günümüzde her ne kadar “özel hediyeler, özel indirimler” gibi içi boşaltılmaya çalışılsa bile insan haklarını baz alarak kadının siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine ve başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.

Her yıl daha da çok insanın bilinçlenmesi için her daim çalışmalar yapan ve yapmayı sürdüren biz gençlerin neler yapması gerekiyor? Sizler için sıraladık:



1) Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Destek Ol!

Toplumdaki her birey nasıl ki dinleri, dilleri ve ırkları bakımından eşitse; cinsiyetleri bakımından da eşittir: ''Nasıl ki herkesin toplumda bir yeri olduğunu, fikirlerinin olduğunu savunuyorsak; kadın ve erkeklerin toplumsal cinsiyet konusunda da eşit olduklarını bilmeleri gerekir.'' Örneğin; toplumsal yaşamın çeşitli alanlarında maalesef ki sıkça gördüğümüz; 'adam gibi davran', 'erkek çocuk pembe elbise mi giyer?', 'sen kadınsın bu saatte dışarı çıkamazsın', 'oturup kalkmana dikkat et', 'kadından makine mühendisi mi olur?' tarzı cümlelere toplumsal olarak oldukça maruz kalmaktayız. Bizler de toplumsal cinsiyet mücadelesinde toplumun her bireyinin eşit olduğunu ifade etmeli ve bu dogmatik düşünceleri kırmaya başladığımız anda toplumsal cinsiyet konusunda da önemli gelişmelere ön ayak olabilmemiz adına mücadele etmekten vazgeçmemeliyiz.



2) Cinsiyetçi Küfürler Etmekten Kaçın!

Maalesef ki toplumun her kesiminde birilerini aşağılamak veya yargılamak adına dilde söylem biçiminde ilerleyen küfürler; toplumumuzu yaralamakta ve insanları aşırı cinsiyetçi bir tutum ile yargılamalara sebep olmaktadır. Cinsiyetçi küfürler bir toplumun seviyesini de gözler önüne sermektedir. Hiçbir küfürün masumane olamayacağını bütün herkese öğretmemiz ve bu alanda mücadele vermemiz oldukça önemli bir rol oynamalıdır.



3) Herkes Eşit Haklara Sahiptir!

Öncelikle şunu asla unutmamalıyız; herkes eşit haklara sahip olmalıdır. Kimse kimseden üstün değildir ve olamaz. Bu çerçevede  özellikle kadınları erkekler bazında irdelediğimizde tarih boyunca  toplumun geri tarafına itildiklerini ve ikincil planda kaldıklarını maalesef ki fazlaca görmüş olmaktayız; bu yüzden eğer biri cinsiyet bazında düşünmeden herhangi bir kötü olaya maruz kaldığınızda sen gitme, seni dikkate almazlar vs. tarzı konuşuyorsa sakın ama sakın dikkate alma. Unutma ki her birey eşittir!



4)Feminizm Nedir?

Çoğunluğun bildiğinin aksine feminizm, kadınların üstün olduğunu iddia eden bir felsefe değildir. Aksine kadınla erkeğin eşit olduğunu söyler ki öyledir de. Fiziksel güç olarak üstünlüğün olmadığı her şeyi kadınlar da erkekler de yapabilir. Aslında sadece kadınlar değil ötekileştirmenin en büyük düşmanımız olduğu günümüz dünyasında, hepimiz feminist olmalıyız.



5)Ötekileştirme

Kadınların erkeklerden istedikleri çok basit aslında. Günlük yaşamda en çok duyduğumuz cümleleri hemen sıralayalım sizlere:

-Kız gibi ağlama

-Kadın kısmının ne işi var orda

-Kız başına beceremezsin sen onu

Kız/Kadın kelimeleri yerine ''erkek'' kelimesini koyun. Pek de kulağa hoş gelmiyor değil mi beyler? Bu ötekileştirmeyi sadece sözlü olarak değil bakışlarınız veya tavırlarınızla da yapıyorsunuz. İşin acı tarafı bunu kadınların kadınlara yapması gibi bir durum var ki içler acısı gerçekten! Evet bir kadın istediğini giyebilir, yolda mini etekle de gezebilir, bacakları kıllı da olabilir, istediği gibi örtüne de bilir, istediği saatte istediği yerde olabilir, istediği işte çalışabilir, istediği gibi fikrini beyan edebilir, araba da kullanabilir istediği her şeyi ama her şeyi yapabilir ve bu kimseyi ilgilendirmez!!!!!



6)Saygı Duy

Bu bu kadar zor olmamalı, hayatta sadece kadınlara değil kendimiz de dahil herkese saygı duymalıyız. Fakat konu kadınlar olunca bunun unutulduğu çok oluyor. Atıyorum kadın araba kullanıyor, hepimizin vakti çok değerli, hepimiz bir yerlere yetişmeye çalışıyoruz. Bırakın önünüzdeki kadın sürücü park ederken biraz bekletsin ölmezsiniz. Çok aceleniz varsa kibar bir şekilde yol isteyip siz geçtikten sonra park etmesini talep edersiniz. Kimse annesinin karnından ehliyetle doğmuyor ve emin olun birçok kadın erkeklerin bu baskısından dolayı şoförlük içgüdülerini bastırıyor, trafiğe çıkmıyor veya baskı altında araç kullanıyor. Araç kullanırken uğradıkları sözlü tacizlerin iğrençliğine değinmiyorum bile...

Başka bir örnek. Annenizin doğum günü acaba hediye ne alacaksınız? Gidip ev eşyası almak belki iyi niyetlice bi yaklaşım ama anneninizin bir birey olduğunu ve kişiselliğini unutuyorsunuz. Onu tamamen evle özdeşleştirip bütün hayatını eve bağlıyorsunuz, bırakın birgün evinin kadını çocuklarının anası olarak algılanmayıversin. Onun uzun zamandır istediği ve ihtiyacı olan bir şeyse ayrı fakat tabii ama parfüm, çanta gibi kişisel hediyeler daha iyi olacaktır.

 



7)Duyarlı Ol

Toplumumuzda ne kadar çok cinsiyetçi kalıp var bilemezsiniz işte sizden günlük hayatta kullanmanızı istemediğimiz cümlelerden sadece birkaçı:

-Sözünün Eri

-Bilim adamı

-Erkek sözü

-Kadın kısmı

-Kız alıp vermek

-İnsanoğlu

-Yuvayı dişi kuş yapar

-Erkeklik öldü mü?

-Adamın dibi

-Kalıbının adamı olmak

-Karı kılıklı

-At gibi kadın

-Karı gibi ağlama

-Dişi köpek kuyruk sallamazsa, erkek köpek ardına düşmez

 



 8)Kadın mı? Bayan mı?

(Bu kısım anlatımı; öz, kusursuz ve tam olduğu için ve zaten bizim yazacağımız her şey yazıldığı için alıntıdır)

10 MADDEDE “BAYAN”

1) İki cinsiyet vardır: Kadın ve Erkek.

2) Bayan yalnızca bir hitap şeklidir. Cinsiyet yerine kullanılamaz.

3) Yolda bir kadınla konuşmanız gerektiğinde elbette, “kadın/karı/kız/hatun bakar mısınız?” demeyeceksiniz. “Erkek/adam/herif bakar mısınız?” diyor musunuz? Hayır. Demek ki konu hitap yerine geçen “bayan” değil; cinsiyet yerine kullanılan “bayan.”

4)Yalnızca hitapla kısıtlı durumlarda, “Hanımefendi ya da bayan” diyebilirsiniz. Ki bir kadın olarak şahsi önerim, "hanımefendi" diye hitap edilmesidir.

5)Bir erkeğe, “erkek” denildiği durumlarda, kadına da “kadın” denilir.

“Bayanlar kırılgandır ama erkekler dayanıklıdır,” “Erkekler tuvaleti sağda, bayanlar solda” denilemez.

Bilgi formlarında cinsiyetinizi belirtmeniz gereken yerde genelde iki hane vardır. Bunlardan biri “bayan” diğeri “erkek” şeklinde görünüyorsa, o formu doldurmayın.

6)Bayanlar reyonu/ bayan milletvekilleri/ bayanlar voleybol takımı/ bayanlar tuvaleti gibi birliktelikler yanlış, onları lütfen ayırın.

7)Kız diye de bir cinsiyet de yoktur. Kadın/Erkek; tıp dilinde “Dişi/Erkek” olarak geçer. Bunların küçük boylarına kız/oğlan denir.

8)Ayıp olan “kadın” demek değil; kadın kelimesinin çağrışımlarını “ayıp” bulup, bir cinsiyeti nazikleştirmeye ya da “bayanlaştırmaya” çalışmaktır. Bayan, kadın olmanın ayıp sanıldığı ve sayıldığı tutucu anlayışın kelimesidir.

9) “Büyütecek ne var!” demeyin. Üniversitedeyken hocam Tuna Erdem, “bayan” sözcüğünü kullananların kâğıdını okumaz, doğrudan “F” verirdi. O yüzden ben büyüttüm. Siz de büyütün ki azalarak bitsin.

10) Yine karıştırırsanız, şuradan aklınıza gelsin: Günün adı, “8 Mart Dünya Bayanlar Günü” değil; “8 Mart Dünya Kadınlar Günü.”

Kutlu olsun.